|
T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
| G Ü N D E M | 15 MART 2006 ÇARŞAMBA | ||
|
|
9 bin atama 7 bin terk
Çalışma şartlarının zorluğundan yakınan doktorlar Sağlık Bakanlığı’ndan kaçıyor. Üç yıl içinde, bakanlıkça 9 bin 226 uzman hekim ve pratisyen atanmasına rağmen, aynı dönemde 7 bin 53 doktor görevinden ayrıldı
İSTİFALAR HER YIL ARTIYOR Bakanlık kadrosunda çalışmak istemeyip ayrılan hekimlerin yaklaşık yarısı da istifa etti. Üç yılda atanan 7 bin hekimden yarısı istifa ile ayrıldı. İstifaların yıllara göre dağılımı da her geçen yıl Sağlık Bakanlığı’ndan hoşnutsuzluğun arttığını gösteriyor. 2003 yılında 560 hekim istifa ederken, 2004 yılında bu rakam ikiye katlandı. 2005 yılında yine istifalar katlanarak bin 386’yı buldu. Üç yıllık dönemde Sağlık Bakanlığı yerine başka devlet kurumlarında çalışmak için onay isteyen doktorların sayısı da istifa edenlere yakın. Üç yılda 3 bin 574 doktor başka kurumda çalışmak için Sağlık Bakanlığı’ndan muvafakat aldı. Türk-Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, hekimlerin bakanlıktan uzaklaşmasını çalışma koşullarına bağlayarak nedenleri şöyle sıraladı: “Doktorların doğu illerine tayin edilmeleri ve burada can güvenliklerinin olmaması, önemli bir neden. Sosyal imkanların yetersizliği, doktorların çalıştıkları yerlerde tıbbi cihaz ve ekipman yetersizliği önemli. Doğu illerinde görev yapan doktorların ne zaman döneceklerini bilmemeleri, rotasyon uygulaması ve ücret azlığı da onları ürküten faktörler.” Tıp Bayramı’nda mecburi hizmet protesto edildi 14 Mart Tıp Bayramı’nda yürüyüş yapan doktorlar, zorunlu doğu görevini ve ithal doktor uygulamasını protesto etti. Doktorların yürüyüşü, dün saat 12.30’da Galatasaray Lisesi önünde başladı. Yürüyüşten önce basın mensuplarına ve güvenlik güçlerine karanfil dağıtan doktorlar, yürüyüş sırasında, “Yabancı doktor değil, sağlık bakanı ithal edin”, “Mecburi değil, gönüllü hizmet”, “Herkese eşit, ücretsiz sağlık” şeklinde slogan attı. Bu arada İstanbul Tabip Odası tarafından, İstanbul Üniversitesi (İÜ) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Oditoryumu’nda ‘’14 Mart Tıp Bayramı’’ töreni düzenlendi. Törende, İstanbul Tabip Odası’nca çeşitli alanlarda verilen ‘’14 Mart Tıp Ödülleri’’ sahiplerine dağıtıldı. Tıp Hizmet Ödülü’ne TTB Başkanı Füsun Sayek, Prof. Dr. Nusret Fişek Halk Sağlığı Hizmet Ödülü’ne de İstanbul Dişhekimleri Odası ile Lepra Hastanesi’nden Dr. Mustafa Sütlaş layık görüldü. Törende konuşan İstanbul Tabip Odası Başkanı Gençay Gürsoy, Anayasa Mahkemesi’nin önceki gün, Türkiye Tabipler Birliği’nin (TTB) mecburi hizmetle ilgili başvurusunu reddettiğini belirterek ‘’Deniyor ki ‘Asker, hakim, öğretmen gidiyor. Neden doktor gitmesin?’ Tabii ki gitsin. Ama hakim, öğretmen gitmediği zaman istifa edip özel çalışabiliyor. Hekim gitmediği zaman diplomasına ambargo konuyor” dedi. Yurt dışından doktor getirmek güvensizlik değil Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yurtdışından doktor getirilmesi konusunda yapılan eleştirileri anlamakta güçlük çektiğini belirterek “Hastalar ABD’ye gidiyor, doktorlar buraya gelsin bilgi alışverişi olur. Bu güvensizlik değildir” dedi. 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle Ankara’da düzenlenen törene katılan Erdoğna, doktorlar ile hükümeti karşı karşıya getirmek isteyenler bulunduğunu belirterek, “Zaman zaman bu konuda bazı şeyler çıkarıyorlar, üflüyorlar. Biz en ileri sağlık hizmetlerinin Türkiye’nin kabiliyetli doktorlarıyla buluşmasını istiyoruz” diye konuştu. İDEOLOJİ GÖMLEĞİ GİYENLERLAR VAR Sağlık kentleri kurulmasından rahatsız olanları anlamakta güçlük çektiğini belirten Erdoğan, “Biz bu noktada hizmet olarak en iyiyi vermeye çalışıyoruz. Buna karşı çıkanlar ideolojik yaklaşım göstermektedir ya da ideologyanın adeta deli gömleği denmez de ne denir Allah aşkına?” dedi. YÖK’E GÖNDERME Başbakan Erdoğan, batıyla sağlık konusunda mesafenin açıldığını, bunun kapatılması için çaba sarfettiklerini belirterek, “Biz üniversitelerde hekim yetiştirmek lazım diyoruz. Mümkün değil diyorlar. Ben de kendimle kavgaya başlıyorum. Bunu yetiştirecek ben değilim, mükellef olanların yetiştirmesi lazım. Dışardan doktor Erdoğan, dışardan doktor getirilmesi konusunda yapılan eleştirelere de cevap verdi. Erdoğan, “Beni ya anlamıyorlar ya da anlamak istemiyorlar. Kendi dünyamda hesaplaşıyorum. Ben mi yanlış anlatıyorum diye. Sağlıkta yaptığımız atılımları görmüyorlar teferruatlarla uğraşıyorlar. Hastalar batıya, ABD’ye gidiyor, doktorlar buraya gelsin bilgi alışverişi olur. Bu güvensizlik değildir. Oralarda da görev yapan Türk doktorları var. Gazi Yaşargil, Mehmet Öz gibi. Erdoğan, daha sonra 81 ilde yılın doktoru seçilen doktorlara plaket verdi. Hizmeti zorunlu kılan tablo Zorunlu hizmet yasasıyla ilgili kararını veren Anayasa Mahkemesi’ne Sağlık Bakanı Recep Recep Akdağ tarafından gönderilen bilgi notu çarpıcı gerçekleri gözler önüne serdi. Akdağ’ın Yüksek Mahkeme’ye verdiği bilgide illerin kıyaslaması doktor çarpıklığını da ortaya koydu. Buna göre, Ağrı’da bir pratisyen hekim başına 7 bin 40 kişi düşerken, Yalova’da ise 1625 kişi düşüyor. Yine Şırnak’ta bir uzman hekime 11 bin 387 kişi düşerken, Ankara’da ise 629 kişi düşüyor. Çocuk hastalıkları branşında uçurum daha da büyüyor. Ağrı’da bir çocuk hastalıkları uzmanına düşen çocuk nüfusu 48 bin iken, bu rakam Edirne’de ise 2 bin 800. Yine kadın hastalıkları konusunda da durum aynı. Hakkari’de 56 bin kişilik kadın nüfusuna 1 kadın hastalıkları uzmanı bakarken, İstanbul’da ise bir uzmana sadece 3 bin kadın hasta düşüyor. BİR DOKTORA 132 BİN KİŞİ İç Hastalıkları uzmanı konusunda da durum çok farklı değil. Siir’te bir iç hastalıkları uzmanı, 132 bin kişi ile ilgilenmek zorunda kalırken, İzmir’de ise 11 bin kişilik bir nüfustan sorumlu. Sadece Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da değil, Anadolu’da bazı illerde de bu uçurum göze çarpıyor. Örneğin genel cerrahi uzmanı başına düşen nüfus Niğde’de 70 bin iken Antalya’da ise 15 bin. Doktorlara güven yüzde 60’larda Toplumsal Etik Derneği Genel Başkanı Ahmet Akgün, gerçekleştirdikleri Tıbbi Etik Anketi sonucunda, vatandaşların yüzde 39,55’inin hekime kayıtsız şartsız güvendiğini, yüzde 60,45’inin ise güvenmediğini belirlediklerini söyledi. Akgün, Temmuz-Aralık 2005 döneminde gerçekleştirdikleri anketle ilgili olarak Toplumsal Etik Derneği merkez binasında basın toplantısı düzenledi. Katılımcıların yüzde 92,17’sinin “Hastaneye kolay yatmanın bir yolunun, doktor muayenehanesinden geçmesini etik buluyor musunuz?” sorusuna “hayır” yanıtı verdiğini ifade eden Akgün, diğer anket sonuçlarını da şöyle sıraladı: l Hekiminizin hastalığınıza ilişkin bilgi vermemesini etik buluyor musunuz? % 21,66 evet, % 78,34 hayır l Hekimlerin ‘Hipokrat Andı’na uygun olarak çalıştığına inanıyor musunuz? Yüzde 15,26 evet, yüzde 84,84 hayır. 1400 hekim 29 Mart’ta ‘zorunlu’ kurası çekecek Sağlık Bakanlığı’nca, 1400 hekimin devlet hizmeti yükümlülüğü kurasının 29 Mart’ta çekilmesi planlanıyor. Alınan bilgiye göre, önceki gün Anayasa Mahkemesi’nin Danıştay’ın başvurusu üzerine doktorların devlet hizmeti yükümlülüğünü düzenleyen yasanın bazı maddelerinin iptal istemini sonuçlandırmasının ardından, Sağlık Bakanlığı, atama bekleyen doktorların devlet hizmeti yükümlülüğünü yerine getirmesi için atama yapacak. Sağlık Bakanlığı, bu çerçevede 29 Mart’ta tıp fakültelerinden yeni mezun olan pratisyen hekim ve uzmanlığını bitiren toplam 1400 hekim için devlet hizmeti yükümlülüğü kurası düzenlemeyi planlıyor.
|
![]()
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Kültür |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
| Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |