T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 15 MART 2006 ÇARŞAMBA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Son Dakika
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Mustafa KUTLU

Diyet fos çıktı

Modern hayatın yemesi-içmesi-çalışması-eğlenmesi, kısaca "yaşam biçimi" insanları çeşitli sağlık sorunları ile başbaşa bırakıyor.

Boşluk duygusu, yalnızlık ve sıkıntı türlü depresyonları doğuruyor; psikiyatrist kapılarında kuyruklar oluşuyor.

Kuyruklar bir de obezlerin (şişmanların) ve obeziteden korkanların saldırdığı spor salonlarında, diyetisyen önlerinde uzamaktadır.

"Sağlıklı yaşam", "sağlıklı beslenme" birer fetiş olup, onun altında ise "her dem genç, her an taze" kalma kaygısı barınmaktadır.

Bu kaygıları giderecek sektör ilacı, diyeti, uzmanı, salonu, âlet ve edevatı ile; reklamları, medyası, kanaat önderleri ve idolleri ile emre âmadedir.

Tektipleştirilmiş ve sürüleştirilmiş insanlar medya bombardımanı altında kâh bir egzersize, kâh koşulara, kâh meditasyonlara, kâh diyetlere yönelmekte; birini bırakıp ötekine sarılmaktadır.

Bu elbette tuzu kuru olanların, keçeyi sudan çıkarmış olanların, altta kalanın canı çıksın diyenlerin, "ben, ben" diye tepinenlerin, tek hedef konfor'u yakalamış olanların sorunudur (Ne sorun ama).

Bunlar asırlarca medeniyet va'diyle kandırdıkları, kandıramayınca tepesine binip esir aldıkları, esir alamayıp öldürdükleri zencilerin, kızılderililerin, yerli halkların, milletlerin kanıyla beslenmiş; semirdikçe semirmişlerdir.

Yedikleri bifteklerin, hamburgerlerin üzerinden mazlumların kanı damlamaktadır.

Bu kanlı ziyaret sofraları, alkol ve eğlencenin çılgın dorukları hepsini sersemletmiş; yiyip-içip-çiftleşip-def-i hacet etmekten başka bir şey düşünemez olmuşlardır.

Yaklaşık 45 milyon kişinin, yılda 1,2 milyar dolar harcayarak durmadan rejim yaptığı ABD'de en popüler on diyetten dokuzunun işe yaramaz olduğu ortaya çıktı. Bunlardan en popüler olanı yağ meselesi. Bu konuda yaşanan son fiyasko 48 bin kişi üzerinde yapılan araştırma. ABD'li bilim adamları şoka girmiş. Çünkü düşük yağlı diyetlerin kanser ve kalp riskini azalttığı kanıtlanamamış (Radikal. 12 Şubat 2006).

İnsanları "her dem taze" kılmaya çalışan devasa kozmetik sanayi gibi bu diyet sarmalı da illüzyondan başka bir şey değil. Hem konforun kuş tüyü kucağında yiyip-içip şişeceksin; hem de dal gibi kalmaya kalkacaksın. Nerde o pırasanın bolluğu.

Bu bir kısır döngüdür ve konfor insanlarının ilelebet kurtulamayacakları bir lanetin belirtisidir.

İnsanın "adaletin bu mu dünya" diyesi geliyor. Bir yanda boğazına hakim olamayıp dünyanın en nadide yiyeceklerini lüpleterek meyus olanlar; öte yanda bir kuru ekmeğe muhtaç kalanlar.

Geleneksel öğretilerin insan için önerdiği üç temel unsur vardır:

Az yemek, az uyumak, az konuşmak.

Aza kanaat, sofradan doymadan kalkmak, artan gıdayı muhtaç komşusu ile paylaşmak, hatta kurdun-kuşun, börtü-böceğin hakkını da ihmal etmemek bizim yaşam biçimimiz olmalıdır.

"Yaşam biçimi" denilen şey şu anda dünyanın en fazla üzerinde durulması gereken meselesidir.

Bu meselenin, seyri felaketin habercisidir. Amerikan tarzı "yaşam biçimi" bütün dünyayı sarmış, en ücra köşelere kadar sızmıştır. Yaygınlığın motoru teknoloji; teknolojinin sunduğu ise konfordur.

Hep âletlerin hayatı kolaylaştırdığından dem vurulur. Ama o âletlerin insanoğluna kaça malolduğu, neye malolduğu hesap edilmez.

Âlet tutkusu insanlığı âdeta ipnotize etmiş; bir âleti ele geçirmek en birinci hedef olmuştur. Eşeğin önündeki havuç gibi hep birden koşturuyor, havuca erişmek için her şeyimizi veriyoruz.

Heyhat!...

O âlete sahip olduğumuz anda ne yazık ki âlet eskimiş oluyor; yenisi çoktan piyasaya sürülmüştür çünkü.

Fos çıkan diyetin sihrine kapılmış gidiyoruz. Ünlü İranlı şair Füruğ da öyle demişti:

Rüzgâr bizi sürükleyecek!...

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi