T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 15 MART 2006 ÇARŞAMBA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Son Dakika
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv
Salih TUNA

Bu taassup bataklık, bu kafa batık kafa

Laf uzar fırsat kalmaz, soruyu baştan soralım: İran'ın nükleer güç olması neden Türkiye'nin felaketi olsun?

Efendim, bölgedeki dengeler bozulurmuş! Dengelerde bezimiz var da bizim mi haberimiz yok? Bir Hamas lideri geldi diye matbuatımız kıyameti kopardı, kaçacak delik aradık; kırk dereden su getirdik, kırk kapıdan icazet dilendik. Hangi dengeden bahsediyorsunuz?

İllaki bir dengeden söz edilecekse bu (fiziki anlamada dengesizlik); 2010 yılında sınırlarını ilan edeceğini söyleyen İsrail ve Irak'ı işgal eden işkenceci ABD ile bunlara karşı direnmeyi göze alanlar arasındadır. Ehramlara şapka çıkaranların durumu 'denge'yle değil, olsa olsa 'değer'le açıklanabilir.

"Eyvah soğuk savaş bitti işsiz kaldık; artık bize ihtiyaç kalmadı" diyerek dizlerini dövenler; "Keşke kuzeyden Irak'a dalsaydık" diyen ileri görüşlüler; "Sizin yüzünüzden Irak'taki pastadan pay alamıyoruz" diye sitem eden haramiler gözünüz aydın. İşte hayasızlığınıza ve el çabukluğunuza layık yepyeni bir şans size. Eğer İran nükleer güç olmayı başarırsa, ABD'nin nezdinde 'değeriniz' tavan yapacak. Sevinin ve şımartın kendinizi.

Hadi yine iyisiniz; hep dört ayak üzere düşen 'Tanrı'nın sevgili kullarısınız. Nasıl da her şeyi hazır kucağınızda buluyorsunuz; AB hazır medeniyet, ABD hazır müttefik, İran hazır düşman. O'oh ne ala devran, ne ala memleket!

Hadi bakalım, dua edin de İran kazasız belasız nükleer güce ulaşsın. Sizin gibi İsrail'in gözüne, Amerika'nın ağzına bakanlardan olmasın ki, ekmek kapınız hiç kapanmasın. Sakın bir daha "molla" falan deyip İran'ın rejimini aşağılamayın. O aşağılamaya çalıştığınız rejim olmasaydı ABD'nin gözündeki değeriniz nice olurdu!

Kendiniz gibi "laik cumhuriyetçileri" uyarmak için, "Ya Erdoğan'ın yerine Ahmedinecad gibi biri gelirse?" gibi saçma sapan 'kurgu'lar üzerinden beyin jimnastiğine bir daha yeltenmeyin. Yok, fantezisiz yapamam diyorsanız, hiç değilse bu işe beyninizi karıştırmayın, direkt jimnastiğe geçin. İnsanın aklına olmadık kâbus senaryolarını getirdiğinizden haberiniz var mı? Her şey zıttı ile kaimdir. Ya İran'ın başına sizin gibi biri gelirse? İran'ın da, Türkiye'nin de felaketi olurdu maazallah!

Peki size ne oluyor bre muhteremler? Demek, Avrupa'nın İran'ı tehdit olarak algılamasına hiçbir itirazınız yok. AB üçlüsü İngiltere, Fransa ve Almanya'nın her türlü hileyle (Uçak parçalarının ambargosunun kaldırılması rüşveti dahil) İran'ı üç yıldır oyalayan iki yüzlülüğü; İran'ın NPT macerası; ABD diretmesine boyun eğen BM Atom Enerji Kurumu'nun (IAEA), İran'ın silah yapmayacağına dair herhangi bir bulguya rastlanmadığını ifade ederek niyetlerde delil arayan kara mizah raporu umurunuzda değil. Anlaşılan siz önünüzdeki maça bakıyorsunuz.

İran'ın eliyle Irak'ta güya, 'Şii diktatörlüğü'ne gidileceğini vehmederek şimdiden paçaları sıvamış, ABD'nin emir ve görüşlerini beklemeye koyulmuşsunuz. Irak işgal edilirken bile bu kadar heyecanlı değildiniz!

Camileri, Ehlibeyt'in türbelerini kirletenlerin gelip geçici olduklarını, asıl tehlikeyi Şiilerin etkinliğinin artmasında gördüğünüzü söylüyorsunuz. Hayırdır; yine bin yıllık eski perspektiflerden bakar oldunuz, bin yıllık gözlüklerinizle.

Çok uzak görüşlülüğünüzle göremediğinizi Samerra'da, sıradan insanlar Şii-Sünni aynı safta, omuz omuza vahdet namazı kılarak bütün dünyaya gösterdiler. Yoksa sizin bu bin yıllık perspektifiniz mezhep taassubundan ibaret olmasın?! Şu ırkçı soslu, üzerinize düşen rolü meşrulaştırma maslahatıyla yüklü taassubunuz...

O taassup ki; ABD'nin saplanıp kaldığı Irak bataklığından kurtulmak ümidiyle sarıldığı can simidi, sizin gibileri de bir adım ötesine kör yapan kafa bataklığıdır.


Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Dizi | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi