T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 15 MART 2006 ÇARŞAMBA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Son Dakika
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Vecdi AKYÜZ

Peygamber'e Salât ve Selâm

Tahiyyat ve Salât
* Cuma yazınızda "Peygamber'e sevgi ve saygının bir gereği de, Yüce Allah'ın emrettiği gibi, ona salât ve selâm getirmektir: "Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber'i överler. Ey inananlar! Siz de onu övün, ona salât ve selâm getirin." (Ahzâb, 33/56) Bu âyetteki "salât" kelimesi için, genellikle "övmek" anlamı verilirse de, "örnek almak/göstermek" anlamı da verilebilir" demektesiniz. Diyanet'in mealinden alıntı yaptığınız âyete yanlış anlam verilmektedir. Salât demek, övgü demek değildir. Salât ve salavâtı bilmeyen yoktur. Oradaki altı çizilmesi gereken husus, âyette ifade edildiği gibi "Allahın ve meleklerin Nebiyy'e salât ve selâm etmeleri"dir ve "Müminlerin de ona salât etmeleri ve teslimiyet göstermeleri gerektiği"dir. Salât, övgü ve hamd değildir. Çünkü Hamd, âlemlerin Rabbi Allah'a ve sadece O'na aittir. Tahiyyât da, O'na aittir. Müminler, hamd ve tahiyyâtı Allah'a tahsis ederken, salât ve selâmı Nebiyy, Rasül, Ümmiyy Peygamber'e yapmaktadır. Bu duyarlılığa dikkat edilmesi gerektiği kanısındayım. (Mahmut ÖZDEMİR)

Peygamber'e salâtın yer aldığı bu âyet (Ahzâb, 33/56), müfessirlerin ayrıntıyla üzerinde durduğu bir âyettir. "Peygamber'e salât âyeti", Peygamber'e, ailesine ve mü'minlerin birbirlerine karşı davranış kurallarının belirtildiği âyetler kesiti (Ahzâb, 33/53-59) içinde yer alır. Ayetin yorumu yapılırken, bu özelliği dikkate alınmalıdır.

Salât'ın Anlamları
Ayette geçen salât kelimesinin, birkaç anlamı vardır. Bu anlamları, teker teker ele alalım:

a) Dua ve istiğfar anlamı: Salât kelimesinin kök anlamı duadır. Meleklerin salâtı, Peygamber'e dua, ümmetine istiğfar demektir. Allah'ın salâtı, meleklerin salâtından farklıdır. Şu âyette, bu anlamda geçer: "Onlara salât (dua) et. Çünkü senin salâtın, onlar için bir sükûnettir (seken:gönül ferahlığı, iç huzuru)" (Tevbe, 9/103. Ayrıca 9/99, İsra, 17/99 En'âm, 6/126) Namaz da, dua ve istiğfar içerdiğinden dolayı, "salât" olarak adlandırılmıştır.

b) Rahmet anlamı: Hz.Peygamber (s.a.) bu anlamda kullanarak, "Allahım, Ebu Evfâ'nın ailesine salât (merhamet) et" diye dua etmiştir. Hasan Basrî ve Saîd bin Cübeyr'e göre, Peygamber'e salât, ona rahmet ve mağfiret demektir. Nitekim Tercümânü'l-Kur'ân İbn Abbas, Allah rahmet eder, melekler ise ona dua eder demektedir. Bazılarına göre ise, bereket ve keramet anlamındadır.

c) Yüceltme ve övme anlamı: Salât kelimesi, yüceltme ve övme (temcîd ve senâ) anlamınadır. Şu âyette bu anlamda kullanılır: "İşte onlara, Rablerinden salevât (övgüler) ve rahmet vardır." (Bakara, 2/157) Buharî ve başka bazı bilginler, Yüce Allah'ın Peygamber'ine salâtının, onu yüceltmesi ve övmesi anlamına geldiğini benimser. Diyanet'in eski meali, bu anlamı tercih etmiştir. Ebu'l-Aliye'nin belirttiğine göre, Yüce Allah'ın salâtı, onu melekler nezdinde övmesi, meleklerin salâtı ise ona dua etmeleridir.

d) İlgilenme/özen gösterme anlamı: Bu, hem Allah için, hem de melekler ve mü'minler için farklı biçimlerde olabilen ortak paydalı bir anlamdır. Buna göre salât, özen ve ilgi gösterme, koruyup kollama ve gözetme demektir. Ebu's-Suûd Efendi, Ebu Hayân, Zemahşerî ve başkaları, bu anlamı tercih etmiştir. Osmanlı şeyhülislâmlarından büyük fakîh ve müfessir Ebu's-Suûd Efendi, diğer anlamları ve bu çerçevedeki görüşleri verdikten sonra, şu güzel açıklamayı yapar: "Ayetteki 'salât ederler' (yusallûne) ifadesiyle, genel bir mecâzî anlam kastedilmiş olmalıdır. Belirtilen her bir anlam, bu ortak anlamın birer gerçek birimi olur. Yani, onun iyiliğinin ve faydasının bulunduğu şeylere, şerefini ortaya koymaya ve durumunu yüceltmeye özenle ilgi gösterirler. Bu özen, Yüce Allah'tan rahmetle, meleklerden ise dua ve istiğfarla olur." Diyanet'in yeni meali, bu anlamı açıklama bölümünde vermiştir.

Kur'an'ın anlaşılmasıyla hemhal olan değerli hocamız ve dostumuz Mustafa İslamoğlu, salâtın, "koruyup kollamak" yanında, "desteklemek" anlamına geldiğini belirtir. Bu destek, sadece dua biçimindeki dil desteği değildir, fiilî destek olmak durumundadır. Bu da, misyonunu desteklemek ve örnekliğini yaşatmak anlamındadır. Peygamber'in çağdaşı olmayan bizler için salât ve selâm, getirdiği vahye ve vahyi hayata koyuş tarzına verilecek her türlü destektir.

Türkçemiz'de "Peygambere salât okumak/getirmek" ifadesi kullanılır. Bu ifade, "bağlılığını söylemek, bildirmek, belirtmek" anlamındadır. Selâm, esenlik dileme ve teslimiyetle bağlılık gösterme demektir. "es-Selâmu aleyke yâ Rasûlellah" bunun en kısa ifade biçimidir.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi