T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
E K O N O M İ 29 MART 2006 ÇARŞAMBA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Son Dakika
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Beş Türk'ten biri işsiz

İş bulmaktan umudunu kesenler, geçici işlerde çalışanlar ve mevsimlik çalışanlardan o mevsimde çalışmayanların da dahil edilmesiyle Türkiye'de gerçek işsiz sayısı 5 milyon 422 bine, işsizlik oranı ise yüzde 20.3'e çıkıyor

Türkiye'de işsizlik yüzde 11.2 seviyesinde belirlenirken, işsiz olduğu halde iş aramayanlar ve mevsimlik çalışanlar da eklendiğinde işsizlik yüzde 20.3'e çıkıyor. Bu rakam, çalışabilir her beş kişiden birinin işsiz olduğu anlamına geliyor.

Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) çeşitli uluslararası standartlara göre yaptığı sınıflamada, özellikle işsiz olduğu halde iş bulmaktan umudunu kestiği için iş aramayan, ancak iş bulsa hemen çalışabilecek durumda olanlar işgücüne ve dolayısıyla işsiz sayısına dahil edilmiyor. Ayrıca, mevsimlik çalıştığı için o mevsimde işi olmayanlar da işgücüne ve işsizler arasına alınmıyor. Bir işte çok kısa süreli çalışanlarla mesleğinde çalışmadığı için iş arayan ise işgücüne dahil edildiği halde işsiz kabul edilmiyor.

TOPLAM İŞGÜCÜ 26 MİLYON 754 BİN

TÜİK'in 2005 kasım, aralık ve 2006 ocak aylarını kapsayan aralık ayı hanehalkı işgücü anketine göre 2 milyon 12 bin kişi iş bulmaktan umudunu kesip iş aramadığı için işgücüne dahil edilmedi. Mevsimlik çalışanlardan 708 bin kişi de işgücüne ve işsizler arasına alınmadı. Eksik istihdamdakilerin sayısının ise 835 bin kişi olduğu belirlendi. TÜİK'in bu nedenlerle işsiz ordusuna dahil etmediği işsizlerin sayısı 2 milyon 720 bin kişiyi buluyor. Bunlar dahil edildiğinde resmi olarak 2 milyon 702 bin kişi olarak açıklanan işsiz sayısı 5 milyon 422 bin kişiye yükseliyor.

Bu kişiler iş gücüne dahil edildiğinde ise toplam işgücü 26 milyon 754 bin kişşiye, yüzde 11.2'lik işsizlik oranı yüzde 20.3'e yükseliyor. Kasım'da yüzde 10.6 olarak açıklanan işsizlik oranı yüzde 18.4 hesaplanmıştı. Kasım itibariyle TÜİK'in 2 milyon 611 bin kişi olarak belirlediği işsiz sayısı 2 milyon 348 bini bulan mevsimlik çalışanlarla işten umudunu kestiği için işgücüne dahil edilmeyenler de eklendiğinde 4 milyon 959 kişi olarak belirlendimişti.

  • ANKARA

    Bütçede faize yüzde 33, yoksula yüzde 1

    İktisatçı Mustafa Sönmez'in araştırmasına göre 2005'te 144.5 milyar YTL'yi aşan bütçe harcamalarından faiz giderlerine 45.7 milyar YTL ile yüzde 32'ye yakın pay ayrılırken, "hanehalkı harcamaları transferleri" adı altında tarıma, öğrencilere ve yoksul nüfusa aktarılan paranın payı yüzde 4'te kaldı. Günde 4 doların altında gelirle gıda ve gıda dışı harcamalarını karşılamaya çalışan nüfusun yüzde 26'sını oluşturan 18 milyon kişiye denk gelen yoksullar için ise 2005'te bütçenin sadece yüzde 1'i harcandı. Böylece yardıma muhtaç bu nüfus için kişi başına ayda sadece 10 YTL'lik yardım yapıldı. 18 milyon nüfusa 2005'te, bir yıl boyunca, sağlık için sadece 70 bin YTL, yiyecek için 32 bin YTL, barınma için 8 bin YTL, sosyal amaçlı ve diğer başlıklar altında da 1.3 milyar YTL'lik ödenek ayrıldı. Faizlere bütçenin yüzde 32'si ayrılırken 33 milyon insanın geçindiği tarıma bütçeden ancak yüzde 2.7 oranında destek verildi.

  • ANKA

    Açlık sınırı 569 YTL

    Türk-İş, açlık sınırı olarak adlandırılan dört kişilik bir ailenin asgari gıda harcamasının Mart ayında 569 YTL olarak gerçekleştiğini bildirdi. Türk-İş tarafından Ankara ili ölçüt alınarak yapılan hesaplamalara göre, Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 15'i açlık sınırı tutarının altında gelir elde ediyor. Açlık sınırının hesaplanmasına konut, ulaşım, sağlık, giyim ve eğitim gibi giderler dahil edilmiyor. Araştırmaya göre, yoksulluk sınırı olarak adlandırılan gıda dışındaki temel harcamaları da kapsayan tutar ise Mart ayında 1,854 YTL olarak hesaplandı. Yoksulluk sınırı Şubat 2006'da 1,808 YTL, Aralık 2005'te ise 1,769 YTL olmuştu. Açıklamada, "Geçmiş dönemlere göre enflasyonda nispi bir gerileme olmasına karşın, gelirlerin hedeflenen enflasyon temel alınarak yükseltilmesi nedeniyle dar ve sabit gelirli kesimlerin geçim koşullarında kayda değer kalıcı bir iyileştirme söz konusu olmadı" denildi. Araştırmaya göre, Mart itibarıyla gıda harcamalarının yıllık artış oranı yüzde 8.32 olarak gerçekleşti. Geçen yılın aynı döneminde bu oran yüzde 11.20 olmuştu. Mart ayı itibariyle 12 aylık ortalamalara göre ise gıda harcamaları yüzde 8.15 arttı.

    Geri dön   Yazdır   Yukarı


  •    İş'in Sırrı

    ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
    Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
    Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi