T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 29 MART 2006 ÇARŞAMBA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Son Dakika
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Vecdi AKYÜZ

Şehitlik

Dinimizde şehitlik konusunu, birkaç yazıda ele alarak, ayrıntılı işlemek istiyorum. Şehitlerin çeşitlerini, tanımlarını, onlara yapılacak işlemleri ve şehit sayılanları, böylece daha yakından tanımış olacağız.

Şehit Kavramı

Şehit (ç. şühedâ) kelimesi, "tanık, hazır olan/huzurda bulunan, haber veren, müşâhede eden, gören" anlamındadır. "Şehîd", Yüce Allah'ın güzel isimlerinden biridir. (Enbiyâ, 21/78; Hacc, 22/17; Fussilet, 41/53) Hz.Peygamber (s.a.) ve Müslümanlar da "tanık" anlamında, şehîd olarak belirtilmiştir. (Hacc, 22/78. Ayrıca "şâhid" olduğu da belirtilmiştir. Bk. Bakara, 2/143; Ali İmran, 3/140; Nisa, 4/41; Fetih, 48/8) Allah yolunda öldürülen, bu uğurda canını feda eden Müslümana şehit denir. "Kim Allah yolundadır?" sorusuna Hz.Peygamber (s.a.), şu cevabı vermiştir: "Kim Allah'ın adını yüceltmek (her şeyin üstüne çıkarmak) için savaşırsa, o Allah yolundadır." (Buharî, cihad, 15; Müslim, imâret, 149-151) Allah'ın huzurunda diri olarak hazır bulunup rızıklandırıldığı, doğrudan Cennet'e giderek Allah'ın kendileri için hazırladığı nimetlere şahitlik ettiği, Cennet'e gireceğine şahitlik edildiği ve ölümleri ânında rahmet meleklerinin şahitliği dolayısıyla şehit denmiştir. Şehit olmak için, Türkçemizde "şehit düştü, şehadet şerbetini içti, şehadet mertebesine erdi" gibi güzel ve yüceltici ifadeler kullanılır.

Hakîkî Şehitler

Bunlar, Allah yolunda öldürülenlerdir. (Bakara, 2/154) Dünyada Müslümanların onlara şehit muamelesi yapmaları ve âhirette de zâten Yüce Allah tarafından şehit kabul edilmeleri dolayısıyla, kendilerine "dünya ve âhiret şehidi" veya "kâmil şehit" denir.

Kâmil şehitlere uygulanan dünya hükümleri, diğer ölülerden yıkanma ve kefenleme açısından farklı olarak şöyledir:

A) Yıkama ve Kefenleme: Hakîkî şehitler, yıkanmaz, üzerlerindeki kanları yıkanıp temizlenmez ve elbiseleri çıkarılmaz. Şehidin kefeni, sırtındaki elbisesidir. Kandan başka necaset bulunursa, o pislik giderilir. Namazları öylece kılınarak defnedilirler. Ancak, üzerlerinde bulunan ve kefen cinsinden olmayan palto, kalpak, ayakkabı ve silah gibi başka şeyler çıkarılır. Elbisesi, örtülmesi gereken yerlere eksik gelirse ek kefenle tamamlanır. İbn Abbas'ın nakline göre, Hz.Peygamber (s.a.) Uhud Savaşı şehitlerini yıkattırmamış ve teyemmüm ettirmemiş, fakat cenaze namazı kılmıştır. (İbn Mâce, cenâiz, 6/28, no:1513)

Şehitlerin yıkanmadan cenaze namazlarının kılınıp elbiseleriyle gömülmeleri (kâmil şehitlik) için, altı şart aranır: 1) Müslüman olmak, 2) Akıllı olmak, 3) Ergenlik çağına gelmiş bulunmak, 4) Cünüp, ayhali, ve loğusa olmamak (hades-i ekberden taharet üzere bulunmak), 5) Ölümüne sebep olan yarayı aldıktan sonra hayattan yararlanmadan hemen ölmüş olmak, 6) Öldürülmesinden dolayı kısas gerekmek. Diyet gerektiren hatalı öldürmelerde, kâmil şehitlik olmaz. Bu şartlardan biri eksik olursa, şehit yıkanır, kefenlenir ve cenaze namazı kılınır.

B) Cenaze Namazı: a) Şehitlerin Cenaze Namazı Kılınır Görüşü: Hanefi ve Zeydiye mezheplerine göre, şehitlerin cenaze namazları, öylece kılınarak defnedilirler. Yukarıda geçen İbn Abbas hadisi, bu görüşün dayanağıdır. b) Şehitlerin Cenaze Namazı Kılınmaz Görüşü: Malikîlere, Şafiîlere ve Hanbelîlere göre, savaşta öldürülen şehitlerin cenaze namazı kılınmaz. Nitekim bu görüşün dayandığı, Câbir'in nakline göre, Hz.Peygamber'in (s.a.) emriyle, Uhud şehitleri yıkanmamış, kanlı elbiseleriyle gömülmüş ve namazları kılınmamıştır. (Buharî, cenâiz, 72, 75, 78, megâzî, 26)

Dünya ve Ahiret Şehidi Sayılanlar

Malını, namusunu, canını ve başka Müslümanları veya zimmet ehlini (gayri müslim vatandaşları) müdafa ederken öldürülenler de dünya ve âhiret şehididir.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi