T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
S O N   D A K İ K A 2 MAYIS 2006 SALI
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Son Dakika
 
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv
  Favorilere Ekle
  Giriş sayfası yap

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Baykal: Takiyye aleniyet kazandı

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, AK Parti yönetiminin "Fırsatını bulduğu anda Türkiye'nin anayasal hukuk düzenini, temel siyaset sistemini çok farklı bir noktaya çekme arayışı içinde olduğunu" öne sürdü.

Deniz Baykal
Baykal, partisinin TBMM Grubu'nda yaptığı konuşmada, iktidarın, ülkenin anayasal hukuk sistemiyle, Türkiye'nin temel siyaset değerleriyle ilişkisi konusunda çok önemli yeni ipuçlarının ortaya çıkmaya başladığını savundu.

Önce TBMM Başkanının Türkiye'nin anayasal düzeniyle, temel mantığıyla uzlaşmaz bir çatışma içinde olduğunu açıkça ifade etme ihtiyacı hissettiğini ileri süren Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Birden bire hep birlikte farkettik ki Türkiye'nin Meclis Başkanı, Türkiye'nin anayasal düzeniyle, o düzenin temel ilkeleri, kavramlarıyla kucaklaşmış değildir. Zaten çok uzun bir süreden beri bu iktidarın kafasının arkasında bir başka gündem maddesinin, bir başka programın bulunduğunu toplumumuzun birçok kesimi bilir, anlar ve uyarırdı.

Çoğu kere 'mübalağa ediyorsunuz, artık öyle değiller' diye durumu kabul etmemiz istenirdi. Şimdi 4. yıla girerken görüyoruz ki değişen hiç birşey yok. AKP yönetimi fırsatını bulduğu anda Türkiye'nin anayasal hukuk düzenini, temel siyaset sistemini çok faklı bir noktaya çekme özlemi ve arayışı içindedir. Takiyye artık aleniyet kazanmıştır."

"DİLİNİN ALTINDAKİ BAKLAYI ÇIKAR"

Başbakanın da TBMM Başkanının "anayasal hukuk düzenine yönelik tepkisini paylaştığı, haklı bulduğu ama şu anda zamanının henüz gelmediği" yönünde açıklama yaptığını ileri süren Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Başbakan diyor ki, 'konuşmam gereken yerde susmayı tercih ediyorum'... Niçin Başbakan konuşması gereken yerde konuşmuyor? Onu konuşmaktan alıkoyan hangi tehdit var? Biz hiç böyle bir tedirginlik hissetmiyoruz. İnsan ne zaman korkarak inandığını söyleyemiyor, başka birşeyi söyleyip o istikamette yürüyorsa o çelişki korkutur. Başbakan, 'daha zamanı gelmedi, Türkiye'nin gelecek 20-30 yılında millet bugün üstü örtülmeye çalışılan gerçekleri hep birlikte söyleyecek' diyor. Sen iktidarsın neyi biliyorsun da söylemiyorsun. Dilinin altındaki baklayı çıkar ve söyle. Üstü örtülmek istenen gerçekler ne?

Egemenlik duvarda kalmayacakmış ve milletin olacakmış... Egemenlik duvarda kalmış olsaydı sen o başbakanlığa nasıl gelirdin? O egemenlik anlayışı sana bile o yüzde 34 oyla parlamentoda üçte ikilik çoğunluk imkanını sağladı. Dur da bir nankörlük yapma bari..."

Başbakanın konuşmalarının "iç dünyasını, zihin haritasını, gönlünden geçen özlemleri yansıttığını" kaydeden Baykal, "Görüyoruz ki değişen birşey yok. Başbakan daha önce de bunları söylüyordu. 'Laiklik neymiş, millet istemiyorsa kaldırılır kardeşim' diyordu. Bu kaba bir söyleyişti diğeri daha incelikli bir söyleyiş" dedi.

ÖZEL EĞİTİME DESTEK

Konuşmasında, özel eğitim kurumlarıyla ilgili yasa tasarısına yönelik eleştirilerde de bulunan Baykal, tasarıya göre devletin çocuklarını özel okullarda okutan ailelere öğrenci başına bir milyar lira destek vereceğine dikkati çekti.

Baykal, Türkiye'de şu anda her 100 çocuktan 98'inin devlet okullarında eğitim gördüğüne işaret ederek, devlet okullarında 7 bin öğrencinin birleştirilmiş sınıflarda okumak durumunda kaldığını, 8 binin üzerindeki okulda ikili eğitim yapıldığını ve 100 bin derslik açığını bulunduğunu vurguladı.

Devletin öğrencisine okul olanağı sunma konusunda "Ciddi bir zafiyet içinde bulunduğunu" savunan Baykal, devlet okullarındaki eksiklikleri gidermek yerine özel okullara destek için harekete geçildiğini kaydetti.

Kaliteli eğitim veren, Atatürkçü, cumhuriyetçi, çağdaş, örnek özel okulların bulunduğunu ve o okulların öğrenci sıkıntısı bulunmadığını kaydeden Baykal, şöyle devam etti:

"Ama hiç de öyle olmayan, açıkça ifade etmese de Türkiye'nin cumhuriyet felsefesine karşı, Atatürkçü olmayan özel eğitim kurumları da var. Acaba bu iktidarın özel eğitimciliği nerden kaynaklanıyor? Öğrenci ihtiyacı içinde olan özel okullar devlete karşı kumpas kurmuş bir takım kurumlardır. Samimi olalım, birbirimizi aldatmayalım. Böyle yaparsak ülkede bir süre sonra çatışma çıkıyor. Kendi elimizle bu çatışma tohumları ekmeyelim. Eğitim milli olmak zorundadır."

"İZİN ALARAK MI KONUŞACAĞIM"

Konuşmasında, İstanbul'da önceki gün düzenlenen tarım konulu toplantıya da değinen Baykal, aynı toplantıya katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisinin ayrıntılı bir değerlendirme yapmasından rahatsız olduğunu savundu.

CHP Genel Başkanı Baykal, şöyle devam etti:

"Sıradışı, şaşırtıcı bir yaklaşım içinde benim bir saat civarında bir konuşma yapmış olmamdan rahatsızlık duydu ve bunu çok açık biçimde ortaya koydu. Başbakanın artık şunu öğrenmesi lazım, Türkiye'de demokrasi var, muhalefet partisi ne söyleceğini iktidar partisinin iznine bağlı olmadan kararlaştırır, uygun ortamda söyler. Sen bildiğini söyleceksin, ben bildiğimi... Yanlışlarım varsa söyleyeceksin, millet de hükmünü verecek. Bundan doğal ne var. Ne kızıyorsun, senden izin alarak mı konuşacağım? Başbakan demokrasiyi içine sindirmelidir, demokrasiyi öğrenmelidir. Çok rahatsız oluyor büyük bir sıkıntı içinde."

Elazığ'daki besicilik konusunda kendisinin ve Başbakan Erdoğan'ın farklı rakamlardan söz ettiğine dikkati çeken Baykal, "Ne kızıyorsun canım, yanlışsa yanlış, çık söyle. Ben kooperatifçilik kapsamında 6 bin rakamını veriyorum ama daha önce 200 bin olduğunu söylüyorum. Sen de şu anda 119 bin diyorsun. Senin dediğin doğru olsa da yarı yarıya bir düşme var" diye konuştu.

Deniz Baykal, konuşmasında açıklanan son işsizlik rakamlarına dikkati çekerek, "Bütün oyunlara, rakam cambazlıklarına rağmen işsizliğin müthiş bir artış gösterdiğini, Türkiye'de rekor düzeyde bir işsizlik bulunduğunu" söyledi.

Yüzde 11.3 olarak açıklanan işsizlik oranının gerçekte yüzde 20'ler düzeyinde bulunduğunu ileri süren Baykal, "Sağda solda onu bunu azarlayarak bu konuları örtbas etmeniz mümkün değil. Bunlar Türkiye'nin acı gerçeği" dedi.

KIRKPINAR PEHLİVANLARI CHP GRUBUNDA

CHP Grup toplantısına aralarında eski başpehlivanlardan Cengiz Elbeyi'nin de bulunduğu, Kırkpınar'da güreşmiş ve dereceye girmiş bir grup güreşçi de katıldı.

Güreşçileri isim isim okuyarak kürsüye davet eden ve parti rozeti takan Baykal, "Arkadaşlarımız CHP'nin verdiği mücadeleye ilgisiz kalmayıp, 'Bu mücadele Türkiye'nin mücadelesidir' demişlerdir. 'CHP Türkiye'ye biz de CHP'ye de sahip çıkıyoruz ve Türkiye'yi er meydanına davet ediyoruz' demişlerdir" diye konuştu.

  • ANKARA (A.A)

    Geri dön   Yazdır   Yukarı


  • ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
    Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
    Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi