T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
E K O N O M İ 2 OCAK 2006 PAZARTESİ
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Made in Turkey etiketi bu kadar ucuz olmamalı

Daha iyi kalitedeki gömleğin "Made in Turkey" etiketi nedeniyle, İtalyan gömleğinden daha ucuza satılmasını hazmedemeyen işkadını Demet Sabancı, "Türkiye'nin doğru tanıtımı bu yüzden önemli" diyor

Fatma
Çiftçi

Bir buçuk yıl önce kurulan Türkiye İş Kadınları Derneği (TİKAD), Türkiye'nin tanıtımı için seferber oldu. Türkiye markasının değerini bulması için tanıtımın önemine dikkat çeken Derneğin İkinci Başkanı Demet Sabancı, 17 yıldır tekstilin içinde. TİKAD olarak, en son "Büyük Türkiye Resmi Kampanyası" ile dünyaca ünlü modacıların tasarladığı Türkiye'ye özel ürünlerle, yurtdışı tanıtıma katkı sağlamak için kolları sıvadıklarını belirten Sabancı, ünlü modacılar Hüseyin Çağlayan, Atıl Kutoğlu, Ayşe Ege ve Ece Ege'nin tasarladığı eşarp, tişört ve cüzdanların satışından elde edilecek gelirin tanıtıma harcanacağını anlattı. Sabancı ile TİKAD'ı, içinde bulunduğu tekstil sektörünün durumunu konuştuk.

FARK, ÜLKE MARKASINDA

Çin'in önündeki sınırların kalkmasıyla, ihracatı tekstile dayalı birçok ülke gibi biz de acımasız bir rakiple karşı karşıya kaldık. Tekstilin yıldızı sönecek mi?

Tekstilin biteceğini düşünmüyorum. Ama şekil değiştirecek. 'Standart mal' dediğimiz ürünlerde, ucuz maliyetli Çin tekstiliyle başetmemiz imkansız. Biz daha özellikli, daha sofistike, daha kaliteli mallarla yarışabiliriz. Zaten tekstilde kalite anlayışımız çok üst düzeyde. Bu noktada yine, Türkiye markasının yeterince tanınmaması nedeniyle istediğimiz değeri göremiyoruz. İtalyan gömleği ile bir Türk gömleğinin kalite, müşteri hizmeti, ambalaj konusunda hiçbir fark yok. Fakat sonuçta 'Made in Italy' ile 'Made in Turkey' etiketi, ürünün değerinde büyük fark yaratıyor. Burada da tanıtımın, ülkenin marka değerine etkisini bizzat görüyoruz.

Ancak, Çin'e rağmen yine de tekstilde geleceğin İtalya'sı olacağımıza inanıyorum. Gelişmiş ülkelere yakın oluşumuz, bir avantaj. Eskiden üç ayda bir, bin metre kumaş isteyen müşteri, şimdi 15 günde bir 100 metre istiyor. Her 15 günde bir müşteriye mal sevketmeniz lazım. Mesafelerin uzaklığından dolayı Çin zayıf gözüküyor. Onun için de Çin'in tekstil gemileri çalışması yaptığını duyuyoruz.

"Büyük Türkiye Resmi" kampanyası ile tanıtıma nasıl bir katkı sağlamayı düşünüyorsunuz? İlk sonuçlar neler ?

Türkiye'nin ulusal marka olabilmesi için başlattığımız bu proje, biraz uzun soluklu. İlk başta kendini dünyada kanıtlamış modacılarla yola çıktık. Bunlar ipek, koton, deriden ürünler yaparak kampanyaya başladı. Başka ürünlerle devam edeceğiz. Örneğin Kütahya'da porseleni öne çıkaracağız. Başka Anadolu illerinden başka ürünleri de, konusunda uzman tasarımcılarla yeniden yorumlayacağız. Buradan gelecek fonla da Türkiye'nin tanıtımı için lobi faaliyetleri desteklenecek. Çünkü Türkiye, lobi faaliyetlerine çok vakit ayırmıyor.

'Ben de Sabancı'dan kopabilirim'

Sabancı Grubu'ndan kopmalar diyebileceğimiz bir şekilde, Ali Sabancı, Demir Sabancı ve ağabeyiniz Ömer Sabancı, gruptan ayrıldı. Sizin cephenizde de bir ayrılık kararı olabilir mi?

Şu an için yok, ama olabilir. Zaman içinde neler olur bilmiyorum. Ara sıra bana da bu kopmalardan dolayı farklı kişilerden, farklı arkadaş gruplarımızdan ortak iş yapma teklifleri geliyor. Yapılacak birçok şey de var. Örneğin sağlık alanında gelen teklifler oldu. Bilmiyorum belki de, insan hayatında bir değişim olmalı mı? Öte yandan tekstil, modaya dönük, sürekli değişim isteyen çok zevkli bir alan. Şimdilik böyle bir kararım yok, ama zaman içinde olabilir.

Kadın dernekleri birleşmeli

Türkiye'de onlarca kadın derneği mevcut. Hatta, iş dünyasında tepe noktada bulunan girişimci kadınların kurduğu Kadın Girişimciler Derneği var. Neden yeni bir dernek? Farkınız ne?

Türkiye'de kadın derneklerinin çoğu, kadının sorunlarıyla ilgili. Tabii onlara da çok ihtiyaç var. Biz TİKAD'ı kurarken istedik ki, iş kadınları olarak sadece kadının sorunlarına eğilen bir dernek değil, Türkiye'nin sorunlarıyla ilgili olalım. Örneğin bunlardan biri tanıtım. İşimiz nedeniyle hepimizin yurtdışı seyahatleri oluyor. O zaman görüyoruz ki, Türkiye hiç tanınmıyor. Gelecek nesiller için, özellikle kadın bakışıyla bunu, birilerinin misyon edinip üstlenmesi gerektiğini düşündük. Başkanımız Nilüfer Bulut bu işe gönül verdi ve bizleri biraraya topladı. Hepimizin müstakil işleri var, ancak bu işe de zaman ayırmaya çalışıyoruz. Biraz işlerimizden, biraz özel hayatımızdan, tatillerimizden fedakarlık ederek bu işe gönül koyduk.

Aslında aynı alanlarda çalışan kadın derneklerinin daha büyük ses getirecek projelere imza atması için birleşmesi gerektiğini de düşünüyorum. Küçük küçük birşeyler yapmak yerine, büyük gruplar halinde daha faydalı olacaktır. Bu anlamda TİKAD ve KAGİDER de birleşebilir.

500 iş kadını Türkiye'ye gelecek

Dernek olarak yurtdışında ne tür faaliyetler gösteriyorsunuz?

TİKAD olarak geçen ay Londra'daydık. Uluslararası İş Kadınları Forumu'nda bir konuşma yaptım. Çeşitli ülkelerden iş kadınlarının toplanıp dünyadaki sorunlarla ilgili olarak görüş alış verişinde bulunduk. Bizim açımızdan çok verimli geçti. Orada organizasyon komitesi başkanından Nisan ayında yapılacak etkinliğin Türkiye'de yapılması sözünü aldık. Kısa bir zamanımız var. Bunun için yoğun bir çalışma içine girdik. Umarım başarıyla geçecek. Hem Türkiye'nin tanıtımı, hem işlenecek konular açısından verimli olacağını düşünüyorum. Her ülkeden toplam 500-750 iş kadını Türkiye'ye gelecek.

Demet Sabancı kimdir?

1965 Adana doğumlu olan Demet Sabancı, merhum Hacı Sabancı'nın kızı. Ricmound College'de İşletme eğitimi alan Sabancı, iş yaşamına 1988 yılında Teksa'da pazarlama müdürü olarak başladı. 1994 yılında Bossa'da üst kademede çeşitli görevler alan Sabancı, halen Bossa ve Yünsa'da Yönetim Kurulu Başkan Vekilliği görevlerini sürdürüyor. Sabancı Holding'den ayrılarak Demsa'yı kuran Cengiz Çetindoğan ile evli olan Demet Sabancı, üç çocuk annesi.


Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi