|
T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
| Y A Z A R L A R | 31 OCAK 2006 SALI | ||
|
|
Cumartesi akşamı Adapazarı'nda Neşet Ertaş konserindeydik. "Ay dost deyince yeri göğü inleten" Bozkırın Tezenesi, kapalı spor salonunu dolduran dinleyicileri coşturdu. Yaklaşık iki buçuk saat süren konser boyunca coştuk, tempo tuttuk, hüzünlendik, neşelendik. Ve hepsinden önemlisi, böyle büyük bir sanatkârla aynı çatı altında bulunmaktan onur duyduk, şükrettik. "Cahildim dünyanın rengine kandım / Hayale aldandım boşuna yandım / Seni ilelebet benimsin sandım / Ölürüm sevdiğim zehirim sensin / Evvelim sen oldun ahirim sensin." Kimileri bu eseri ilk olarak "Neredesin Firuze" filminde, Özcan Deniz'in sesinden dinlemiş. Onlardan biri "Güzel şarkı" dedi duyunca. "Özcan'ın değil mi bu?" Yanındaki delikanlı düzeltti. "Hayır, Neşet Baba'nın. Hem şarkı değil, türkü." Usta söylemeye devam ediyordu onlar konuşurken. "Garibim can yıkıp gönül kırmadım / Senden ayrı ben bir mekân kurmadım / Daha bir gönüle ikrar vermedim / Batınım sen oldun zahirim sensin / Evvelim sen oldun ahirim sensin..." Aşk, bu işte.
Bir başka delikanlı, konser yeni başlamışken elinde sigarayla girdi salona. Ayakta durmakta zorlanıyordu. Keyfinin 'çakır' olduğuna bağladık. Protokol koltuklarından birine geçip oturdu. Sahneye verilen sis, belki onun gözünde sigara dumanıydı. Güvenlik görevlileri gelip elindeki sigarayı söndürmesi yahut dışarıya çıkması için uyardılar. Delikanlı hiç oralı değil. "Merak etmeyin abicim, Neşet Baba rahatsız olmaz" diyor. Görevliler nezaketten uzaklaşmadan "Gel kardeşim" diye dışarı çıkarmaya çalışırlarken, o hâlâ böyle bir kısıtlamanın mantığını anlamakta zorlandığını ifade etmeye çalışıyordu: "Yav ne olacak, Neşet Baba sigara içmeyen biri değil ki!" HEPSİ BİZİMDİR EFENDİM Konser boyunca kâğıtlara yazılmış istek türküler ulaştırıldı Neşet Ertaş'a. Güvenlik görevlileri sahneye çıkan merdivenleri tutunca, hayranları başka yerlerden tırmanarak götürdüler isteklerini. Neşet Usta terleyince, zıplayıp elindeki peçeteyle terini silenler oldu. Her konserinde olduğu gibi, hareketli türküler sırasında kalkıp oynayanları seyretmek de ayrı bir keyifti. İsteklerin ardı arkası kesilmiyordu. Büyük kartona yazılan isteklerden bazıları ayakları dibine uzatıldı, bazıları sahne önünde havaya kaldırıldı. "Ne çalsak, ne söylesek, hepsi bizimdir efendim" dedi Neşet Usta. İstekler kesilmeyince, açıklamaya devam etti: "Ne çalsak, ne söylesek, hepsi sizin içindir." Öyle tabii. Açma zülüflerin yellere karşı, Al yanak allanıyor, Ahu gözlerini sevdiğim dilber, Bağışla sevdiğim Hakkı seversen, Çiçekler ekiliyor, Gönlüm ataşlara yandı gidiyor, Gönül dağı, Mapushanelere güneş doğmuyor, İki büyük nimetim var, Kendim ettim kendim buldum, Kesik çayır biçilir mi, Kaşlarının karasına, Neredesin sen, Tatlı dile güler yüze, Yazımı kışa çevirdin, Zülüf dökülmüş yüze, Zahidem... Hepsi de noktasına virgülüne kadar Neşet Ertaş. Hepsi de bizim için. SAHNEDE BİR DEV Neşet Ertaş, tezenesini sazının teline vurduğu zaman, devleşir. O "kara yüzlü" ufak tefek adam gider de ayağı yerde, başı göklerde bir heybetli adam gelir sahneye. O türküye başladığı zaman, zemheri de olsa beni ter basar, yazın ortası olsa titreme alır. Çünkü Neşet Ertaş kendinden geçer çalıp söylerken. Dinleyenlerini alır götürür, zirvelerde dolaştırır yanı sıra, bozkırlarda gezdirir. Gurbetle, aşkla, sevdanın en soylusuyla bezer gönülleri. Ne söylerse hissederek söyler. Neşesi de hüznü de samimidir. Uçurur. Gönülleri genişletir. Daraltmaz, ferahlık verir. Uçamayan, gönlü genişlemeyen varsa, kusuru kendinde arasın. BABASI MUHARREM USTA Sohbet ederken olsun, konser verirken olsun Neşet Ertaş babası rahmetli Muharrem Usta'yı hiç unutmaz. Yine "Şirin Kırşehir"i çaldı söyledi de bizim gözlerimizi yaşa buladı. "Ana vatanımsın baba yurdumsun / Ozanlar diyarı şirin Kırşehir / Uzak kaldım gurbet elde derdimsin / Hasretin bağrımda derin Kırşehir. Garibim engince gönüller alan / Aşkı feryadıynan sazını çalan / Ozanlar içinde pirimiz olan / Muharrem Ustadır erin Kırşehir..." YENİ ESER "Bizler üreten insanlarız. Sağ oldukça yeni eserler üretmeye devam edeceğiz." Yüce Mevla, sağlıklı ve uzun ömür versin Neşet Ertaş'a. Otuz yıldır Almanya'da yaşayan ve sadece konserler vesilesiyle Türkiye'ye gelen Neşet Ertaş, artık Türkiye'de daha fazla kalacağını söyledi. Konseri düzenleyen Adapazarı Büyükşehir Belediyesi'ne, Başkan Aziz Duran'a ve fakiri davet etmeyi unutmayan Basın Danışmanı Serkan Fıçıcı'ya tebrik ve teşekkürlerimi sunuyorum.
|
![]()
| ||||||||||||||
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Aktüel |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
| Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |