Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Bugünkü Yeni Şafak
657'liler Ailesi
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Nar-ı Beyza
Okur Sözcüsü
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

	Vecdi AKYÜZ vecdiakyuz@yenisafak.com.tr

Kıymetli Hocam,bugünlerde gazete manşetlerine çıktığı gibi, kadın ve erkeklerin bir arada ibadet etmeleri ve kadınların (başkalarının yanında iken) başlarının açık olarak ibadet etmeleri fıkıh âlimlerince yasaklanmıştır. Hac'da kadınların başlarının açık olması meselesi olmadığı için, birbiriyle yan yana, bazen omuz omuza kılınan namazların, tavafın olduğu, gidenlerimiz tarafından söylenmektedir. Böylesine birlikte ibadet etmenin sakıncası var mı? Hac'da yoksa camide neden var? (Arif BİLGİN)

Hacla ilgili konuları, tamamen izlenimlerim çerçevesinde yazmaya çalıştım. Fıkıh bilgisiyle birlikte gözlemlerimi kendi gördüklerim açısından harmanlayarak dile getirdim. Aslında hacla ilgili böyle fıkıh bilgisiyle gözlem ve izlenimlerin birlikte yer aldığı orta boy bir çalışmanın ilginç olacağını düşünüyorum. Genellikle okuyucuların sorularına bağlı olarak yazdığım için, hacla ilgili hiçbir soru gelmedi. Daha önceden yazmayışımın sebebi de bu.

Hacta kadınların başlarının açık olması meselesi, gerçekten de gözümüze çarpmadı. En azından Mekke'de böyleydi.

Hac Yoldaşlığı ve İzdihamı

Hacta erkek-kadın yan yana, bazen omuz omuza ve sıkı temas halinde iken kılınan namazlar ve yapılan tavaflar vardır, hatta başka türlüsü neredeyse imkânsızdır. Bu şekilde ibadet etmek, fukaha tarafından sakıncalı görülmemiştir. Bunun en başta gelen sebebi, aşırı izdihamdır. Gerçekten öylesine büyük bir kalabalık var ki, burada erkek-kadın ayrımı, hem gereksizleşiyor, hem de imkânsız bir durum. Öncelikle böyle bir kalabalık ortamda, herkes bulduğu yerde konumlanıyor, sadece veya büyük ölçüde yapacağı ibadete odaklanıyor. Haccın özelliklerinden birisi de, kalabalıklar içinde ve gruplar halinde yapılmasıdır. Yoldaşlık, haccın hemen hemen en büyük özelliklerinden biri. Bu yüzden, İmam Gazâlî hacta yoldaşın ve yoldaşlığın önemi üstünde ısrarla duruyor. Nitekim, bizim ülkemizde hac yoldaşlıkları, genellikle kalıcı dostluklara dönüşüyor. Hac fiilleri, başından sonuna gruplar halinde yapılıyor. Grupların önemli bir bölümü de, karı-koca veya erkek-kadın bütün aile bireylerinden ya da yakınlardan oluşuyor. Bu grupları, herhangi bir hac fiilini yaparken ayırma durumunda, hac fiillerinin bitiminden sonra birbirlerini yeniden bulabilmeleri ya imkânsızdır, ya da bütün günü alacak şekilde saatleri alır, hele de o sıcak güneşin altında çok can sıkıcı olur. Allah korusun, karı-koca veya aile ya da grup bireyleri hac yapmaktan çok, birbirlerini aramaya uğraşırlar, hatta birbiriyle didişmekten başka bir şey yapamazlar. İşte bütün bu sayabildiğimiz anlaşılır gerekçelerle hacta erkek-kadın yan yana ibadet edebilir. Bu namaz için de, başta tavaf olmak üzere hac fiilleri için de böyledir.

Camide Birlikte İbadet

Camideki durum, hactaki durumdan tamamen farklıdır. Hem daha az kalabalık vardır, hem de daha huzurlu ve şartlarına uygun ibadet edebilmeleri için özel yer ayırmak mümkündür. Camiler, kamuya açık yerler olduğu için, Hz. Peygamber'in (s.a.) açıkladığı ve uzun tarihî süreçte oluşmuş ve yerleşmiş belli bir usûl ve âdâp çerçevesinde hareket edilir. Bunun dışındaki davranışlar, hem başta uygulayanlar için olmak üzere huzursuzluk doğururlar, hem de geleneğin eriticiliği karşısında kolay kolay süreklilik kazanamazlar.

Geri dön

Yazdır

Yukarı