T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 1 ŞUBAT 2006 PAZARTESİ
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Mahmut KULEİN

Bakan ve Teşkilatı

Ülkemizde 1850 avcı derneği, 4 federasyonu ve kuruluş aşamasında bir konfederasyonu var. Onlara sorumluluk vermeden, sorumsuzlukla suçlamak, avcıları potansiyel suçlu göstermek Çevre ve Orman Bakanlığı'nın hatasıdır.

Bunları bakan Osman PEPE ile görüştük. Avcı sivil toplumuyla işbirliği yapmak, avcı kuruluşlarını, çalışmalarını ve eğitimini teşvik etmek bakanlığın yasal sorumluluğudur. (KAK md.1-3)

Yasaya göre "yararlanan öder" prensibine dayalı avcılık, yasal etkinliktir. 70 milyon hektar avlağı olan ülkemizde kayıtlara göre avlanma ücretini ödeyen avcı sayısı sadece 56.000 kişidir.

Dünya istatistikleri dikkate alındığında, 100 hektarın asgari 1 avcı,1 milyon hektarın 10.000, 70 milyon hektar avlağın 700.000 avcı taşıma kapasitesi vardır. Bu da nüfusumuzun % 1'ini oluşturmaktadır. AB ülkelerinde ise bu % 2 ve üstündedir.

Bilinçli, sürdürülebilir avcılık, yaşamsal bir zorunluluk değildir. Ancak av-yaban hayatının ve biyotopların koruması açısından avcının varlığı ile gerçekleşen bir sistemdir. Bu bakımdan ülkemizde statükonun devamı vahimdir. Yasaklarla bir yere varılamaz.

Buradan çıkan sonuç, ya ülkemizde kayıt dışı avcı olduğunu bilmek ve onları sistemin içine kazandırmak. Veya bilinçli, eğitimli avcı sayısının arttırılması gereğidir. Örneğin avlanma ücreti azaltılarak bölgesel (9 avlak bölgesi) avlanma pulu esasına gidilse, kuşkusuz otokontrol ve kayıtlı avcı sayısı artacaktır. Bunu da AB ülkelerinde olduğu gibi mevcut avcı sivil toplumun işbirliği olmadan yapmak mümkün değildir. Bu nedenle yeni Kara Avcılığı Kanuna dayalı çıkarılan 10 yönetmelikte önemli değişikliklerin yapılması şarttır. Şimdiye dek sivil toplum görüşü alınmadan yapılan "Mevzuat Hazırlama Usul ve Esasları Değişikliği", Bakanlar Kurulu'nun 2005/9986 sayılı kararıyla birkaç gün önce yayımlandı. Artık taslak çalışmalarında, sivil toplumun AB'ye uyum çerçevesi ve ülke gerçeğine dayalı görüşlerinden yararlanılması öngörülüyor (Md. 6/2).

Görüşümüz o ki, merkez, taşra ve 81 ilde bağlı kuruluşlarıyla, 5 müsteşar, 5 genel müdür, 28 daire başkanı ve 160 şube müdürünün başı olan Sayın PEPE tek suçlu değildir. Mart ayında bakanlığın avcı sivil toplumu ile İstanbul'da yapılacak ilk işbirliği toplantısını merakla bekliyoruz.



Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi