Bugün bütün dünyanın dil, din, ırk, millet ve cinsiyet gibi siyasi ya da kültürel tüm ayrımları, kutuplaşmaları, günlük ekonomik ve sosyal kaygıları dertleri bırakıp buluşması gereken ortak nokta Gazze’dir.
Gazze’deki soykırımdır.
Ve dertleneceğimiz tek şey Gazze’de bebeklerin, çocukların, gençlerin, kadınların ve yaşlıların öldürülmesi olmalıdır.
Bu dert bizi insan yapar.
***
“Takip ettiğim tek şey Gazze” diyor Amerikalı ünlü rapçi Macklemore. Avustralya’da verdiği konserin başında şarkı söylemeden önce şöyle sesleniyor konsere gelenlere Macklemore; “Herkesi takip etmeyi bıraktım, sadece Gazze’deki soykırım hakkında haber yapan, konuşan ve rapor veren kişileri takip ediyorum.”
Filistin’i destekleyici paylaşımlarda bulunmayan, sessiz kalan ünlüleri sosyal medyada takip etmekten çıkıyorlar.
Takipçi sayıları hızla düşen ünlülere karşı yapılan etkili eylem olumlu sonuç vermeye başlamış.
***
Sosyal medyadaki paylaşımlarla “Çocukları öldür destek bizden” diyen küresel şirketlerin ürün ve markalarına karşı başlatılan boykot bu sayede küreselleşti.
Boykotun ardından üniversiteler cepheyi genişletti.
Soykırımcı İsrail’e karşı devletlerin ticari ve siyasi ambargoları da arttı.
Gemi, kaybettiği süreye ek olarak İspanya’da ikmal de yapamayacak.
İspanya Dışişleri Bakanı, “Ortadoğu’nun daha fazla silaha değil, daha fazla barışa ihtiyacı var.” dedi.
ABD İçişleri Bakanlığına Başkan Joe Biden tarafından atanmış Yahudi kökenli bir çalışan, Biden yönetiminin İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına verdiği destek nedeniyle görevinden istifa ettiğini açıkladı.
Bu tepkiler zincirleme etkisi ile artacak.
***
Avrupa ve ABD’de devletler sınıfta kaldı ama halklar sınıfı geçti.
Aslında bunlara Gazze’nin batıdaki savaşçıları demek lazım.
Siyonistlere karşı cepheyi genişletenler arasında sadece halk yok, ünlü oyuncular, sporcular ve üniversite camiası var.
Ve çok etkili eylemler yapıyorlar.
Hukukun dışına çıkmadıkları için de taraftarları hızla çoğalıyor.
Bugün soykırıma karşı organize edilen bütün eylemlerin arkasında her milletten gençler var.
***
ABD merkezli “FAJR Scientific” adlı kar amacı gütmeyen kuruluşun öncülüğünde, aralarında farklı ülkelerden sağlık çalışanlarının bulunduğu heyetle, gönüllü olarak Gazze’ye giden İngiliz Cerrah Muhammed Tahir diyor ki; “Çok fazla şey başaramayacağınızı ya da olanları durduramayacağınızı düşünebilirsiniz ama kolektif etki büyüktür.
Bu yüzden ne kadar küçük olursa olsun lütfen Gazze halkına yardım etmek için bir şeyler yapın.”
“Eylemin küçüğü büyüğü olmaz” diyor.
***
İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda öldürülen sivillerin sayısı 35 bin 386’ya, yaralı sayısı 79.366’ya yükseldi.
Hala bugün “Hamas saldırmasaydı İsrail, Gazze’de katliam yapmayacaktı” diyerek kendisini boykottan, soykırıma tepkiden muaf tutanlar olacaktır.
Bu dünyada her canlıya yer var.
İyilerin de kötülerin de tercihlerine göre yaşayabildiği bir yer dünya.
Habil de olacak Kabil de. Musa da olacak Firavun da.
Dünya’nın her yerinde “Gazze için özgürlük!” diye bağıran genç eylemciler, çocukların öldürülmesine destek veren ve susan küresel şirketlerin, İsrail’in ve batının çirkin yüzünü gördüler ve gösterdiler.
