ANKARA- HADEP Genel Başkanı Ahmet Turan Demir, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Feridun Çelik, Siirt Belediye Başkanı Mehmet Selim Özalp ve Bingöl Belediye Başkanı Feyzullah Karaaslan'ın gözaltına alınmasının, "çağcıl bir hukuk düzenine uygun düşmediğini" savundu. Demir, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında söz konusu belediye başkanlarının halkın büyük çoğunluğu tarafından işbaşına getirildiğini ifade ederek, "başkanların sokak ortasında gözaltına alındığını" söyledi.

'Bu ayıplardan kurtulmalıyız'

Gözaltıların, Türkiye'nin gereksinim duyduğu "hoşgörü, demokrasi ve çağcıl bir hukuk düzenine uygun düşmediğini" vurgulayan Demir, "Ülkemizin böylesi demokrasi ayıplarından kurtulması gerekir" dedi. Demir, "bu tür siyasi baskıların kısa bir süreden beri yaşanan toplumsal barışı provoke etmeye" yönelik olduğunu iddia ederek, şöyle konuştu: "Belediye başkanlarımız, kamu görevi yapan, halkı temsil eden, siyasi şahsiyetlerdir. Çağrılmaları durumunda yargıdan kaçmaları söz konusu olamaz. Meşru bir yöntemin seçilmemesi, halk iradesine yönelik tehdit ve baskı anlamını taşır."

Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nin olaya ilişkin yaptığı açıklamanın gerçeği yansıtmadığını belirten Demir, itirafçıların gerçek dışı komplo beyanları ve zora dayalı anlatımlarının baz alınarak başkanların suçlandığını kaydetti.

'Ecevit hedef gösterdi'

Demir, partisinin yıpratılmak istendiğini, Başbakan Bülent Ecevit'in HADEP'i hedef alan "haksız, kanıtsız ve hukuk dışı suçlamalarda bulunduğunu, partileri aleyhine kampanya geliştirmek istediğini" belirterek, "Kendisini siyasi partilere, yerel yöneticilere, halkın özgür iradesine karşı daha saygılı olmaya ve hukuk zeminine davet ediyoruz" diye konuştu. Bu açıklamaların ardından belediye başkanlarının gözaltına alınması gibi "cüretkâr olayların" yaşandığını belirten Demir, Diyarbakır Belediyesi'nde "Türkçe konuşma yasağı" bulunduğu iddialarının da gerçek olmadığını söyledi.

'Mesaj Avrupa'ya olabilir'

Yeni Şafak'ın sorularını da yanıtlayan HADEP Genel Başkanı Demir, gözaltı operasyonlarının Avrupa'ya mesaj verilmek için gerçekleştirilmiş olabileceğini söyledi. "Ne yazık ki, Batı'ya gözaltılarla değil, demokratik uygulamalarla mesaj verilmedi" diyen Demir, Diyarbakır'a ziyarette bulunan İsveç Dışişleri Bakanı Anna Lindh'in bölgedeki sorunları ve çözümleri içeren önerilerinin de gözaltılara yol açacak bir nitelik taşımadığını kaydetti. Demir, Batı'yla entegrasyon için Avrupa'da garipsenen uygulamalara son verilmesi gerektiğini de ileri sürdü.