T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R

Spor yazarları ve olimpiyat

Evliya Çelebi gibi "Hem şefeat, hem seyahat" demiş olmalıyım ki, kendimi bildim bileli dünyayı turalar dururum.

23-28 Nisan tarihlerinde de Yunanistan'da idim. Şili'den, Brezilya'dan, Avustralya'dan, Japonya'dan daha açıkcası dünyanın dört bucağından spor yazarları bu komşu ülkede konuktu. Bizleri 5 yıldızlı otellerde ağırlayıp, daha sonra özel otobüslerle Peloponez Yarımadası'nın ta ucuna kadar götürdüler. Orada ilk Olimpiyad'ların yapıldığı (M.Ö.776) stadın kalıntılarını gezdik.

Şu dünya çok garip, daha doğrusu süratle pekçok şey değişiyor. Mesela, ilk Olimpiyad'lara kadınlar alınmaz, hatta yarışmaları bile seyretmeleri yasakmış! Bu yasaktan sadece Demeter Rahibeleri uzak tutulurmuş.

Zaman bir su gibi akıp geçti (zaten Einstein'in dediğine göre insanların gün, ay, yıl, asır gibi tanımlamaları tamamen aldatıcı, izafi) ve bayanlar her dalda olduğu gibi Olimpiyad'larda da yarışabiliyorlar. İşin ilgi çekici bir diğer yanı da 2004 Atina Olimpiyad Oyunları'nın Organizasyon Komitesi Başkanı'nın bir kadın (Gianna Angelopoulos) olması. Bayan G.A.Daskalaki, uzun yıllar Birleşik Amerika'da yaşamış bir milyarder. 2004 için kendi cebinden 10 milyon Amerikan Doları harcadıktan sonra küsüp New-York'a dönmüştü. Sonunda yeniden barış sağlandı ve ülkesine döndüğünde bu önemli göreve getirildi.

Bayan Daskalaki ile bir akşam yemeğinde konuştuk. O'nu kutladım. Doğrusu bunu çoktan hak etti. Yunanlılar, Olimpiyad için büyük bir seferberlik başlatmışlar.

Kimse darılmasın, bence Avrupa'nın beton yığını ve trafik keşmekeşi açılarından en sorunlu kenti Atina'dır. Olimpiyad çalışmalarıyla bu mesele de önemli ölçüde çözülecek sanıyorum. Metro yapımına hız vermişler, ağaç dikme kampanyaları başlatılmış.

Uluslararası Spor Yazarları'nın (AIPS) 65. kongresine Güreş Komisyonu Başkanı sıfatıyla katıldım. Attila Gökçe, Esat Yılmaer, Tankut Antikacıoğlu, Erden Güley ve Güray Soysal da oradaydılar. Kongreye başkanlık eden Togay Bayatlı, oturumlar sırasında bazan İngilizce, bazan Almanca, bazan da İtalyanca, ne dilde konuşması gerekiyorsa o dilde konuşuyordu. Meselelere hakimiyeti doğrusu mükemmeldi. Bir Türk'ün AIPS Başkanı olması iftihar duymamız gereken bir olaydır. Esat Yılmaer de UEPS (Avrupa Spor Yazarları Birliği) Yönetim Kuruluna seçildi. O'nu da kutlamalıyız. Yunanistan'da 6 gün boyunca spor yazarlığı ve Olimpiyadlar konuşuldu. Halterde, güreşte, atletizmde, cimnastikte hemen her dalda dünya çapında eğitmenleri işbaşına getiren komşumuz, 2004 yılında rekor sayıda madalya kazanabilir.

1896 yılında sadece Maraton'da Spiridon Louis altın elde etmiş, ta 1960 Roma Olimpiyadları'na kadar Yunanlılar başka altın (Roma'da Veliaht Kral Konstantin yelkende) alamamışlardı. 1980'de Moskova'da güreşçi Stilyanos Migiakis birincilik kürsüsüne çıkmıştı. Yaradan sağlık verirse, "Hem şefeat, hem seyahat" demiş olduğuma göre 2004 Olimpiyadları'nı da göreceğimi ümit ediyorum.

Ne istihbarat

TSYD Başkanlığı'ndan Atilla Gökçe ayrılıyor, Seçimler Mayısta. Yeni Başkan adayı ise Esat Yılmaer. Atina'daki Carevel Otel'den ayrılıp 2 gece Olimpia'da kaldıktan sonra yine aynı otele döndük. Gökçe'nin odasını bu kere Yılmaer'e verdiler. Arkadaşlarla birarada iken şunları söyledim: "Şu Yunanlıların istihbaratları ne kadar da kuvvetli (Hepsi de ilgiyle bana baktılar.) Sonra devam ettim: "Attila Gökçe'nin TSYD Başkanlığı'ndan ayrılacağını duymuş olmalılar ki, O'nun odasını Esat Yılmaer'e verdiler."

Kapan oyunu

Geçenlerde bir antrenör "Kapan oyununu biliyor musun?" diye bana sordu. "Ali Şahin'in oyunu" dedim. Anlatmağa başladı: "Roma'da açılan antrenör kursundaydım. Bir Allahın kulu şöyle işe yarayacak bir teknik göstermeyince kendimi tutamayıp Ali Şahin'in kapan oyununu sergiledim. Herkesin parmağı ağzında kaldı. Yurtdışına kursa giden antrenörler bize özgü teknikleri faş etmemekle yükümlüdürler. Diğer hocaların hiçbiri de özel bir oyun göstermemiş. Bu hoca övünüyordu ama aslında ne kadar saf olduğunu belgeliyordu. O'na: "Hata etmişsin! Sanayii casusları gibi sporda da teknik arayışlar içinde olan antrenörler var. Bize has bir oyunu açıklamak sana mı kaldı!" demeden edemedim. Ali Şahin, Münih Olimpiyadları'nda İsmail Hüseyinov'u (Kosukoğlu) bu oyunla yenmiş, Bulgarlar İsmail'in Türk güreşçisine bile-bile mağlup olduğunu sanarak O'na 3 yıl hak mahrumiyeti vermişlerdi.


1 Mayıs 2002
Çarşamba
 
ALİ GÜMÜŞ


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED