'Şiir'i konuşmak gerek

Şiir gecelerinin alışılmış tarzıdır; şairler gelir, şiirlerini okur ve gider. Şiir okunur ama konuşulmaz. Derince'deki şiir dinletisi öncesinde şiirin konuşulması, bir model olsun

Derince'de belediye tarafından düzenlenen ve üç gün süren Çenesuyu Şenlikleri kapsamındaki Şiir Dinletisi'ne katılan şairler kendilerini şiir ve edebiyet dergileri üzerinde odaklaşan yoğun bir tartışmanın içinde buldular. Yazarlar Birliği Başkanı Atilla Maraş'ın son anda katılamadığı programda Derinceliler'in konuğu olan, Metin Önal Mengüşoğlu, Mustafa Özçelik, Adem Turan, Hayrettin Orhanoğlu, İbrahim Tenekeci, Ramazan Seydaoğlu, Hüseyin Akın, Özcan Ünlü, Tayyip Atmaca, Selman Cahit ve Yusuf Şahin, gece başlayacak program öncesinde, şiir gecelerinin sadece şiir okunan bir yer olmaktan çıkarılmasının gerekliliğine vurgu yaparcasına, şiirin merkeze alındığı bir tartışma ile biraraya geldiler.

Şiir öğrenilir mi?

Şiirde usta-çırak ilişkisinin gerekliği üzerinde duran Hayrettin Osmanoğlu, İstanbul merkezli dergiler döneminde genç şairlerin usta şairlerle yazışarak ürünlerinin değerlendirmelerini istemelerinin faydalı olduğunu belirtti. Bunun bir tedris biçimi olduğunu söyleyen Osmanoğlu, şimdiki şairlerin ise bundan uzak kaldığını ifade etti. Bu görüşe karşı çıkan Ali Ayçil, "Şiir asla öğretilemez olduğu için şiirdir" diye konuştu. Adem Turan da, "Şiire müdahale edildiğinde, şiir o kişiye ait olmaktan çıkar" dedi. Ustaların yol gösterebileceğini savunan Hüseyin Akın ise, ustanın şiir olmayanı ayıklama anlamında müdahalesinin meşru olduğunu ifade etti. Üslubun kesinlikle öğretilemez olduğunu savunan Hayrettin Osmanoğlu, mektupla icazet alan birçok insan bulunduğunu söyledi. Metin Önal Mengüşoğlu ise usta-çırak ilişkisi sırasında, ustanın şiirin özüne müdahale etmesinin sözkosunu olmadığını, ancak genç şairin geçmişi pek iyi bilememesi durumunda farkında olmadan yaptığı irtihallerin temizlenebileceğini söyledi. Mengüşoğlu, "Yoksa usta, şiire bir mısra ilave edecek değildir" dedi.

Herkesin dergisi var

Dergiler konusunda bir saptama yapan İbrahim Tenekeci, Anadolu'da çıkan dergileri yayınlayanların birçoğunun ciddi dergilerde ürün yayınlatma problemi olduğunu söyledi. Tenekeci, ustaya ulaşamayan gençlerin, dergi çıkararak bunu gerçekleştirmeye çalıştıklarını kaydetti. Bu gençlerin dergilerini, ustalara gönderirken kendi adlarını işaretlediklerine değinen Tenekeci, "Bu kişi o dergideki diğer arkadaşlarına da saygısızlık ediyor" dedi.