![]() |
![]() |
![]() |
| Türkiye'nin birikimi... |
|
|
|
|
İlahiyat fakültelerinin dramıBaşlığı Türkiye'de laikliğin hal-i pür melali şeklinde de atabilirdim. Bugün İlahiyat fakültelerinin karşı karşıya bulunduğu duruma ikise de uygun düşüyor. İlahiyat Fakültesi'nde okuyan bir kız öğrenciyi düşününüz! Belli bir dini hassasiyeti olduğu için, başka bir alanda değil bu alanda öğrenim görmek ve hizmet vermek üzere ilahiyat eğitimini seçmiş. Tefsir dersinde örtünmeyle ilgili ayetleri okumuş, klasik ve yeni tefsirlerden bu ayetlerin yorumunu ve bu yorumlardan örtünmenin gerekliliğini öğrenmiş, hadis dersinde Hz. Peygamber döneminde kadınların bu ayetler geldikten sonraki uygulamalarını takip etmiş, fıkıh dersinde örtünme konusunda fakihlerin görüşlerini görmüş olan ve bunların doğruluğuna inanmış bulunan bir kız öğrencinin başörtüsü yasağı konusundaki tavrını düşününüz. Şimdi bu öğrenci öğrendiği ve doğruluğuna inandığını mı tercih edecek, yoksa yöneticilerin kendisine dayattıklarını mı? Öğrendiği ve inandığını tercih ederse en temel hakkı olan eğitim ve öğrenim hakkı engellenecek, yok dayatılana uyarsa inandıklarıyla yaptıkları arasında bocalayacak. Daha da önemlisi ferdi hayatında inandığını yaşayamayan bu insan başkalarına dini nasıl anlatacak, onlardan dini yaşamalarını nasıl isteyecek? Bir İlahiyat Fakültesi öğretim üyesini düşününüz! Sözüm örtünmenin dini bir gereklilik olduğunu kabul etmeyen az sayıdaki öğretim üyelerini de kapsıyor. Netice itibariyle onlar kendi kanaatleri farklı olsa da -bu farklılık ne ölçüde samimi bir kabulden ne ölçüde konjonktüre uymadan kaynaklanıyor, takdirini size bırakıyorum- İslam alimlerinin büyük çoğunluğunun örtünmenin gerekliliği görüşünde olduğunu biliyorlar. Eğer ilmi namusları varsa kendi kanaatleriyle birlikte bu genel kabulü de talebelerine öğretmiş olmalılar. Evet bu öğretim üyeleri bugüne kadar öğrettiklerinin zıddını öğrencilerinden nasıl isteyecekler? Ve isteklerine, daha doğrusu hakim otoritenin bu hukuka aykırı dayatmasına uymayanları nasıl disiplin soruşturmasına uğratıp cezalandıracaklar? Sonra da dönüp tefsir dersinde örtünmeyle ilgili ayetleri, hadis dersinde Peygamber dönemindeki uygulamaları, fıkıh dersinde İslam alimlerinin görüşlerini nasıl anlatacaklar? Bırakın bu konuları bu derslerin hocaları diğer konularda öğrencileriyle bundan böyle nasıl diyalog kuracaklar? Kendilerine saygıyı ve öğrenciler nezdindeki saygınlıklarını nasıl koruyacaklar? İlahiyat fakültelerinin dramı derken bunu kastetmekteyim. Türkiye'deki laiklik uygulamalarının hali de bundan daha iç açıcı değil. Bir sistem düşününüz ki en büyük meşruiyet dayanağı herkese tam bir din ve vicdan özgürlüğü sağladığı iddiası. Ancak bu sistem halkının büyük çoğunluğunun dini bir gereklilik olarak kabul ettiği ve uyguladığı başörtüsünü yasaklıyor, kamusal alana sokmuyor. Daha da garibi bu yasağı bu dinin öğretildiği, din adamı yetiştirmek için kurduğu fakültelere kadar götürüyor, dayatıyor. Bütün hayatını etkileyecek bir tercih yaparak din adamı olmayı seçmiş kimselere dinin emirlerine uymayı yasaklıyor. Allahaşkına bunun neresi din ve vicdan hürriyeti? Güldürmeyin!.. Ya laikliğin tanımında bir yanlışlık var, ya da Türkiye'deki uygulanmasında. Eğer laiklik gerçekten din ve vicdan hürriyeti sağlıyorsa, Türkiye'deki sistem laiklik değil. Yok Türkiye laik ise o zaman bu sistemin din ve vicdan hürriyeti sağladığı tamamen bir yutturmaca. Bazı "din adamlarının" "İlahiyatçıların" örtünmenin gerekli olmadığını, dolayısıyla bu uygulamaya karşı çıkılmasının din ve vicdan hürriyetini zedelemediğini söylemelerinin hiçbir hukuki değeri yok. Çünkü -eğer anlatılanlar doğruysa- laiklikte devlet dinin bir yorumuna sahip çıkıp diğer yorumları dışlayamaz. Dolayısıyla devlet bir dini yorumu esas alıp diğerlerinin dini anlayış ve uygulayış biçimlerine müdahale edemez. Sahi bir karar verelim artık, bu devlet gerçekten laik mi değil mi? İlahiyat fakültelerindeki uygulama Türkiye'nin laik olup olmadığını ortaya koyacak gerçek mihenk taşı özelliği taşıyor.
makifaydin@yenisafak.com
|
|
| Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim | Dizi |
| İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|