Kırıkkale Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nde görev yapan Yrd. Doçent. Dr. Alev Erkilet Başer'in, 1996 yılında yaptığı doktora tezinden ötürü, YÖK tarafından meslekten men edildiği ve üniversiteden uzaklaştırıldığı ortaya çıktı. Kırıkkale Üniversitesi Rektörlüğü ve YÖK'ün Başer'i, Devrim Kanunları ve İrtica İle Mücadele Yasa ve Yönetmelikleri'ne aykırı yayında bulunduğu iddiasıyla meslekten men ettiği belirtildi.

YÖK'e dava açacak

Üniversite camiası tarafından şaşkınlıkla karşılanan karar, akademik özgürlüğe vurulan bir darbe olarak nitelendirildi. Kendisinin 1996'da yaptığı ve YÖK tarafından onaylanan doktora tezi yüzünden meslekten men edildiğini belirten Yrd. Doç. Dr. Alev Erkilet Başer, "Karar bana tebliğ edilmedi. Ama Anadolu Ajansı aracılığıyla basına yansıttılar. Hem de çarpıtarak. Bu bir doktora tezi. Belirli prosedürlerden geçerek kabul edildi. O zaman suç değildi, şimdi mi oldu? Hakkımı arayacağım, YÖK'e dava açacağım" dedi. Başer, "1996'da 4 profesörden oluşan jüri önünde tezimi savundum. Tezim kabul edildi, YÖK de onadı. Tezim üniversite kütüphanesine ve YÖK'ün kataloglarına girdi. 4 yıl sonra YÖK onayladığı tezi üniversiteden atılmam için gerekçe olarak kullandı" şeklinde konuştu.

Kanunsuz suç ürettiler

Yrd. Doçent Başer'in doktora tezi geçen yıl kitap olarak yayımlandı. YÖK, kitabın iç kapağında besmelenin yer almasını Yrd. Doçent Erkilet aleyhinde delil olarak gösterdi. Basında 'Besmeleci doçent' olarak lanse edilen Bayer, "Besmele doktora tezimde yer almıyor. Besmele, tezimi kitap olarak yayımlayan yayınevi tarafından ilave edildi. Bir kitabın iç kapağında besmele bulunması hangi kanuna göre suçtur. Bu tipik bir kanunsuz suç isnat etme girişimidir" dedi.

'Savunmamız alınmadı'

YÖK tarafından savunmasının alınmadan meslekten men edildiği belirten Başer, "Avukatım kalp ameliyatı geçirdiği için savunma için ek süre istedi. YÖK talebimizi gözardı etti. Savunma hakkımız kısıtlandı" dedi.

YÖK'ün kitabın metninde, gazeteci Cengiz Çandar'ın bir kitabından aktarılan ibarelerin Başer aleyhinde delil olarak öne sürdüğü ortaya çıktı. Çandar'ın "Humeyni'nin yönettiği İran Devrimi ile birlikte insanlığın bir milyarlık koca kesiti için bir yeniden doğuş ve kültürel silkiniş uluslararası hayatın gündemine gelmiştir" şeklindeki ibareden yola çıkan YÖK, Başer'in İran Devrimi'ni İslam ülkeleri için bir model saydığını ileri sürdü.

Doktora tezini didik didik eden YÖK'ün, Başer'i kendisine ait olmayan tespitlerden ötürü mahkum etmeye çalıştığı dikkat çekti.

17 yıldır üniversitede görev yaptığını belirten Doçent Başer, "Yükseköğretim Kurumları Yönetici Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliği'nin 11.maddesinin b/1 ve b/2 fıkralarından meslekten men edildim. Oysa 11 maddenin sözkonusu fıkraları düşünceyi değil, ideolojik amaçlı siyasal eylemleri kamu görevinden çıkarma gerekçesi saymaktadır. Hakkımda bu tür bir suçlama yokken siyasal eylemlere ilişkin madde ve fıkralardan cezalandırılmam bir hukukluk örneğidir" diye konuştu.