İSTANBUL'DA BULUŞALIM

Yaklaşık 10 yıldan beri Olimpiyat'ın peşindeyiz. Önce 96 Olimpiyatları için 90'lı yılların başında Sinan Erdem önderliğinde bir atak başlattık, olmadı. Daha sonra 2000'e yöneldik; onu da Sydney kaptı. 2004 Olimpiyatları Atina'da düzenlenecek.

Önümüzde 2008 Olimpiyatları için önemli bir fırsat var. Güzel İstanbul'umuz, bu olimpiyatlara talip kentler arasında ilk 5'e girmeyi başardı. Kesin oylama 2001 yılında Moskova'da yapılacak.

Türkiye bu zamanı iyi kullanmalı, Olimpiyatlar için handikap teşkil eden bütün unsurları ortadan kaldırmalı.

Tesisleşme, ulaşım, haberleşme ve güvenlik: İşte Olimpiyatlar'ın ilacı... Ancak başka faktörler de var...

Olimpiyatlar, dinlerin, ırkların ve milletlerin kardeşliğini esas alır. Ancak 104 yıllık tarihinde -nedense- hiçbir İslam ülkesinde yapılamadı. İstanbul gibi birçok İslam ülkesinin kentleri, Olimpiyatlar için mücadele verdi; olmadı.

İstanbul bir dünya kenti, İstanbul bir açık hava müzesi, İstanbul medeniyetlere, imparatorluklara başkentlik yapmış; dinleri birbirine barış içinde kaynaştırmış bir dünya kenti. Üstelik iki kıtada toprağı olan tek güzel kent.

Bize göre İstanbul, bütün bu özellikleri ile Olimpiyatlar için yaratılmış bir şehir.

Eğer Olimpiyatlar, felsefesinde bulunan dinlerin kardeşliğini ön planda tutuyorsa, İstanbul'a verilmeli. Eğer Olimpiyatlar için dünyayı, bir dünya kenti olan İstanbul ile kucaklaştırmak önemliyse, oyunlar İstanbul'a verilmeli. Eğer Olimpiyatlar için olimpizm ruhu, fair-play, dinlerin ve ırkların kardeşliği önemliyse; 2008 Olimpiyatları İstanbul'a verilmeli...

Olimpiyatları istemek için o kadar çok sebebimiz var ki...

Bir ülke gençliği için bir idol, bir hedef bir ülkü ya da bir mefkure olan Olimpiyatları mutlaka ülkemizde düzenlemeliyiz. Ama Olimpiyatlar verilmez, -tersine- disiplinli ve arzulu çalışma ile, kararlılık ile ve de yeterlilik ile alınır...

Öyleyse millet olarak, devlet olarak bütün kurumlarımızla 5 kıtadan, 5 temel ırkı temsil eden halkaların yolunu İstanbul'a çevirelim.