![]() |
![]() |
![]() |
| Türkiye'nin birikimi... |
|
|
|
|
Hep lafla yürür peynir-ekmek gemileriGiriş 1990'lı yıllarda Türkiye-İsrail ilişkilerinin sıkılaşmasıyla birlikte bu sahadaki yayınların sayısı da arttı. Sabataycılık meselesinin kamuoyunun gündemine gelmesi de yine bu sürecin ürünlerinden... Açıklamak yerine saptırmayı tercih edenler, ifşaât adı altında ma'lûmu i'lam etmeyi marifet bilenler revaçta... Öyle ki kışkırtıcılığı iş edinmişlere gün doğmuş gibi... Dikkatli olmak ve lafla yürütülmek istenen peynir-ekmek gemilerinin kaptanlarına yüz vermemek gerek... Lütfen tahammül gösterip aşağıdaki "yaşlı satırları" okuyunuz ve niyetlerin teşhisinde ifadelerin istatistik değerini ciddiye almayı sakın ihmal etmeyiniz. Gelişme - "Yoo, beni hemencecik antisemitizm ile suçlamasın kimse. Kıymet hükmü verdiğim yok. Haber veriyorum." (22 Ekim 1999) - "Benim bu yazımdan hiç kimse antisemitizm yaptığım hükmünü çıkartmaya kalkışmasın." (23 Eylül 1997) - "Kimse endişe etmesin, benim gayem antisemitizm yapmak değildir." (15 Eylül 1997) - "Yanlış anlaşılmasın ben antisemitizm yapmıyorum. İlmî ve kültürel bir eksiklikten bahsediyorum." (12 Ağustos 1997) - "Ben bu satırlarımla antisemitizm yapmıyorum, böyle birşey yapmak da istemiyorum." (30 Haziran 1998) - "Antisemitizm falan da yaptığım yoktur. Sadece gerçeklerin bilinmesini istiyorum, o kadar. (...) Gerçeklerin bilinmesini istemek antisemitizm olarak görülemez." (2 Şubat 1999) - "Ben bu konuda kesinlikle antisemitizm, demagoji, ucuz edebiyat yapılmasını istemiyorum. (...) Bu konuda antisemitizm, ucuz edebiyat, farfara, yaygara, demagoji, sansasyon yapmak ciddiyetle bağdaşmaz." (19 Mart 1999) - "Yahudilik ve Sabataizm konusunda sadece ilmî ve objektif araştırma yapılmasını talep etmekteyim. Temennilerimde herhangibir antisemitik niyet yoktur." (28 Haziran 1997) - Sabataycılık konusunda tartışmaya, polemiğe girmek istemem. Demagoji ve ucuz edebiyat peşinde de değilim. Antisemitizm yapmak aklımın köşesinden geçmez. Çünkü antisemitizm bir müslüman olarak bana ve dâvama zarar verir." (16 Nisan 1999) - "Ben siyonizme karşıyım ama antisemitist değilim." (25 Mayıs 1998) - "Ben böyle söylemekle antisemitizm, yahudi düşmanlığı yapılsın demek istemiyorum. Türkiye'nin İsrail'in dümen suyundan gitmesini tenkit etmek antisemitizm olmaz. Antisemit değilim ama kesinlikle antisiyonistim. Yakın tarihte ve bugün birçok yahudi aydını ve düşünürü bile siyonizme karşıdır. Benim antisiyonist olmamda ne sakınca var?" (29 Ekim 1999) - "Ben Sabataistler konusunda antisemitizm yapılmasını uygun görmem." (17 Ağustos 1997) - "Yahudileri ve Sabataistleri tanımak antisemitizm olarak mütalaa edilemez." (7 Ekim 1997) - "Sabataycılar meselesi antisemitizm yapılarak, iftira atılarak, yalan dolan haberler yayılarak halledilemez." (15 Mayıs 1998) - "Ucuz bir antisemitizm ile Türkiye'nin müslüman kesimi bir yere varamaz." (28 Şubat 1999) - "Tabii kesinlikle antisemitizm yapılmayacak, son derece objektif ve ilmî araştırmalar neticesinde gerçekler ortaya çıkartılacaktır." (6 Mart 1999) - "Antisemitizme kaçmadan onları tanımamız, bilmemiz, haklarında mâlumat sahibi olmamız gerekir." (13 Mart 1999) - "Bunları incelemek, bu konuda yayın yapıp gerçekleri ortaya koymak, nasıl antisemitizm olmazsa, Sabataycıları incelemek de antisemitizm sayılmaz." (12 Nisan 1999) Sonuç Ne gariptir ki Yahudiliğe ve Sabataycılığa dâir bu "yaşlı satırlar" beni ziyadesiyle irkiltti. Çünkü çokça yemin edenlerden, kendilerini biteviye temize çıkarmak için laf dökenlerden hiç ama hiç hazzetmem, kendilerine aslâ güvenmem de... İlgi çekici ve fakat bilgi verici değil... Öyle ki bütün söylenenler söylenmesi gerekenlerin söylenmemesi için söyleniyormuş gibi...
dcundioglu@yenisafak.com
|
|
| Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim | Dizi |
| İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|