YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan
Bilişim'den

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

Hafız el-Esed çok mu başarılı bir liderdi?

Güney komşumuz Suriye'nin diktatörü Hafız el-Esed'in ölümü, otuz yıllık iktidarı döneminde ne kadar başarılı bir lider olduğu konusunun da tartışma gündemine gelmesine sebep oldu. Genelde Esed'in kurnaz, inatçı ve Ortadoğu denklemi içerisinde başarılı bir lider olduğu ifade edilmektedir.

Ortadoğu gibi istikrarsızlığın hakim unsur olduğu bir bölgede ülkesini nispi bir istikrarla Suriyesiz bir barışın imkansız olduğunun herkes tarafından kabul edilmesi, kadim hedeflere istikrarlı adımlarla ilerlemesi gibi hususlar Esed'i başarılı bir devlet adamı ve siyasi lider haline getirmeye yeter mi acaba?

Siyasi başarının ölçüleri neler?

Bugünün dünyasında bir siyasi lideri başarılı kılan en somut göstergeler onun toplumunun refahına, sosyal ve kültürel düzeyine, dünya sistemi içerisindeki yerine, saygınlığına, insanlarının sorunlarının çözümüne yaptığı katkıda aranmalıdır. Elbette ki bir ülkede nispi bir istikrarın ve barışın tesis edilmesi önemli bir başarıdır. Ama bunu Suriye açısından tahlil ettiğimizde yanılmamak gerekir. Bir lider düşünün ki izlediği baskıcı politikalarla, kurduğu gizli servislerle, özgürlüklere ve temel insan haklarına getirdiği akıl almaz kısıtlamalar ve sınırlamalarla ülkesini adeta açık hava hapishanesine çevirmiştir. Tesis edilen korku ortamında hiç kimse ne sesini çıkarabilmekte, ne örgütlenebilmekte, ne dünyada olup bitenlerden haberdar olabilmekte, ne ülkenin yönetimi sürecine katılabilmektedir; herkes korkudan seslerini kısmış, kenara köşeye sinmiş hale gelmiştir. Böyle bir ülkede gözlemlenen istikrarın ne anlamı olabilir ki?!

Diğer taraftan Suriye Esed döneminde İsrail ile girdiği iki savaşı da kaybetmiş ve ülke topraklarının önemli bir kısmını düşmana kaptırmıştır. 1967 Arap-İsrail Savaşında Esed Savunma Bakanı idi. 1973'te ise devlet başkanı koltuğunda oturuyordu. Bu savaşlardaki başarısızlığın faturası acaba kime kesilmiştir? Muhtemelen alt düzeylerde bazı görevliler faturayı ödemişler, ama aslında birinci derece sorumlu olan Hafız Esed ise bu başarısızlığı kullanarak iktidarını daha da güçlendirmiş, demir yumrukla toplumun tepesine binmiştir.

Hafız Esed'den önce Suriye'de sık sık darbeler yaşanmıştı. "Kim erken kalkarsa darbeyi o yapar" sözü, Suriye'deki gelişmeler üzerine söylenmiştir. Esed dönemi bu bakımdan istikrarlı dönem gibi gözüküyor, ama buna aldanmamak gerekir.

Sadece Hama katliamı başarısızlık için yeterli bir ölçüdür

Her şeyi bir yana bırakalım Hama'da Müslüman Kardeşler'e karşı izlenen kıyım ve imha politikası ve bu olayda yerle bir edilen şehirle birlikte katledilen onbinlerce insan başlı başına Esed'in başarısının rengini ortaya koymaya yeter de artar bile. Ülkenin siyasal sürecine katılma, örgütlenme ve siyasal hakları ileri sürebilme talebinde bulunan insanları tank ve toplarla imhaya kalkışan bir lider nasıl başarılı kabul edilebilir?

Suriye'nin nasıl bir otorşik ülke olduğunu herkes az çok biliyor. Suriye'ye hem girmek hem de çıkmak büyük bir işkencedir. Ülkenin sosyal, ekonomik, kültürel, eğitim verilerine bakıldığında son otuz yılda kat edilen merhalenin nerede durduğu anlaşılır. Nüfusun yarısı köylerde yaşıyor, toplam 4 milyar ithalat 3 milyar da ihracat yapıyor. Yüz kişiye düşen telefon sayısı 8, bin kişiye düşen televizyon sayısı ise 91. Bu rakamlar bütün komşularından geri durumda. Etrafındaki ülkelerin her birinde refah daha ileride.

Temel haklar ve özgürlükler açısından sorunlar büyük. Uluslar arası sistem her sene teröre destek veren devlet sınıfına yerleştiriyor. PKK'ya verdiği destek ve Türkiye'ye karşı izlediği şantaj politikası ortada. Lübnan üzerindeki emelleri ve nüfuzu biliniyor. Ortadoğu barışında kilit ülke konumunda, ama katkısı henüz büyük değil.

Makyavelli siyasi liderlerin başarısını iki hususta değerlendiriyor; biri iktidarı ele geçirme, diğeri de iktidarda mümkün olduğu kadar uzun kalabilme. Bu açıdan bakarsak Hafız Esed hem iktidarı bir darbe ile ele geçirdi hem de hayatının sonuna kadar iktidarda kaldı. Muhaliflerini ortadan kaldırarak muhalefeti yok etti. Hatta kendisinden sonra iktidarı oğluna bıraktı, yani bir haneden kurdu. Bu açıdan bakarsak Esed son derece başarılı bir lider sayılmalıdır. Ama artık bu çağda liderlerin başarısı bu ölçülerle değil toplumuna verdiği hizmetle, döneminde arttırdığı milli gelirle, yükseltebildiği refah düzeyi ile, toplumuna tattırdığı temel haklar ve özgürlüklerle ölçülmektedir.

Başka diktatörler gibi Esed de ülkesini demir cendereye sıkıştırmış, muhalefeti yok etmiş, insanların temel haklarını ve özgürlüklerini ortadan kaldırmış başarısız bir liderdi. Bugün Suriyelilerin resimleriyle avunmaları, göz yaşı dökmeleri bir şey ifade etmemektedir. Arkasından göz yaşı dökülmeyen bir diktatör var mı acaba?


20 HAZİRAN 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

Davut Dursun

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...