ANKARA- ABD'de 6-10 Haziran 2000 tarihleri arasında gerçekleştirilen 'Kadın-2000' konferansına katılan FP Genel İdare Kurulu üyesi Oya Akgönenç, 85 ülkenin temsilcilerinin katıldığı toplantıda Türkiye'nin en önemli açığının kadına yönelik şiddet ve töreler konusunda olduğunu belirtti.

Akgönenç, "Törelerin uygulanmasında kadınlara çok daha haşin davranılıyor. Üstelik töreler yereldir ve her bölgenin kutsal kabul ettiği bazı töreler vardır. Bu konuda, kadınların haklarının güvence altına alınması için, kanunlardaki müeyyideler arttırılabilir. Kadınların sığınacağı ve güvence altında olacağı yerlerin sayısı arttırılabilir. Kadınlara ekonomik güvence verilebilir. Ancak en önemlisi kadına verilen eğitim ve kültürdür" şeklinde konuştu.

Mezalim had safhada

Toplantıda, kadınlara eziyet eden eşlerin ve aile bireylerinin Lahey Adalet Divanı'na şikayet edilmesi konusunun da gündeme geldiğini belirten Akgönenç, bu gelişmenin de kadına karşı şiddetin azalmasında önemli rol oynayacağını söyledi.

Toplantının ana konularından birini de, silahlı çatışmalarda kadın konusunun oluşturduğunu kaydeden Akgönenç, silahlı çatışmaların gerçekleştiği bölgelerde kadınların uğradığı mezalim ve haksızlıkların had safhaya çıktığını ifade etti.

Dünyanın birçok bölgesinde silahlı çatışmaların sürdüğünü ve kadınlara karşı şiddet kullanmanın savaşın en büyük parçası olarak kabul edildiğini belirten Akgönenç, "Silahlı çatışma bölgelerinde kadınların korunması ve hukuku" adı altında bir döküman hazırlanarak kabul edildiğini söyledi.

Erkeklerin de katkısı var

New York'ta gerçekleştirilen uluslararası kadın toplantısına beş kadın parlamenterin yanısıra beş erkek parlamenterin de gitmesinin eleştirilmesini insafsız bulan Akgöneç, toplantılarda kadın vekiller kadar erkeklerin de katkısı olduğunu söyledi.

Oya Akgönenç, "Bütün ülkelerin komitelerinde erkekler mevcuttu ve toplantıya çok değerli katkılar yaptılar. Toplantıya giden erkek milletvekilleri için 'Bu kadar yolu göze alıp gittiler' dendi. Bu tür uluslararası toplantılar bir gezi ve oyalanma aracı değildir. Biz bu tür uluslararası toplantıları ciddiye almalıyız ve mümkün olduğunca sık katılmalıyız. Basın da bunu anlamalı ve desteklemeli. Biz oraya yasak savmak için gitmiyoruz, etkimizi ortaya koymak için gidiyoruz" diye konuştu.