![]() |
![]() |
| Türkiye'nin birikimi... | ||
|
|
Günümüz insanının ilgisini çekmeye çalışan romancılar, anıları ve tarihi araştırarak 'postmodern' metinler üretiyor. Tarih romanları, polisiye ve casus romanlarıyla yarışıyor
Özellikle Amin Maluf'un Afrikalı Leo, Semerkant, Tanios Kayası ve Doğu'nun Limanları adlı romanlarının Batı'da estirdiği gizemli doğu rüzgarları Poulo Coelho'nın "Simyacı'sıyla devam etti. Orhan Pamuk'un "Best Seller'leri, batıdaki Postmodern rüzgâra eşlik etti. Yayıncılar, son yıllarda tarihî konulu romanların roman piyasasını adeta ele geçirdiğini söylüyor. Hıfzı Topuz'un "Meyyale" ve "Son Osmanlılar", Ahmet Altan'ın "Kılıç Yarası Gibi", Nedim Gürsel'in "Resimli Dünya" ve son olarak da Ann Chamberlin'in üç ciltlik "Safiye Sultan" adlı kitapları, bunlardan ilk akla gelenler. Yayınevleri ve kitapçılar, okurun ilgisini, bu kitapların halen arşivleri "kilit altında" bulunan Osmanlı döneminin gizli dünyasının kapılarını aralamasına bağlıyor. İnsanlar geçmişi merak ediyorArşivlerden ve eski metinlerden derlenen 'veri'ler, bu romanlarda, kimi zaman iyi geliştirilmiş bir 'imge', kimi zaman çarpıtılmış bir gerçek, kimi zaman dar görüşlü bir yazarın yakıştırmaları olarak okuyucu karşısına çıkıyor. "Safiye Sultan'ı yayınlayan İnkılap Kitabevi'nin Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Tülay Metin, tarihi romanlara son dönemde artan ilgiyi, "İnsanımız geçmişini merak ediyor. Arşivlerimiz kapalı, net olarak bize iletilmeyen çok şey var. Cumhuriyet kurulduktan sonra teknolojiye yönlenildi ve birtakım tarihi gerçekler dondurulup saklandı. Bunlar zamanla ortaya dökülmeye başlanacak" sözleriyle açıkladı. Can Yayınları Genel Yayın Yönetmeni İlknur Özdemir de, tarihi konulu romanlardan bir-iki tanesi çok satmaya başlayınca, arkadan başka kitapların geldiğini vurgulayarak, "Ama bu, yayınevlerinin politikasından çok, yazarların bu trendi yakalayıp, bu tür yazmalarından kaynaklanıyor" dedi. Tarihin, kuru ve bilimsel bir dil yerine roman kurgusu içine oturtulduğunda daha rahat okunduğu gibi, aynı zamanda her tür okura da hitap ettiğini anlatan Özdemir, ancak bu konuda, "tarihi roman" diye "saçma sapan, gerçeklere dayanmayan" şeylerin de yazıldığını kaydetti. Yapı Kredi Yayınları Genel Yayın Yönetmeni Ayfer Tunç da, tarihi romanların, okuyucunun bir romandan beklediği pek çok unsuru içerdiğini vurgulayarak, bu nedenle de her tür okuyucuya hitap ettiğini söyledi. Tunç, "Bu kitaplar sayesinde tarihimizin, okullardaki tarih kitaplarında anlatıldığı gibi, sandığımız kadar kısır ve renksiz olmadığını, aksine son derece renkli, zengin olduğunu fark ettik" dedi.
|
|
| Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor |
| İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|