YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

Sezer, demokratikleşmede Çankaya 'indirimi' yapar mı?

Aylarca süren 5+5 "korku masalı"nın sonunda, Demirel'i 40 yıllık siyasi üslubuna yakışan bir siyaset gösterisiyle Güniz Sokak'a uğurladık, ama "dünyanın sonu" gelmedi. Demek ki Türkiye sadece

Demirel'den ibaret değilmiş.

5+5 dayatmasının reddedilmesiyle başlayan yeni dönemde, bu ülkede bir parlamentonun varolduğunu, istenirse siyasi iradenin de kendi başına kararlar alabileceğini öğrenmiş olduk. Çünkü, özellikle 28 Şubat sonrasında siyasetin doğal zemini öylesine tahrip edilmişti ki, neredeyse parlamenter demokrasiden umut keser hale gelmiştik.

Şimdi, dünden daha çok umutluyuz. Her şeyden önce parlamento, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde iyi bir performans sergiledi. Her nekadar, liderlerin dışarıdan bir isim üzerinde anlaşmaları çok "şık" bir görüntü vermiyorsa da, bu ismin Necdet Sezer olması Türkiye'nin demokratikleşme umutlarını tazelemiştir.

Ahmet Necdet Sezer, Anayasa Mahkemesi'nin kuruluş yıldönümlerinde yaptığı konuşmalarda, demokratikleşmeden insan haklarına, özgürlüklerden hukukun üstünlüğüne kadar pekçok konuda topluma önemli teminatlarda bulunmuş, çağdaş bir Türkiye vaadetmiştir. İşte bu teminatlar, gerek parlamentonun, gerekse geniş toplum kesimlerinin Sezer ismi üzerinde mutabakat sağlamasına vesile olmuştur.

Kısacası bu mutabakat, bir "demokrasi mutabakatı", hukuk devleti mutabakatıdır. Bu yüzden, herkes bu "uzlaşma fotoğrafı"nı doğru okumalıdır, özellikle de Necdet Sezer. Eğer parlamento, kendi içindeki 550 kişiden birinde değil de, daha geçen yıla kadar ismi bile bilinmeyen Sezer'de uzlaşmışsa bunun çok önemli bir anlamı olmalı. Belli ki, Türkiye'de parlamentodan sokaktaki insana kadar herkes yeni bir Türkiye istiyor.

Eğer bir sürpriz olmazsa, Sezer'in seçilmesi kesin gibi gözüküyor. İlk turdaki sonuçlar, hem parlamentonun saygınlığı, hem de liderler sultasının biraz olsun zedelenmesi açısından son derece anlamlı. Muhtemelen bugünkü ikinci tur oylamada da benzer bir sonuç ortaya çıkacak.

Beşli deklarasyonun ilk turda sonuç vermemesi, liderlerimizin biraz canını sıkmış olabilir. Ancak bundan sonra, parlamentoda her şeyin talimatlarla halledilemeyeceğini onlar da öğrenecekler. Özellikle, iktidar ortağı üç parti liderinin 28 Şubat sonrasında edindikleri "vesayet" reflekslerini terketmeleri gerekiyor. Açıkçası, Sezer'in seçilmesiyle birlikte bugüne kadar yürürlükte olan "MGK-hükümet- parlamento" denkleminin geçerliliğini kaybetmesi gerekiyor. Parlamentoda Sezer üzerinde oluşan konsensüsün en gerçekçi anlamı budur.

Eğer, Necdet Sezer'in topluma deklare ettiği "demokratik Türkiye projesi"nin önü yeni bir "vesayet denklemi" ile kesilmezse, ya da Sezer topluma sunduğu teminatlarda Çankaya indirimi uygulamazsa Türkiye için daha çoğulcu ve daha demokratik bir dönem başlayacak demektir. Ancak hemen belirtmekte yarar var, burası Türkiye. Dolayısıyla her zaman bir ihtiyat payını da bırakmakta yarar var. Bakarsınız, Sezer cumhurbaşkanı olunca, "Burası Çankaya yok öyle.." deyiverir.


1 Mayıs 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

Mehmet Ocaktan

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...