![]() |
![]() |
| Türkiye'nin birikimi... |
|
|
|
|
Dünyanın akciğerinde(Portaleza) Brezilya yolculuğu, Yeşilköy'de Naim ve arkadaşlarını görmemle başladı. Onlar Sofya'ya ben de Güney Amerika'ya uçacaktık. Naim: "Avrupa'ya gelmiyor musunuz?" diye sordu. O'na: "Ankara'da bana işareti verdin, Sofya'da birincilik kürsüsüne çıkmayacağına göre orada ne işim var?" dedim, güldü. Bütün zamanların en değerli haltercisinin hedefi Sydey Olimpiyatları'ydı. Podyumda herkes Naim'i taklit eder. O'nun ciddi şekilde yarışmaması üzerine Yunanlılar da Piros ve Kakiaşvili gibi altın adayı iki sporcularını yarışmalardan çektiler: Bakalım Sydney'de neler olacak? Brezilya, adını bir "ağaç" tan almış, kağıt ve nikel paralarının üstünde de hep ağaç ve hayvan motifleri yer alıyor. 185 milyon nüfusa sahip bu ülkenin bir başka ismi de "Dünyanın akciğeri" olmasıdır. Beyaz insan, çok vahşi! Milyonlarca yılda meydana gelen "Yağmur Ormanları" artık talan ediliyor. Mafya, her yanı parsellenmiş. Frankenheimer'in bu konuda pek acıklı bir filmi de vardır. Oralardaki "yerliler" öldürülüyor. 1974 Dünya Kupası sırasında Alman tv'leri Saldanha'ya "Ne kadar yerli öldürdünüz?" diye sormuş. Saldanha şu cevabı vermiş: "Sizin öldürdüğünüz Yahudiler'den daha az." Tv programcıları Saldanha'yı New-York'ta da çevirip bir soru yöneltmişler: "Brezilya'da terör tırmanıyor mu?" "Evet" demiş, bu esprili sporcu, sonra devam etmiş: "Bizde terör tırmanıyor ama, henüz sizde olduğu gibi devlet başkanlarımızı öldürmedik..." Brezilya'ya Charles Milles adındaki bir İngiliz futbolcu (1903) getirmiş. Pele ile kazanılan 3 Dünya Kupası (1966-1970 ve 1974) ülke insanının en önemli övünç kaynağı. Son Dünya Kupası öncesi Pele, Spor Bakanı'ydı, tv'den maç anlatmağa kakışınca Başbakan: "Ya Bakan olarak kal, ya da spiker ol. İkisinden birini seç" deyince bakanlıktan istifayı basıvermişti. Futbol ve Samba, şimdilerde bunlara ek olarak voleybol ve judo, halkın bir numaralı tutkuları. "Herkes 10 numaralı formayı istediğinden futbolumuz eskisi kadar başarılı değil" diyorlar. Çocuklar genellikle babalarının izini takip etmiyorlar, istisnalar kuralları bozmaz. Pele'nin oğlu bir süre "kaleci" olarak futbol oynamıştı, artık bırakmış. Bu ülke insanı 2006 Dünya Kupası'nda evsahipliği yapacak. Pele, bu organizasyona karşı çıktığından iktidar O'nu gücü yettiğince dışlıyor. Bize gösterdikleri tanıtım filminde Garrincha'dan 10 dakika söz edilirken, Pele'nin adı sadece bir kere geçti. Rio'dan Fortaleza'ya 4 saatte uçtuk. İstanbul-Londra kadar bir mesafe. AIPS Kongresi'nin son gecesinde bu Samba ve Futbol ülkesinde "İstiklal Marşı"mızın çalınması bizim için unutulmaz oldu. Bunu, AIPS Başkanı Togay Bayatlı'ya borçluyduk. Birlikte gittiğimiz TSYD Başkanı Atilla Gökçe ile Esat Yılmaer, ağlıyorlardı. Ben de sevinç ve gurur gözyaşlarını zaptedemedim.
agumus@yenisafak.com
|
|
| Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor |
| İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|