Karagöz'ü, tasviri, müziği, yazılı metni, performansı, gölge formlarıyla dünyanın en gelişmiş dramatik biçimi olarak gördüğünü kaydeden Karagöz sanatçısı Alpay Ekler: "Bunu söylerken, ya benim bilgim az ya da Rotterdam Halk Kültürleri Müzesi'nde, Belçika'da ve Almanya'da kendi dillerinde Karagöz oynatanlar yanılıyor" şeklinde konuşuyor.

Gülme ziyafeti bu gün

1995 yılında kurduğu Üsküdar Karagöz Tiyatrosu ile okul öncesi eğitim kurumları ve ilkokullarda Karagöz oynatan ve gösterilerle yetinmeyip işin teorisine de kafa yoran Ekler, 10-17 Mayıs 2000 tarihleri arasındaki Uluslararası İstanbul Kukla Festivali'nde de seyirci karşısına çıkacak. Bu yıl üçüncüsü düzenlenen festivale Alpay Ekler'in yanısıra Metin Özek'in yönetimindeki Show Tiyatro ve Katibim Karagöz Evi de hayal perdesiyle katılıyor. Alpay Ekler, gelenek tiyatrosuna dönüşünün sebebini şöyle anlatıyor: "Gülmece deyince Dümbüllü'yü anlıyorum. Geleneksel tiyatro halkın içinden gelen birşey. Onu bilmeden tiyatro yaptığınız zaman hem sanatçı, hem sanat anlamında değişik bir ahlaki yapı içinde oluyorsunuz. Geleneği bilmediğiniz için, batıyı da anlayamıyorsunuz." Kültür Bakanlığı'nın faal olmadığını, Büyükşehir Belediyesi'nin Karagöz Araştırmaları Merkezi Projesi'ne sıcak baktığını, Gürtuna'nın destek verdiğini ancak nedense vazgeçildiğini anlatan Ekler, geleneksel seyirlik oyunlarının yaşatılması için bir an önce Araştırma Merkezleri'nin kurulması gerektiğine dikkat çekiyor. Ekler'in altını çizdiği bir başka nokta, uluslararası festivallerde batılıların modernleştirilmiş, güncelleştirilmiş değil, klasik Karagöz'e ilgi göstermesi.