![]() |
![]() |
| Türkiye'nin birikimi... |
|
|
|
|
Jet onay
Beklenen oldu. Bahçeli'nin isteği üzerine, Ecevit de "ülkücü tavır" gösterdi. Sadi Somuncuoğlu'nu bakanlıktan azlettiler. Demirel'in "jet hızıyla" onaylaması da dikkat çekiciydi. Rivayet o ki, Demirel imza atmak için, kararnamenin Çankaya Köşkü'ne gelmesini bekleyememiş. Dosya henüz giriş kapısındayken, imzayı köşkün penceresinden fırlatmış. Görevliler dosyayı açıp havada yakalamışlar ve "şak" diye yerini bulmuş imza. İnsanoğlu böyledir işte
Ve hayat, matematiğin dışına bir türlü çıkamaz. Bir türlü... Coca-cola şirketi, iş dünyasındaki ilk yılında yalnızca 400 şişe kola satabildi. Sheila Holzworth daha 10 yaşındayken görme yeteneğini yitirdi. Görmemesine rağmen, uluslararası üne sahip bir sporcu oldu ve başarıları arasında 1981 yılında Rainer Dağı'nın buzlu doruğuna çıkmak da bulunuyordu. Richard Bach, üniversitede yalnızca bir yıl okudu. Sonra hava kuvvetlerinde savaş uçağı pilotu olarak eğitim gördü. Bir havacılık dergisinin editörlüğünü yapmaya başladı ama dergi battı. Hayatı birbirini izleyen başarısızlıklarla doluydu. Martı'yı yazdığı zaman bile kitabını nasıl bitireceğini bilmiyordu. Kitabın sonuna karar verinceye kadar, müsvedde sekiz yıl bekledi. Tamamlanınca da 18 yayıncı tarafından reddedildi. Ama yayınlandıktan sonra 7000 adet satıldı ve Richard Bach'ı ünlü bir yazar yaptı. Martin Luther, İncil'i Wartburg Kalesi'nde mahkûmken çevirdi. W. Churchill, klasikleri zayıf olduğu gerekçesiyle Oxford ve Cambridge üniversitelerine alınmadı. 1905 yılında, bir doktora tezi, hayalperest ve konudan uzak olduğu gerekçesiyle Bern Üniversitesi tarafından geri çevrildi. Tezi yazan genç fizik öğrencisi, Albert Einstein idi. Basketbol yıldızı Michael Jordan, lisedeyken takımdan atılmıştı. Bir dekatlon şampiyonu olan Rafer Johnson, doğduğunda sakattı. "Gördüğünüz gibi, insanın isteklerini gerçekleştirmesi için hiçbir şey engel değil" diyor bu notları Gilda Kirtavit'ten alıp bize ulaştıran Zeki Özbay, "Yeter ki pes etmeye..." Düşünsenize, öyle olmasaydı, bir insanın yedi kere gidip, sekiz kere gelmesi nasıl mümkün olabilirdi? Ama şunu da unutmamak lazım, matematikte bir kural vardır: Açılan her parantez kapanmak zorundadır. Bu yüzden, her insanın "geliş" sayısı ile "gidiş" sayısı birbirine eşittir neticede. Sözkonusu makam neresi olursa olsun, geliş sayısınca gider insanoğlu. TİLKİ MASALLARI
Tilkiye sormuşlar: "Tavuk yer misin?" Tilki gülmüş: "Elbette. Zira ben de Afyon Lisesi mezunuyum." Cumbaba ile yarış olur mu?
Denizli Millî Eğitim'de ilginç bir geliş-gidiş hikâyesi yaşanıyor. Denizli Millî Eğitim Müdürü Ekrem Ekici, Cumbaba'yla yarışa girmiş durumda. Şu güne kadar, tam dört sefer gitti, beş sefer geldi. Görevden alındı, mahkeme karıyla döndü. Alındı, döndü. Bu olay son zamanda o kadar sık aralıklarla oldu ki, şu günlerde okul müdürlerinin Millî Eğitim'de işi oldu mu, telefonda soruyorlar: - Alo, bugün hangi müdür var? Kafa karıştıran reklam Sabah, verdiği promosyonla ilgili reklamda "Hiç tanımadığınız, hiç okumadığınız yönleriyle..." diye bir cümle kullanıyor. Herhangi bir konu olsa makul karşılayacağız. Oysa konu, Atatürk. Böyle olunca da kafa karışıyor. Bu tarihe kadar on yüz milyon tane kitap yazıldı Atatürk hakkında. Bir o kadar fotoğraf yayınlandı. Eğer hâlâ bilinmeyen yön kaldıysa, o konuda yazılan bütün kitaplarda bir noksanlık var demektir. Her bir kitap tek başına ele alındığında noksanlık kabul edilebilir ama, bütünü söz konusu olunca, ileri sürülen mazeretler geçersizdir. Ben bu düşüncedeyim. Yoksa yanılıyor muyum? Vatandaşnâme
İneğin samanı
Ayvanın hamını
İşporta mağazan
Bayramlar zenginin
Kişilik parandır
Adalet masaldır
Uğur Özden Titizliğin ölçüsü
Savcı Hamza Keleş, Umut Operasyonu ile ilgili açıklama yaparken, bulunan belge ve bilgileri "bir kuyumcu titizliğiyle" incelediklerini söyledi. 'Bir kuyumcu' arkadaşıma sordum: - Bu işleri nasıl yapıyorsun? - Bir savcı titizliğiyle. Ne liseymiş arkadaş!
Geçen gün Afyon Lisesi ile ilgili yazdığımız birkaç satır, tepki aldı. Aynı liseden mezun olan değerli yazar arkadaşımız Fatma Karabıyık Barbarosoğlu, Afyon Lisesi'nin herhangi bir lise olmadığını söyledi. Moda ve Zihniyet, Acı Deniz, Sözün ve Sükutun Renkleri, Kamusal Alanda Başörtülüler adlı eserleri olan Dr. Fatma Hanım'ın İz'den çıkan son kitabı ise Gün Akşamsızdır adını taşıyor. Hizmet
Abdülkadir Gülfidan, bizi bulamayınca Karga'ya sormuş: - Demirel, '16 Mayıs'tan sonra milletimizin hizmetindeyim' diyor. Şimdiye kadar kimin hizmetindeydi acaba? Sıkı durun
Sadi Somuncuoğlu'nun Uğur Mumcu suikastıyla bir bağlantısı olduğu iddia edilebilir, birileri tarafından. Veya Ahmet Taner Kışlalı cinayetiyle...
mseker@yenisafak.com
|
|
| Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim | Dizi |
| İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|