YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan

  Arşivden Arama

 

 

Dev bir tesis

 
Yimpaş, Orta Asya'ya açılım için araladığı Aşkabat kapısından sağlam bir giriş yapmışa benziyor.

 

Singapur 'dünyanın en disiplinli ülkesi' olma rekorunu elinde tutuyor; yere tükürmek, çöp atmak, hatta çiklet çiğnemek bile yasak... Türkmenistan da kendine örnek olarak Singapur'u seçmişe benziyor; burada da bir çok yasak var: Aşkabat'ta gece saat 11'den sonra sokakta dolaşmak ahlâkî kaygılarla yasak sözgelimi; dünden itibaren yeni bir yasak daha eklendi listeye: Umumi yerlerde sigara içmek... Cezası da yüksek: 50 dolar...

50 dolar bir çok Türkmen için iki aylık maaş anlamına geliyor. Tesadüfen bindiğim bir otomobilin şoförü tıp fakültesi mezunu olduğunu söyledi; ama bir yabancı firmada şoförlük yapmayı tercih etmiş... Sebebi basit: Doktor olarak alacağı maaş 30 dolarken, şimdi 50 dolar kazanıyormuş... Yimpaş'ın inşaatında ve dün açılan mağazasında çalışanların yüzleri inanılmaz güzellikte gülüyordu.

Bir çok eski Sovyet cumhuriyetinde hayat özelleştirildi, Rusya'da bile evler özel mülkiyete devredildi; Türkmenistan ise eski düzeni sürdürüyor. İnsanlar oturduğu evlere kira ödemiyorlar, elektrik, su, şehir içi telefon görüşmesi bedava. Şehiriçi ve şehirlerarası ulaşım komik rakamlarla yapılıyor... Maaş bir tür cep harçlığı burada... Ancak modern hayatın zorlamasıyla cepler büyüyor; bu sebeple daha fazla yabancı yatırıma ve yeni iş alanlarına ihtiyaç var.

Yimpaş'ın Aşkabat'ta açtığı mağaza burası için gerçekten 'dev' ölçülerde. Yimpaş'ın Türkiye'deki en büyük mağazalarından biri Ankara/Söğütözü'nde; Aşkabat'taki Söğütözü'nden en az üç defa büyük... Şu satırları mağazanın tepesindeki 'İnternet' bölümünde bulunan bir bilgisayarda yazıyorum; etrafım bu kadar çok elektronik cihazdan başları dönmüş gençlerle çevrili... Mağazayı, ilk gün, mübalağamı hoş görün, başkent Aşkabat'ta yaşayan insanların herhalde yarısı gezmiştir... Gerçekten gezilecek bir yer bu mağaza...

Her 'tek adam' rejiminde olduğu gibi Türkmenbaşı burada olağanüstü önemli. Mağaza açılışı için günlerden beri hazırlık yapılıyor. Hergün yeni bir görevli gelip prova istiyormuş... Amaç, hiçbir şeyin tesadüfe bırakılmaması... Türkmenbaşı nereden gelecek, nereye oturacak, mağazada hangi sırayla gezecek, nerede istirahat edecek... Bu kadar titizlik göze gelir; ancak açılışta her şey beklendiğinden iyi geçti... "Yarım saat kalacak" denilen Türkmenbaşı, açılış töreninden ve mağazada gördüklerinden memnun kalınca, program da bir saati aştı... Bu, iyiye alâmet...

Türkmenistan'ın da aralarında bulunduğu eski Sovyet cumhuriyetlerinde sanat karın doyurmaktan önemliydi. Bu özellik bugün de sürüyor; çok sayıda sanatçı var Türkmenistan'da ve dün yaşanana benzer törenler onların sanatlarını icra etmeleri için büyük bir fırsat... Mağazanın dışında Türkmen folklor ekibi gösteri yaptı, içeride müzik grubu pop benzeri şarkılar seslendirdi... Yukarı kattaki 'oyuncaklar' bölümü önünde sıralanan küçükler, Türkmenbaşı 'Şark Sofrası' biçiminde düzenlenmiş lokantada istirahat ederken, okul şarkıları söylediler...

Türkmenistan, Yimpaş mağazasıyla birlikte yalnızca Türk mallarına doymayacak, Türk yemekleriyle daha yakından tanışıp bir başka anlamda da doyacak... Geldiğimizden beri, bize beğendirilmek için özel gayret de gösterilmiş yemekler çıkartılıyor, ancak ağız tadımızı bulamıyoruz. Mağaza açılışında herkese sunulan döner ve tandırla damağımız yerine geldi...

Burada birden fazla Türk lokantası var aslında. İlk gece, biraz da macera olsun diye, yeni açılan 'Diplomat' adlı lokantaya gittik ve sürprizle karşılaştık. Adanalı bir girişimci, müteahhitlikten sonra Aşkabat'a yerleşip lokantacılık yapmaya karar vermiş; iki ay önce açılan 'Diplomat' o kararın ürünü... Bu işten hiç anlamayan biri olarak, belki ancak Adana'da bulabileceğiniz kebap geleneğini taşımış Aşkabat'a... Ezo gelin çorbası da, şiş kebabı da stardart üstüydü... Beraber olduğumuz Kanal-7 haber koordinatörü Ahmet Hakan, "Bu lokantayı yazmalısın" tembihinde bulundu bana...

Yimpaş, Orta Asya'ya açılım için araladığı Aşkabat kapısından sağlam bir giriş yapmışa benziyor. Bir uçak dolusu işadamı, sanatçı ve gazeteci burada karşılaştıklarından çok etkilendiler.

Çok da istediğim halde saraydaki yaş günü kutlama törenine katılamadım; ancak bana anlatılanlardan en fazla itibar görenlerin bizim işadamları olduğu anlaşılıyordu. Türkmenistan pasaportu taşıyan çok sayıda işadamımız var; daha önce aldığı madalyalara yenileri eklenenlerle de karşılaştım. Bu arada, Çalık Grubu'nun başındaki Ahmet Çalık tekstil bakan yardımcısı sıfatına da sahip... Türkmen polisi, yolda çevirdiği otomobilin içinde bizlerin olduğunu görünce, "Türkmenbaşı'nın konukları" diyerek yolumuzu açtı. Bu itibar göğüs kabartıcı gerçekten...

Törenlere katılan bir çok kişi, "Turgut Bey sağ olsaydı mutlaka buraya gelirdi" dedi. Türkmenbaşı da, görüştüklerine, "Özal başkaydı" diyormuş... Bizim büyükelçiyi ortalıkta göremedim. Katıldığım iki törende enerji konusunda yapılan hatalar için Türkiye'yi eleştirdi Türkmenbaşı... Bir dostum, "Neyse, bir Özal var aramızda" dedi, Yimpaş'ın dâvetlisi olarak burada bulunan Ahmet Özal'ı kast ederek... Türkmenbaşı, Ahmet Özal'a "Ah, baban" diye hayıflanmış...

Ahmet Çalık, kulağıma, "Bu tesisler Türkiye'nin buradaki varlığının teminatı" dedi... Doğru; devlet bir tarafa, sivil girişimler iyi çalışıyor...


20 ŞUBAT 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

Taha KIVANÇ

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...