T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

G Ü N D E M

Sonsuz enerji operasyonu

Amerika'nın Afganistan'a yönelik operasyonunun ardında Hazar'ın petrol ve doğalgaz kaynaklarına ilişkin çıkarlarının yattığı belirtildi.

11 Eylül'de ABD'ye yönelik gerçekleştirilen tarihin en korkunç terör eyleminin ardından Afganistan'a yönelik başlatılan operasyonun arka planında başta Amerika olmak üzere, büyük devletlerin Orta Asya ve Ortadoğu üzerindeki çıkar hesaplarının yattığı belirtiliyor. Özellikle Hazar petrollerinin ABD, Rusya, İngiltere, Almanya, Çin ve Japonya açısından hayati öneme sahip olduğunun altını çizen uzmanlar, Afganistan ve halkının çok uzağında olan büyük devletlerin çıkar amaçlarına kurban edildiğini öne sürüyor.

ABD bölgeye yerleşmek istiyor

Hazar petrolleriyle ilgili Şanghay Anlaşması'na imza atan Çin, Rusya, Tacikistan, Kazakistan ve Kırgızistan'dan oluşan 5'li ittifakın Özbekistan gözlemciliğinde ABD için büyük bir tehlike olarak belirdiğinin altını çizen uzmanlara göre, ABD bu operasyonla, başta Çin olmak üzere 5'li ülkeleri etkisiz hale getirerek, uzun vadeli çıkarları için bölgeye yerleşmek istiyor. Sakarya Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Görevlisi Emin Gürses, ABD'nin terörle mücadele adı altında Hazar petrolerini eline geçirmek ve Orta Asya'ya hakim olmak için Afganistan'a operasyon düzenlediğini iddia edenlerden. Operasyonun arka planında ABD'nin Hazar petrollerine ilişkin uzun vadeli çıkarlarının yattığını belirten Gürses, Hazar bölgesinde 200 milyar varil petrol ve 550 trilyon metreküp doğalgaz rezervinin bulunduğuna dikkat çekiyor.

Çin'e karşı güç gösterisi

Petrolün Amerikan stratejisinin sadece bir parçasını işgal etiğini ifade den Gürses, ABD'nin Bakü-Ceyhan'a alternatif olacak ve Türkmenistan, Afganistan ve Pakistan üzerinden Hint Okyanusu'na inecek yeni bir petrol ve doğalgaz boru hattını hayata geçirmek istediğini de savunuyor. Körfez'de bulunan Amerika'nın dünyanın diğer bölgelerindeki hakimiyetini sağlamaya çalışmasının da doğal olduğunu ifade eden Gürses, Şanghay Anlaşması'nın ABD'nin bölgeye yönelik tüm hesaplarını alt üst ettiğini belirtiyor. Gürses'e göre, ABD Afganistan ve Pakistan'ı yanına çekerek, Okyanus'a inen bir hat açmaya çalışıyor. Pakistan'ın Hindistan'a karşı nükleer silahı Çin'den aldığını hatırlatan Gürses, "ABD ve İngiltere, Hindistan'ı Çine karşı denge unsuru olarak kullanıyor. O dengede Çin Pakistan'a destek vererek Hindistan'ın karşına Pakistan'ı çıkardı. ABD'nin bu durumda çıkarları gereği Afganistan'ı kontrol etmesi gerekiyor. Denize inmesi için de Pakistan'ı tarafına çekmesi gerekiyor. Pakistan bundan dolayı zor duruma düştü. ABD, Pakistan'ın toprak bütünlüğünü korumak için Müşerref'e destek verdi" diyor.

ABD'nin Afganistan'a bölgeye yerleşmek için girdiğine ve bölgedeki petrolün Amerikan çıkarları için hayati derecedeki önemine inananlardan biri de eski MİT'çi Mahir Kaynak. Amerika'nın operasyonla Çin'e karşı güç gösterisine çıktığını ifade eden Kaynak, "Çin Orta Asya'ya doğru yayılmak isterse, burada ABD gücünü gösterecek. ABD Afganistan'da çok göstermelik kalacak. Asıl amacı Ortadoğu'dur. Basra Körfezi'ndeki hakimiyetini pekiştirecek. Bu noktada Türkiye Amerika'nın Ortadoğu'daki tek ayağı durumunda. Öyle ki Amerika Türkiye'yi kaybederse bölgeye turist olarak bile gelemez" diye konuşuyor.

Enerji kaynaklı

Enerji Uzmanı Ünal Erdoğan da, ABD'nin operasyonunun arka planında tamamen enerji kaynakları üzerinde yapılan hesapların yattığını düşünüyor. Şanghay'da gizli bir protokol imzalayan Çin, Rusya, Tacikistan, Kırgızistan ve Kazakistan'dan oluşan 5'liye dikkat çeken Erdoğan, Çin'in bu anlaşma hayata geçirildiği taktirde yıllık 300 milyar dolar avantaj sağlayacağını saptayan bir raporun ABD'yi harekete geçirdiğini öne sürüyor.

Erdoğan, "Çünkü bu şekilde Çin doğalgaz ve petrolünü çok ucuza maledecek. Bu operasyonla işte bunun önü kesiliyor. Bu anlaşmayı bozmak ve ittifakın büyümesini engellemek için Amerika bölgeye giriyor. Buraları emperyalizmin emrine vermek istiyor. Olayın özünde bu vardır" iddiasında bulunuyor. Çin'in sınırlı da olsa ABD'yi desteklediğine dair haberlerin de Batılı haber kaynaklarınca kasıtlı olarak yayınlandığını öne süren Ünal Erdoğan, "Çin ile Afganistan arasında bazı sürtüşmeler olabilir. Bu operasyondan onlar da bir yere kadar istifade edebilir. Ama özünde kayıtsız şartsız ne Rusya'nın ne de Çin'in desteği sözkonusu" diyor.

 
Hindistan topçuları Pakistan'ı bombaladı
Powell gerginliği
ABD Dışişleri Bakanı'nın ziyaretine tepki gösteren Pakistan ve Hindistanlılar iş bırakma eylemi yaparken, Keşmir'de protestolar sırasında çıkan olaylarda 19 kişi öldü.
Şarbon tahliyesi
Viyana Havaalanı'nın bir bölümü ile Avustralya'nın Melbourne kentindeki ABD konsolosluğu, şarbon nedeniyle tahliye edildi
11 Eylül saldırılarında MOSSAD parmağı var
Emekli Pakistanlı general Hamid Gül, United Press Interntional'a verdiği bir röportajda 11 Eylül saldırılarının ABD Hava Kuvvetleri'nde İsrail'le işbirliği halinde olan hain unsurlar tarafından yapıldığını iddia etti.
Yücelen'e protesto
Hain saldırada şehit olan polislerin cenaze töreninde İçişleri Bakanı'nı yalancılıkla suçlayan şehit yakınları "Çek git' diye bağırınca Yücelen konuşmasını yarıda kesmek zorunda kaldı.
Yabancıya açık İHL'ye kapalı
İHL mezunlarına kapılarını kapatan Polis Okulları ilk kez yabancı öğrenci kabul edecek.
Aman doktora bir 'çare'
İstanbul Tabip Odası tarafından yapılan bir araştırmada toplumun kalbur üstü kesimini oluşturan doktorların geçim sıkıntısına düştüğü, ek iş yapmak zorunda kaldığı belirlendi. Doktarlar eylem hazırlığında...
Şarbon Senato'da
ABD Başkanı George Bush, Senato Demokrat Parti çoğunluk lideri Tom Daschle'a, içinde şarbon bakterisi bulunan bir mektup gönderildiğini bildirdi. Bush, içinde pudra benzeri bir madde bulunan mektubu alan Daschle'ın yardımcılarının şarbon tedavisi altına alındıklarını söyledi. ABD'de New York, Florida ve Nevada'daki şarbonlu mektup vakalarının ardından, "dünya politikasının göbeği" diye kabul edilebilecek ABD Kongresi'nin bir üyesine şarbonlu mektup gönderildiğinin ortaya çıkması, Kongre'de büyük paniğe neden oldu. ABD Senatosu'nda, Daschle'ın bulunduğu 6. kat mühürlenirken, Kongre'ye gönderilen bütün mektuplar, özel tehlikeli madde ekipleri tarafından incelemeye alındı. Daschle'ın aldığı mektubun, tıpkı NBC televizyonu sunucusu Tom Brokaw'a olduğu gibi New Jersey'den gönderildiği ortaya çıktı. Posta yetkilileri, Trenton'daki 46 posta ofisinin incelemeye alındığını bildirdiler. Bu arada Sağlık Bakanı Osman Durmuş ise Türkiye'de, şarbon hastalığı ile ilgili bir tehlikenin sözkonusu olmadığını bildirdi.

16 Ekim 2001
Salı
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED