ANAP lideri ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e yönelik eleştirilerini sürdürdü. Anayasa'nın 86. maddesi ile ilgili refarandum sürecinin biran önce çözülmesi gerektiğini belirten Yılmaz, "Bütün bu gelişmeler yaşanırken, maalesef Türkiye olarak biz işimizi gücümüzü bırakmış milletvekillerinin maaşıyla ilgili Anayasa değişikliğinden nasıl referandum krizi çıkartabiliriz, onun peşinde koşuyoruz" dedi.

Yılmaz, ANAP Grup toplantısında refarandum krzinin yanısıra ekonomik gelişmelerle ilgili görüşlerini açıkladı. Türkiye'nin krizden çıkabilmesi için ekonominin yeniden yapılandırılmasının gündemde olduğunu belirten Yılmaz, referandum krizinin Türkiye açısından ciddi bir sıkıntı oluşturduğunu söyledi.

Meleklerin cinsiyeti

Yılmaz, şu değerlendirmelerde bulundu: "Birbirinden önemli iç ve dış problemlerimiz dururken, milletvekili maaşı konusunda referanduma gidilmesi, insana ister istemez kuşatma altındaki Bizans'ta 'meleklerin dişi mi yoksa erkek mi olduğu' tartışmasını hatırlatıyor. Yaklaşan tehlikeleri bertaraf etmeyi tartışmak yerine anlamsız tartışmalarla zaman geçirenlerin tarihteki akıbetleri bellidir. Türkiye'ye böyle bir kötülüğü yapmaya da kimsenin hakkı yoktur. Milletvekillerinin özlük haklarına ilişkin düzenleme eğer yanlışsa daha sonrasında başlatılan süreç ondan on kat daha yanlıştır. Türkiye bir an önce bu tartışmayı sona erdirmelidir."

'AB ikili oynamayı bırakmalı'

ANAP Grup toplantısında AB'nin Türkiye'ye yönelik tavrını da eleştiren Yılmaz, "Kendileri ne şekilde izah ederse etsin Avrupa'nın Türkiye'yi dışlamaya yönelik her tavrı medeniyetler çatışmasına doğru atılan somut bir adım olarak yorumlanacaktır. AB'nin kararını vermesi gerek. Yoluna Hıristiyan kulübü olarak mı devam edecek yoksa dinlerüstü bir cazibe merkezi mi olacaktır? Avrupa'nın nihai olarak kararını vermesinin zamanı gelmiştir" diye konuştu.

ANAP lideri Yılmaz, ABD'nin Afanistan operasyonuna da değinerek, "Afganistan'da köklü değişiklikler yapma konusunda taahhüt altına giren ABD'nin işi gün geçtikçe daha da zorlaşmaktadır. Çünkü, Afganistan sorunu sadece Taliban veya sadece Bin Ladin sorunu değildir. Afganistan, o kadar çok ülkenin çıkarını ilgilendirmektedir ki herkesi tatmin edecek bir çözüm yolunun bulunması mümkün gözükmemektedir."