T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i
Bilgisayar'da fiyatları indirdik

R A M A Z A N

Tarih kokan Ramazanlar

Ramazan eğlenceleri denince aklımıza eski 'Ramazan'lar gelir. İstanbul'da eski 'Ramazan'ların en iyi yaşatıldığı mekanların başında Sultanahmet geliyor. Sultanahmet Meydanı, Eminönü Belediyesi sayesinde Ramazan'ın bütün çoşkusu ve heyecanını barındırıyor.

İstanbul'un en kadim mekanı Sultanahmet, bu yıl da Ramazan eğlencelerine ev sahipliği yapacak. İstanbullular, ekonomik krizin ve savaşın gölgesinde karşıladıkları Ramazan'da, bu etkinliklerle hem sorunlardan bir nebze uzaklaşacaklar, hem de eski 'Ramazan'ları yeniden yaşamanın sevincini duyacaklar.

6 yıldır geleneksel olarak hazırlanan bu etkinlikler çerçevesinde Sultanahmet'teki At Meydanı'nda "Osmanlı Çarşısı" kuruldu. Ramazan'ın ilk günü çarşı cıvıl cıvıl. Sultanahmet, 30 gün boyunca konserlerden tiyatro gösterilerine, halk oyunlarından şiir ve sohbet toplantılarına kadar yüze yakın etkinliğe sahne olacak. Osmanlı mimarisine göre hazırlanmış rengarenk dükkanlardan oluşan çarşıda, ziyaretçilere geleneksel yiyecekler ve tarihi eşyalar sunuluyor. Çarşının değişik noktalarında da çocuklar için Ramazanların vazgeçilmezleri çeşitli macunlar, kağıt helvalar, elma ve pamuk şekerleri ile şerbet satıcıları hazır. Çarşının yanıbaşındaki Alman Çeşmesi'nde bir ay boyunca musluktan bal ve nar şerbetleri akacak. Her çeşit yiyeceğin ve eşyanın satıldığı çarşıda kimileri közde sucukla iftarını açarken kimileri ise tercihini Osmanlı yemeklerinden yana kullanıyor.

Günün her saati rağbet gören başka bir yer de, Osmanlı kıyafetleri ile fotoğraf çekilen dükkan. Geçen yıl 5 bin kişinin fotoğraf çektirdiğini söyleyen dükkan çalışanı Şengül Altın, turistlerin daha çok ilgi gösterdiğini söylüyor.

Çarşının bir yerlerinde sazlı sözlü bir atışma duyarsanız şaşırmayın. Çünkü, Âşıklar Kahvesi'nde, Anadolu âşıklık geleneğini sürdüren âşıklarımızdan Ahmet Poyrazoğlu, Fikret Önal, Orhan Üstündağ ve Âşık İsmail Azeri, her akşam çarşı ziyaretçilerine "leb değmezden, koçaklamalara ve atışmalara" kadar Anadolu âşıklığının birçok tarzını sunuyorlar.

'Ramazan'ların en güçlü belleği çocuklar, tabii ki unutulmamış. Hacivat ve Karagöz her gece çocukların seyirliğinde yapılıyor.

RAMAZAN GÜNDEMİ

  • Bağcılar Belediyesi'nin çadırında, Ramazan'ın üçüncü gecesi, Prof. Dr. Mahmut Çamdibi'nin "Ramazan ve İnsan" konulu konferansı var. Konferansın ardındansa, Nevzat Doydan Türk Halk Müziği konseri verecek.

  • Bayrampaşa Belediyesi'nin Ramazan boyunca devam edecek kültür etkinliklerinin bu geceki konusu "şiir". Şiir gecesinin konuğu ise İbrahim Sadri.

  • Esenler Belediyesi'nde, İlber Ortaylı'nın "Türkiye ve Dünya" konulu konferansından sonra, Mehmet Akyıldız, Karadeniz türküleri seslendirecek.

  • Eminönü Belediyesi Sultanahmet Meydanı'nda, önce Hacivat-Karagöz, sonra Ulvi Alacakaptan'ın "Ağaçkakan Alacakaptan" adlı tiyatro oyunu, son olaraksa, Grup Yankı konseri var.

  • Üsküdar çadırında bu gece, Tasavvuf Müziği Konseri verilecek.

  • Zeytinburnu'nda bu gece Abdurrahman Dilipak "İnsan Hakları" konulu bir konferans verecek.

    Programlar teravih namazı sonrası gerçekleştirilecek.

    ŞİİR VE DUA

    Böyle ol böyle söyle...

    Öğrenelim şu duayı
    Yol boyunca
    Beşikten başlayıp
    Mezarlara kadar

    Önce besmele
    En güzel kelime

    Allahım
    Yol boyunca
    Bırakma elimi
    Düşerim sonra

    Allahım
    Niçin halkettinse beni
    Kalbime söyle iyice
    Engellerden arınsın yolum
    Allahım
    Nasıl pırıl pırılsa
    Güzelse sevdiğin kulların
    Öyle güzel kıl beni

    Allahım
    O güzeller güzeli
    Hangi iyilik diledi senden
    Dilerim ben de öylelerini

    Allahım
    Peygamber efendimiz
    Hangi şerlerden sığındıysa sana
    Upuzak tut benden de onları

    Allahım
    Yol boyunca
    Tarih boyunca
    Başıboş bırakma bizi

    Cahit ZARİFOĞLU (1930-1987)

    BİR AYET

    "Kim gönül isteğiyle bir hayır yaparsa, işte bu onun için daha hayırlıdır. Biliniz ki oruç tutmanız da sizin hakkınızda (keffaret ödemeniz veya yemenizden) daha hayırlıdır."
    Bakara 184

    BİR HADİS

    "Allah'a yemin ederim ki, oruçlu (açlık) kokusu, Allah katında misk kokusundan daha hoş ve temizdir."
    Buhari , savm 9


  •  
    FIKIH KÖŞESİ
    Sahuru geciktirmekte yarar var
    Hayrettin Karaman
    KISSADAN HİSSE
    Yalancının mumu yatsıya kadar yanmadı
    Devr-i Saadet'te bir Yahûdi, bir Müslüman'a iftira ederek Peygamberimiz'e şikâyette bulundu: -Bu adam benim devemi çaldı. Bu deve benimdir, işte şahidlerim, diyerek iki de münâfıklardan yalancı şahid gösterdi.
    Gerekli inceleme yapıldı, durum Müslüman'ın aleyhine tecelli ederek devenin Yahûdi'nin olduğuna hükmolundu ve deve Müslüman'dan alınarak Yahûdi'ye teslim edildi.
    Bununla kalsa iyi. Hırsızlık yaptığı için o Müslüman'ın ayrıca eli de kesilecekti. İslâm'ın hükümlerini bilen o sahabî ellerini açarak:
    -Ya Rabbi! Sen her şeyi bilensin, görüyorsun ki Yahûdi yalancı şahidler göstererek devemi aldı. Şimdi de elim kesilecek. Her gece okuduğum Salavat-ı Şerife'nin yüzü suyu hürmetine sen beni bu belâdan kurtar! Şu anda beni kurtaracak hiçbir merci yok, diyerek Allah'a hulûs-i kalb ile yalvardı.
    Daha Huzur-u Saadet'ten ayrılmadan deveye Cenab-ı Allah lisan ihsan etti, deve konuşmaya ve hakikatı olduğu gibi söylemeye başladı:
    -Ya Resûlellah! Ben bu Yahûdi'nin değil Müslüman'ın malıyım. Beni sahibime iade et ki, adalet tecelli etsin, diyerek sahibinin huzuruna varıp diz çöktü.
    İnsana konuşma hassasını veren Allah değil mi? Neye kadir değil ki, bir Yahûdi'nin karşısında bir Müslüman'ı küçük düşürmekten korudu ve deveye lisan bahşetti. Deve sahibine verildikten sonra Cenab-ı Peygamber Efendimiz, orada bulunanlar da bilsin diye bu Müslüman'a ne ile bu dereceye eriştiğini sordu. O sahabî de:
    -Ya Resûlellah! Ben her gece sana 10 defa salavat okumadan yatmam! Burada da o salavatın yüzü suyu hürmetine Allah'tan yardım diledim. Allah Celle Celalühü hamdolsun ki benim yüzümü kara çıkarmadı, dedi.
    Bunun üzerine Efendimiz (s.a.s):
    -Ne mutlu sana, salavat hürmetine dünyada elin kesilmekten kurtulduğun gibi, ahirette de cehennem azabından kurtulacaksın, buyurdular.
    Orada bulunan münâfıkların çoğu îmanlarını yenilediler, kalblerini temizlediler, mü'minlerin ise bir kat daha îmanı ziyadeleşti...

    2 YIL SONRA MAHYALI RAMAZAN
    İstanbul'da 2 yıldan bu yana olası bir depremde tehlike yaratabileceği gerekçesiyle camilerin minarelerini süsleyemeyen mahyalar, bu Ramazan'da geri döndü. İzmit ve Düzce depremlerinden sonra yapılan incelemelerde, mahya halatlarının minarelerdeki esnekliği önleyerek risk oluşturması nedeniyle 1999 yılından bu yana mahyaya izin verilmeyen İstanbul'da, Ramazan dolayısıyla Üsküdar Cedit Valide Camii'ne "Onbir ayın sultanı" yazılı mahya asıldı.
    Vakıflar Genel Müdürlüğü yetkilileri, Ramazan süresince İstanbul'da sağlamlıkları nedeniyle herhangi bir risk taşımadıkları belirlenen 3 camiye mahya asılmasının kararlaştırıldığını belirterek, Sultanahmet ve Eyüp Sultan camilerine de önümüzdeki günlerde mahya asılacağını kaydettiler. İstanbul Teknik Üniversitesi'nce 1999 yılında verilen, olası bir depremde mahyaların minarelere binen yükü artıracağı belirtilen rapor nedeniyle minarelere kurulu mahya takımları sökülmüştü.
    18 Kasım 2001
    Pazar
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Reklam Tarifesi
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Ramazan| Arşiv
    Bilişim
    | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED