|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
İktidarın köşeye sıkıştığını anlamak için, her ülkede geçerli ve olağanüstü basit bir deney vardır: Hükümetin ve Meclis'teki çoğunluğun basına karşı tavrı... Basınla bir süre cicim ayı yaşar iktidarlar, köşeye sıkıştıklarında da öfkelerini basın mensuplarından çıkartırlar. Gazeteler ve gazetecilere karşı açılan dâvâ sayısı artar, önceleri doğal görülen hak ve yetkiler sorgulanmaya ve yasaklar birbirini takip etmeye başlar... Tarihi 150 yıl geriye dayanan Türk basını, hem İmparatorluk hem de Cumhuriyet dönemlerinde, bu deneyi hemen her iktidarla yaşamıştır. Kendini anlatamayan iktidarlar, bunun faturasını, yaptıklarını aktarmadığına, ya da 'yanlış' aktardığına inandıkları basına çıkartırlar. Savaş hali iktidarların sonuna doğru görüldüğü için fazla uzun sürmez; basına öfke kusan yasakçı iktidar gider, kazanan halkın haber alma özgürlüğü olur. Şu anda benzer bir dönem yaşanıyor; iktidar partilerinin zorlamasıyla, Meclis danışma kurulu, gazetecilerin kulislere girmesini yasakladı. Gazeteciler, bundan böyle, Meclis çalışmalarını kendilerine ayrılan özel bölmeden izleyecek, açıklama ve toplantıları yansıtacak, ama milletvekillerinin bulunduğu kulislere ayak basamayacaklar. Bu karar geçtiğimiz hafta uygulamaya konuldu. Gerekçe çok: Gazetecilerin kuliste dolaşmasının çalışmaları aksattığından özel konuşmaların haberleştirilmesine kadar bir dizi bahane... Bahanelerin sudanlığı kararın âniliğinden ve bizlerin de üyesi olduğumuz parlamento muhabirleri derneği yönetimiyle görüşme ihtiyacı duyulmamasından belli. Kararı sıkı sıkıya uygulatan MHP'li Meclis başkanı, yapılan yanlışlığın farkında olmalı ki, gazetecilerle görüşmekten bile kaçınıyor. Yasak için ileri sürülen bahaneye, bazı meslektaşların iyi niyet sınırlarını zorlayan yanlış tavırlarına bazen tanık olduğum için ben de inanabilirdim; gerçek niyetin Meclis çalışmalarını gözlerden saklamak olduğunu yasakçılar daha önce belli etmeselerdi... "Gazeteciler kulislere giremez" kararını alanlar, geçen ay, medyanın ve kamuoyunun tepkisiyle karşılaşmasalar, Meclis çalışmalarını naklen yayımlayan TRT-3'ü kapatacaklardı. İktidar hizmet yeridir ve Meclis çalışmalarının izlenmesi öncelikle iktidarların lehinedir. Ancak, Meclis'i dışarıya kapatmak istediğine göre, bugünkü iktidar, yaptıklarından utanıyor olmalı. Türkiye'deki gelişmeleri bir süredir hayretle izleyen yabancı çevreler söylenenlerle yapılanlar arasındaki tutarsızlık karşısında şaşkınlar. Geçen gün, bir yabancı diplomat, "Bugün dünyada moda olan şeffaflık; parlamentolarının çalışmasını televizyondan yayınlatmayan, koridorlarını medya mensuplarına kapatan otokratik ülkeler bile, modaya kapılıp tavır değiştiriyorlar" diyordu. Meclis'i halkın denetiminden kaçırmak bu yasağı koyanlara üstünlük sağlamayacaktır. Başbakan, Meclis danışma kurulunun bir üyesi, yaklaşık 25 milletvekili 'basın kartı' taşıyan bir ülkede, gazetecilerin çalışmalarına sınır getirilmesi, hemen bütün meslek örgütlerinin uyarısına rağmen uygulamadan vazgeçilmemesi Türkiye'nin bir başka garipliği. İktidar kendisine bağımlı bir basın arayışında, muhalefete hiçbir zeminde tahammülü yok. Önceki gün, gazetelerin Ankara temsilcileri olarak Meclis'te buluştuk ve yasağın yanlışlığını topluca duyurduk. Basının birlikteliği yasakçı uygulamaları zorlayacaktır. Ancak, Meclis'teki yasağın benzerleri bir çok başka zeminde sürdürülüyor: Sözgelimi, başbakan, kimlerle görüşeceğine kendisi karar veriyor ve bazı basın kuruluşlarını ilgisi dışında bırakıyor. Ya da, bazı devlet birimleri, 'akreditasyon zorunluluğu' adını verdikleri bir uygulamayla bazı medya kuruluşlarına karşı resmen yasakçılık yapabiliyor. Meclis yasağında sergilediğimiz birliktelik başka ayırımcı uygulamalarda yerini –maalesef- sessizliğe bırakıyor. Ayrımcılığın her türüne aynı tepkiyi vermediğimiz sürece 'ayrımsız yasakçılık' cesaret bulacaktır. Yasaklarla gerçeklerin saklandığı nerede görülmüş? Gerçeklerin mutlaka ortaya çıkmak gibi bir alışkanlığı vardır, unutmayın...
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Aktüel | İzlenim | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |