YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan

  Arşivden Arama

 

 

"Devletin üslubu" dikkatli mi?

Bayram arefesi Umre ziyareti için yola çıktığımızda, Geniş Açı köşesinde yayınlanan son yazı, Mescid-i Aksa ve Ortadoğu barış müzakerelerine ilişkindi. O yazıda, kamuoyunda egemen olan yaygın kanaatlerin aksine, Ortadoğu barışı konusunda hayli iyimser kanaatler ileri sürmüştük. Ve demiştik ki, barış üzerinde ısrarlı ve aceleci olan taraf, malûm kanaatlerin aksine Filistinliler değil, bilakis İsrailliler ve Clinton yönetimidir.

Umre'den dönüş

Umre için bulunduğumuz mukaddes beldelerde, tabiî ki son gelişmeleri takip imkânı bulamadık. Zaman zaman görme imkânı bulabildiğimiz arap gazetelerinden ve asalet-i teşrifat seremonileri arasında haberin özünü kaybetmekte mâhir arap televizyonlarından fazlaca birşey anlamak kabil olmuyordu. Normal olarak her gazete ve televizyon ortadaki kan gölünü tasvir ediyor, fakat Ortadoğu siyasetinin aldığı ve alabileceği yeni yönelimleri tebârüz ettirmekte ise o kadar yaya kalıyorlardı. Allah kabul etsin, Umre'den döndüğümüzde de, gene benzer bir manzara ile karşılaşmayalım mı?

Dünkü gazete ve televizyonları, Ortadoğu barışı konusunda, özellikle ihtiyata çekilmiş gördüm. Kim nereyi devredecek, kim ne kazanacak? Şöyle somut bir algılamaya imkân bırakmıyor bu yayınlar. Liberal sermaye gazeteleri, aynen Lübnan'da olduğu gibi, İsrail'in büyük bir hezimetin yani gerisin geriye ric'atin hazırlığında olduğunu bilinçli olarak örtmeye çalışıyorlar. Hadi bunu anladık da; hadiselere daha sağlıklı bakması gereken organ ve mahfellerin durumu da maalesef bundan farksız geldi bize.

Zorlanan siyonizm

Lûtfen dikkat edelim: Son derece önemli bir gelişmenin arefesindeyiz. Biz mukaddes beldelere yola çıktığımız bir aşamada, Arafat veya Barak'ın ABD'ye gitmesi gibi bir durum yoktu. Buluşmuşlar, fakat bir anlaşma doğmamış. Şimdi Arafat, davet üzere tekrar Washington'da!.. Arafat bastırdıkça hem ABD hem İsrail adım adım geri çekiliyor. İsrail nihayet, Mescid-i Aksa bölgesinin, müslümanların yönetimine bırakılmasını kabul eder hale geldi. Allaha binlerce şükür, böylece İsrail, en büyük ısrarından vazgeçmiş oldu. Bu az nimet midir? Diğer işgal bölgelerinin yüzde 95'inden de çekilmeyi teklif ediyor. Kalan yüzde beş ise, Musevi yerleşim bölgeleriyle ilgili. Birer küçük koridorla buralar İsrail'e bağlı kalsın istiyorlar. İşte Arafat olsun, Hüsnü Mübarek olsun buna itiraz ediyor ve direniyorlar. Önemli pürüzlerden biri bu.

İkincisi de, Filistin topraklarından göç etmiş milyonlarca Filistinli'nin, kendi topraklarına geri dönüşü meselesi!.. Bunların bir kısmı Filistin'e, bir kısmı da İsrail topraklarına dönecek. İsrailli'lerin en ziyade korktuğu şey de bu. Yani İsrail'in nüfus dengelerinde oynamalar meydana gelecek.

Mescid-i Aksa problemini musevî akaidi ile ilişkilendiren, yani Müslümanların hâşâ Kâbe'yi terketmesi gibi muhal farzeden İsrail yönetimi, nihayet bu fikrinden vazgeçebildiğine göre diğer meselelerin halli bize göre daha kolay olabilir geliyor. İşte burada Arafat'ın direnmesi gerekiyor.

Zira bu köşede, tekrar tekrar ısrar ediyoruz ki barışta acele eden doğrudan doğruya İsrail'dir. Ne varki bu fikrini açığa çıkarmak istemiyor. Hem gönülsüz ve müstağni görünmeye çalışıyor, hem de eğreti Clinton yönetimini meseleye sahip çıkmaya davet ediyor. Biz karşı çıkalım ve hayır diyelim; fakat sen iki tarafa da ısrar et, bizim aramızı bul demek istiyor. İşte yahudi kibri ve müzakere taktiği böyledir.

Kudüs bayramı yakında

Ama ne olursa olsun, büyük bir ihtimal, bu anlaşma imzalanacak. Barak diyor ki, Filistin şartlarımızı kabul etmezse eğer, tek taraflı olarak çekiliriz ha!.. Oh ne alâ!.. Ne kadar güzel olur. Ama lûtfen doğru anlayalım. Müzakere masasından değil; Batı Şeria ve Gazze'nin yüzde 95'inden, Doğu Kudüs'ten çekiliriz demek istiyor. Yani aynen Güney Lübnan'dan çekildikleri gibi.

İşte Geniş Açı köşesi, ta geçtiğimiz yılbaşından, hatta aralıktan beri, bu gelişmeleri sizin için rasat edip duruyordu. Bu anlaşma yapılacak, İsrail geri çekilecek ve Mescidi Aksa bölgesi müslümanların olacak diye!.. Bu anlaşma oldu oldu, olmadı yeni ABD yönetimi dönemine kalacak. O zaman da İsrail, daha büyük bir zararla kapatacak bu defteri. Yani siyasî siyonizmin iflâsını içine sindirerek!.. Tekrar geçmiş bayramınızı tebrik ediyorum.


4 OCAK 2001


Kağıda basmak için tıklayın.

Necmettin Türinay

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...