![]() |
![]() |
![]() |
| Türkiye'nin birikimi... |
|
|
|
|
Cezalandırılan sadece basit bir parça...Susurluk kazasının üzerinden şu kadar zaman geçmesinden sonra, ortaya çıkan mahkûmiyet kararları, karanlık işlerin aydınlatılması konusunda bir miktar umut yarattı. Fakat herkesin bildiği birşey var; cezalandırılan kısım, büyük bir 'güç oyunu'nun basit bir parçasıdır. İlişkilerin gerçek mahiyetine sarkacak bir cezalandırma sistemi işleyememiştir. Cezalandırılanların başlarına gelenler karşısında gizleyemedikleri bir 'şaşkınlıkları' var. Bütün yaptıklarını vatan uğruna yaptıklarını düşünüyorlar ama 'vatan' ile 'hukuk'un bağlantısı üzerinde herhangi bir tasavvura sahip olmadıkları için olan biteni anlamakta bile güçlük çekiyorlar. Aldıkları cezaları vatan uğruna alınmış birer ceza gibi algılama konusunda açık bir tavıra sahipler. Ceza konusunun çete oluşturmak olmasını önemli bulmuyorlar. Yetiştirilme ve daha da önemlisi 'sevkedilme' tarzlarına uygun olarak birtakım vatan hainleriyle hangi yolla olursa olsun mücadele etmeyi doğal bir hak sayıyorlar adeta. Kökleri 'Gladyo' tarzı örgütlenmelere dayanan bu mantık ve mekanizmanın zaman içinde gelişen olaylar neticesinde 'özelleştirilmesi'yle bir dizi karanlık eyleme sahne oldu Türkiye. Neredeyse Türkiye'nin çok partili hayata geçişinden bugüne gelişen olayların tarihini oluşturuyor malum 'özelleştirme'. Bunun içinde hareket eden insanların, devletin resmi raporlarına göre, kanun dışı işlere giriştikleri defalarca belgelendi. Fakat bu olayların derinine hâlâ inilebilmiş değil. Şu anki cezalandırma işin eylem kısmını gerçekleştirenler üzerinde yoğunlaşıyor. Oysa biliyoruz ki, asıl önemli olan bu işleri bu ülke üzerinde bir 'mühendislik' faaliyeti gibi sürekli kurgulayanlar problemdir. Asıl onlar bu işleri 'belli siyasal mutfaklarda' pişiriyorlar. Devletin her türlü kanun dışı işe bulaşmasının bir zihniyet haline gelmesinin yaygınlaşması, devletin 'rutin dışına çıkmasının' doğallaşması böyle gerçekleşiyor. İşin bu yönüne sarkamıyor bir türlü 'Türkiye'yi gerçek zeminlerde yaşatmak' isteyen güçler. İşte işin ikinci boyutunu da bu oluşturuyor. Kararı veren mahkeme, bu tip karanlık işlerin üzerine gitmek için nasıl yetersiz bir mekanizma ile hareket etmek zorunda kaldıklarına işaret ediyor. Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti'nin mahkemesi, devlet görevlerinin ve kanun korumalarının arkasına saklanarak, karanlık işleri çevirenlerin ve bunlar tesbit edildiği zaman da ceza almaktan kurtulanların varlığına dikkat çekiyor. Bunları koruyanların da 'birgün adalete muhtaç olabileceğini' belirtiyor. Bir mahkeme böyle konuştuktan sonra, o ülkede kimsenin 'susma hakkı yoktur' artık. Bir mahkemenin böyle konuşması demek, devletin en önemli dinamiği olan adalet için bütün güçlerin yardıma çağrılmasıdır. Bunu en önce hükümet üzerine alınmalıdır. İstikrar konusunda çok hassas olan bir hükümetin döneminde bir mahkeme, adaletin böyle zedelenmesinin istikrar için asıl tehditi oluşturduğunu söylüyor. Ayrıca muhalefet bütün işini gücünü bırakıp bu meselenin en derinine inilmesi için seferber olmalıdır. Unutmayalım, 'yüzlerce çarpık ilişkinin beyni' olan bir 'güç ilişkisi'nin kodudur 'Susurluk'. Bunun açığa tamamen çıkması demek, aklımıza gelen ve gelmeyen bir sürü karanlık ilişkinin çıplaklaşması demektir. Kod adı Susurluk olan 'gizli cumhuriyet tarihi' ortaya çıkarılmadıkça, bu ülkede 'hukuk devletinin tarihini işletmek' mümkün olmayacaktır. Bir 'gizli tarih', orasından burasından bu ülkeyi sürekli aşağıya çekmektedir. Son verilen cezalar buna dur diyebilecek bir iradenin Türkiye'de kolayca ortaya çıkabileceğini ve arkasında da kuvvetli bir halk desteği olduğunu göstermiştir. Fakat asıl önemli olan, cezalandırılanların önüne bu oyunları koyanların kimler olduğunu meydana çıkartmaktır. Oyunu kurgulayanların ve gerçeğe düşmanlık edenlerin cezalandırılmasına gitmelidir iş... 'Vatan' ile 'hukuk' arasındaki bağın koparılmasının önüne geçilmek isteniyorsa bu kaçınılmazdır...
ocelik@yenisafak.com
|
|
| Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim |
| İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|