Dehşetengiz eylemler sonrasında, "Bu işin içinde iddia ettiğin gibi başka bir iş varsa, mutlaka ortaya çıkar" diyen Amerikalı dostumun haklı olduğu bir kez daha anlaşıldı. 11 Eylül'ün üzerinden dokuz ay bile geçmediği halde, hemen ertesinde kabul ettirilen senaryo her tarafından delindi bile. Düdük çalan çalana...

"Düdük çalmak" (whistleblowing) İngilizcede önemli bir kavram. "İçinde yer aldığı kurumun kirli çamaşırlarını ortaya dökecek bilgi vermek" anlamına geliyor. FBI'ın 11 Eylül'ü önceden bildiği halde kılını kıpırdatmadığını olayları takip eden herkes 'düdüğü çalan' bir bayan ajanın anlattıklarından biliyor... FBI'da başlayan düdük çalma eğilimi CIA'ye de geçti... Bush yönetimi, "Daha iyi istihbarat almayı sağlayacak" bahanesi ardına sığınarak, düdük çalmayı imkânsızlaştıracak bir dizi tedbir alıyor...

Benim şu sıralarda en hoşuma giden 11 Eylül öyküsü ise, Mısır asıllı bir borsacının merkezinde bulunduğu 'önceden bilgi sahibi olma' iddiası... Yakınları ve arkadaşlarının kendisine "Tony" diye hitap ettikleri Amr Elgindi, "11 Eylül'ü önceden biliyordu; yetkililere haber vermek yerine, o bilgiyi paraya çevirdi" ithamıyla San Diego'da gözaltına alındı. Yargılanmak üzere New York'a götürülecek...

Elgindi'nin adını ilk defa duyuyor olsanız bile, ne yaptığından sekiz ay önce (24 Ekim 2001) burada çıkan "CIA biliyordu" başlıklı Kulis sayesinde haberdarsınız. Büyük bir terörist eylem yapılacağını ve bazı hisse senetlerinin o eylemler yüzünden müthiş değer kaybedeceğini bilen birileri, bu bilgilerini borsada paraya çevirdiler... Eylemlerde kullanılan uçakların bağlı olduğu havayolları şirketleriyle ikiz kulelerde merkezleri bulunan büyük firmaların hisse senetleri üzerinde yapılan spekülasyonlarda tam 11 Eylül öncesi görülen muazzam artışın sebeplerinden biri, üç yaşında ailesiyle ABD'ye gelmiş, şimdi 34 yaşında olan Mısırlı Amr Elgindi...

10 Eylül günü, firmasına telefon edip, çocukları adına ayırdığı 600 bin dolarlık sigorta dahil nesi var nesi yoksa bazı firmalara yatırmasını istemiş... O gün Elgindi adına borsada dolaşan paranın yekünu iki milyon dolar civarındaymış... Bu tâlimatı verdiği kişiye, "Göreceksin" demiş Elgindi, "Şimdi 9600'de dolaşan Dow Jones indeksi, kısa süre içerisinde 3000 dolara düşecek..." Ertesi gün (1 Eylül) dediği gerçekleşmiş...

Her ne kadar kendisine "Tony" diye hitap ettiriyorsa da, adamın Mısırlı oluşu, bazılarının aklına, "Demek ki eylemcilerle irtibatlı" düşüncesini getirebilir. Sakın getirmesin. Bir ara, "Bosna'ya ve Kosova'ya yardım" diye kampanyalar açtığını belirtseler bile, o işe bile dolandırıcılık amacıyla girdiğini, topladığı paraları üzerine geçirdiğini kaydetmeden geçemiyor itibarlı Amerikan gazeteleri... Tony Elgindi, annesinin parasını bile soyabilen biri...

Tony Elgindi'nin 'İslâm fundamentalisti' olmadığına tanıklık edecek ve tanıklığı bence de geçerli biri daha var: Bir Baptist rahibinin kızı olan karısı... O da, "Tony'me her şeyi yakıştırabilirsiniz, ama onu eylemcilerle irtibatlandırmazsınız" diyor... Yıllar boyu sıkıntı çektikten sonra son sekiz aydır elde ettikleri rahatlığın bozulması ihtimaline bozuluyor Tennesyli rahip kızı Mary Faith... Yeni satın aldıkları mâlikânenin değeri 2.2 milyon dolar. "Kanun dışı yolla kazanılan parayla alınanlar" denilerek 22 Mayıs günü müsadere edilen otomobillerin listesi şu: Bir Bentley, bir Ferrari, bir Jaguar, bir Humvee ve bir de limuzin...

11 Eylül uğursuz eylemlerini önceden biliyor gibi borsada oynayarak müthiş paralar kazanmış Mısırlı Tony Elgindi, tiyöyü eylemleri gerçekleştirenlerden almadıysa, kulağına bu bilgiyi kim fısıldamış olabilir? Aşağıdaki paragrafa geçmeden önce, burada durup soru üzerinde düşünmenizi tavsiye ederim: Tony Elgindi'nin 11 Eylül ile ilgili bilgiyi en azından bir gün önce öğrendiği kişi(ler) kim olabilir?

11 Eylül'den sadece 1,5 ay sonra, Elgindi'nin adı daha ortaya atılmamışken, "CIA biliyordu" diye yazdığımda, bazı ileri zekâlılar, "Komplocu" diye üzerime geliyorlardı ya, Amerikan adalet bakanlığı, Elgindi ve ona bu bilgiyi verenler hakkında 'komplo' dâvâsı açtı; Elgindi ile birlikte dört kişinin yargılanacağı bir komplo dâvâsı... Diğer üç kişinin üçü de, arkanıza yaslandıysanız artık yazabilirim, FBI ajanı... Elgindi'nin kendisi de, 1994 yılından beri, 'FBI muhbiri' olarak çalışıyormuş zaten...

Muhbir olarak kurduğu FBI ilişkisini, rüşvetçi ajanları, FBI bilgisayarındaki paraya çevrilebilecek bilgileri kendisine iletmeye teşvik edecek biçimde kullanmaktaymış Elgindi. FBI'ya ulaşan bilgiler ajanlar tarafından Elgindi'ye iletiliyor, o da borsa uzmanı sıfatıyla, o bilgileri yatırımlarında kullanıyormuş... Tabii, bilgileri veren ajanları görmeyi unutmayarak... Yıllar boyu ufak işlere yarayan bu işbirliği dikkat çekmemiş; 11 Eylül büyük para getirince...

11 Eylül'den FBI'nın haberdar olduğunu 'düdük çalan' ajanlardan da, Tony Elgindi olayından da biliyoruz. Suçlanan FBI ise "CIA de biliyordu" kanaatini verecek haberleri sızdırmaya başladı... 11 Eylül'ü FBI'ın da CIA'nin de bildiği gün gibi ortada...

Dostum haklı, gerçekler gizlenemiyor... Zaten, ben de size, "Gerçeklerin mutlaka ortaya çıkmak gibi bir âdeti vardır" deyip durmuyor muyum?

TAHA KIVANÇ

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu