T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
'C'yi işaretle ama 'E'den şaşma!

Geçen günkü yazımda söz ettiğim bir "manzara"yı bugün bir kez daha ele alacağım. Hatırlayanlar vardır; "Kaç sığır, kaç manda, kaç koyun, kaç keçi" başlıklı yazımı ÖSS 2002'den birkaç soruyu hatırlatarak bitirmiştim. Bu sorulardan birisi, ülkedeki taşımacılık türleri üzerineydi. ÖSS 2002'in "Sözel Bölümü"nde yer alan 79 sayılı soru aynen şöyleydi:

79. Her tür ulaşım olanağı bulunan bir ülkede demir cevheri, kömür gibi madenlerin dışalım ve dışsatımında yararlanılan,

I. demiryolu,
II. karayolu,
III. denizyolu,

taşımacılıkları, aşağıdakilerden hangisinde taşıma maliyeti en yüksek olandan en düşük olana doğru sıralanmıştır?

A) I, II, III B) I, III, II C) II,I,III D) II,III,I E) III, I, II

Eveeet, hadi bakalım, doğru seçeneği işaretleyiniz!

ÖSS soruları üzerinde bu derece ısrar etmem aranızdan bazılarına tuhaf geliyor mu bilemem. Ben bu işi çok ciddiye alıyorum. Ülkemizde üniversiteye giriş izni verme yetkisinin aklı olmayan bir "optik okuyucu"ya teslim edilmesini birt ürlü içime sindiremiyorum. Adı üzerinde "akılsız" bir "optik okuyucu"! İşte bu nedenden dolayı da, gazetelerimizin yıl içinde sayfalarının önemli bir bölümünü ayırdığı ÖSS meselesini her yıl hiç değilse bir kez gözden geçirmeyi kendime görev addediyorum. "Optik okuyucu" denilen akılsız otoriteye o derece alıştık ki, çoğumuz artık kendine başka bir yöntemin olup olamayacağı sorusunu bile sormuyor. Varsa yoksa "objektif" seçimin tek yolu olan "optik okuyucu"!

Şimdi gelelim 79. soruya: Gördüğünüz gibi soru basit bir soru; "demir cevheri, kömür gibi madenler"in bir yerden bir yere taşınmasında "en düşük" ve "en yüksek" maliyetin hangi türle sağlanacağını soruyor. Bunu bilmeyecek ne var; doğru seçenek tabii ki "C" seçeneği. "Karayolu" taşımacılığı "en yüksek", "denizyolu" taşımacılığı "en düşük" maliyetli taşıma türü; arada da "demiryolu" yer almak üzere.

Şimdi bir "ara toparlama" yapalım: "Normal" bir ülkede, eğitim/öğretim sisteminin öğrencilere verdiği doğru bilgilerle, o ülkedeki "gerçeklik"in birbirini tamamlaması gerekmez mi? Tabii ki gerekir; yani, siz eğer okullarınızda maden taşımacılığında "en yüksek" maliyetin "karayolu"nda olduğunu öğretiyorsanız, ülkedeki maden taşımacılığının da zaten -doğal olarak- bu taşımacılık türünden uzak olması gerekmez mi? Ona ne şüphe! Böyle olmalı ki, öğrenciler "öğrendikleri" ile "gerçeklik"in birbirini nasıl tamamladığını görüp öğrendiklerine ve ülkesinde olup bitenlere güven duysun!

Oysa bizimki gibi "anormal" ülkelerde durum bunun tam tersi! Öğrencilere "Okul"da verdiğin doğru bilgi ile, ülkenin "gerçekleri" birbiriyle taban tabana zıt! Öğrenci ÖSS'de önüne gelen soruda "C" seçeneğini işaretleyerek bir puan kazanırken, ülke gerçeği "E" seçeneğinde (yani, "denizyolu, demiryolu, karayolu") ısrar ediyor...

Şimdi siz söyleyin; bir ülkenin eğitim/öğretim sistemi ile ülke gerçekleri birbiriyle bu derece uzlaşmaz olursa, bu eğitim/öğretimden ne hayır gelir? Düşünün; "normal" bir ülkede öğrenim gören öğrenciler 79. soruyu sadece çevrelerinde olup bitene bakarak nasıl kolayca cevaplarlar... Ülkelerinde kömürün "karayolu" ile taşındığına (küçük dağıtımları kastetmiyoruz tabii ki!) hiç şahit olmadıkları için, bu soruyu cevaplamak onlar için nasıl kolay... Ülkelerindeki "gerçeklik"le aldıkları bilgiler birbirini nasıl da tamamlıyor... Peki ya bizimkiler? Onların işi zor; onlar çoğu zaman olduğu gibi bu kez de öğrendiklerinin tam tersini işaretledikleri zaman ancak doğru cevaba ulaşabiliyorlar! Çünkü ülke gerçeği yanlış seçenekte ısrarlı... Çünkü okulda öğrenilen "doğru bilgi"nin sadece ÖSS ve benzeri sınavlarda bir değeri var. Çünkü bizde eğitim/öğretim sistemi sadece kendi başına mesut ve memnun yaşasın diye var...

Ne acı bir manzara bu böyle... Öğrenciler okulda omletin yumurtayla yapıldığını öğrenip, bu bilgiden sınavdan geçirilirken, çevrelerinde gözledikleri omletlerde yumurtadan eser yok! Eğitim/öğretim sistemimiz öğrencilerin hayatlarını bu derece bölmüş; "bilgi" ile "gerçeklik" arasından neredeyse hiçbir bağ kalmamış. Öğrenciler birbirinden çok uzak bu iki dünyayı da idare etmek zorunda kalmışlar... Bunun bir sonucu olarak da, sınavda doğru "C" seçeneğini işaretleyerek okul bitirip taşımacılık konusunda söz sahibi olanlar pratikte hep "E" seçeneğinin partizanı olmuşlar... Bu "absürd" duruma çare olarak benim geliştirdiğim öneri şöyle: Ya ülke gerçeğini doğru seçenek olan "C"seçeneğine, ya da kısa yoldan ÖSS 2002'deki doğru cevabın "E" seçeneği olduğunu ilan ederek doğru bilgiyi ülke gerçeğine benzetelim! Bir an önce benzetelim ki, bitsin bu "ikicilik", bitsin bu "ikili dünya"!


24 Haziran 2002
Pazartesi
 
KÜRŞAD BUMİN


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED