Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in, RTÜK Kanunu'nun tümünü veto etmesine rağmen sadece 18 maddesinin Anayasa Komisyonu ve Genel Kurul'da görüşülmesinin Anayasa'ya uygun olmadığı gerekçesiyle kanunu geri göndereceği belirtiliyor. Kulislerde, hükümet ortaklarının RTÜK Kanunu'nun değişmesini istemediği ancak Sezer'in ikinci defa geri göndermesi ihtimali nedeniyle, "Biz Meclis'ten çıkarttık ama Sezer geri gönderdi" diyerek topu Sezer'e atacağı yorumları yapılıyor.

Hukukçulardan görüş aldı

Anayasa'nın 89. maddesinde, "Türkiye Büyük Millet Meclisi geri gönderilen kanunu aynen kabul ederse, kanun Cumhurbaşkanı'nca yayımlanır, Meclis geri gönderilen kanunda yeni bir değişiklik yaparsa, Cumhurbaşkanı değiştirilen kanunu tekrar Meclis'e geri gönderebilir" hükmü yer alıyor. Sezer'in, Anayasa'nın 89. maddesinde bulunan bu hükme göre, veto ettiği RTÜK Kanunu'nun Meclis'te 'aynen kabul edilen' kanun hükmünde olmadığını, 18 maddesinin kabul edilmesi nedeniyle "kanunda yeni bir değişiklik yapılması" kapsamında değerlendireceği belirtiliyor.

Sezer'in, RTÜK Kanunu'nu yeniden gönderme konusunda üç Anayasa Hukuku profesöründen görüş aldığı öğrenildi. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu da Cumhurbaşkanı Sezer'in RTÜK Kanunu'nu geri gönderebileceğini söyledi.

Prof. Dr. Kaboğlu, "Sezer, RTÜK Kanunu'nu veto ettiği zaman, Anayasa'da Cumhurbaşkanı'na kısmi veto hakkı tanınmamıştı. Bu nedenle Sayın Cumhurbaşkanı RTÜK Kanunu'nun tümünü veto etti. Anayasa Komisyonu ve Meclis Genel Kurulu'nun tasarınının tüm maddelerini görüşmesi gerekirdi. Tasarının tüm maddeleri görüşülmediğine göre Cumhurbaşkanı yasayı ikinci defa geri gönderebilir. Cumhurbaşkanının ikinci defa vetosunu önleyen düzenleme tasarının aynen kabul edilmesi halinde geçerlidir" diye konuştu.

Hükümet ortakları mı planladı?

Hükümet ortaklarının, RTÜK Kanunu'nun tümünün veto edilmesine rağmen sadece 18 madesini görüştürmesinin bilinçli bir hareket olduğu öne sürülüyor. Hükümet ortaklarının, RTÜK Kanunu'nun tümünün veto edilmesine rağmen sadece 18 maddesinin görüşülmesi halinde Cumhurbaşkanı'nın ikinci defa geri gönderip gönderemeyeceği konusunda hukukçulardan mütalaa istediği belirtiliyor.

İktidar ortaklarının RTÜK Kanunu'nun çıkmasını istemedikleri, ancak, kanunun çıkmamasının bütün sorumluluğunu Cumhurbaşkanı Sezer'e yüklemek istedikleri belirtiliyor.

AK PARTİ VE SP İPTAL ETTİRECEK

RTÜK Kanunu'nun Meclis Genel Kurulu'ndaki görüşmeleri sırasında AK Parti ve Saadet Partisi milletvekilleri birlikte mücadele ederken, DYP'liler Genel Kurul'u terkederek, hükümete dolaylı destek vermeyi tercih etti. DYP'nin, "Anamuhalefet Partisi" olması nadeniyle Anayasa Mahkemesi'ne doğrudan müracaat etme hakkı bulunmasına rağmen RTÜK Kanunu'nun yasalaşması ve Sezer tarafından veto edilmemesi halinde iptal başvurusunda bulunmayacağı belirtiliyor. Bu durumu dikkate alan AK Parti ve SP'liler ise milletvekili sayılarını birleştirerek, Anayasa Mahkemesi'ne gitme kararı aldı. Bir kanunun iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne müracaat edebilmek için en az 110 milletvekilinin imzasının bulunması gerekiyor. Bu arada, AK Parti Grup Başkanvekili Salih Kapusuz, RTÜK Yasası'nın "karşılıklı menfaat hesaplarına dayandığını" söyledi. Yasanın medyada tekelleşmeyi artıracağını, basın çalışanlarının kaderini patronların iki dudağı arasına hapsedeceğini kaydeden Kapusuz, "Hükümet medya ve sermaye için çalışıyor. Sayın Ecevit, Bahçeli ve Yılmaz, ellerinde taşıdıkları 'size en iyi hizmeti biz veririz' pankartı ile medya patronlarına sesleniyorlar" dedi.