|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Hürriyet başyazarı ve Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi'den, geçen gün yayımlanan "Bir yıl önce, bir yıl sonra" başlıklı yazımla ilgili bir mektup aldım. Ekşi, yeni RTÜK Yasası'nda üst kurula üye verebilecekler arasında adı geçen Basın Konseyi'nden "kapalı kutu" olarak söz etmemi bana yakıştıramadığını söylüyor. Konsey'in iddia edildiğinin tersine, "belki de Türkiye'nin en saydam kuruluşu" olduğunu belirtiyor. Olabilir, hakkıdır; o halde bugün bu "saydam kutu"ya biraz daha yakından bakalım. Ancak daha önce, Ekşi'nin mektubunun ilk paragrafını olduğu gibi aktarmak ve üzerine iki laf etmek istiyorum. Çünkü doğrusu –Ekşi, bir yanlış anlamaya fırsat vermemek için elinden gelen gayreti göstermiş olsa da!– bayağı ağrıma gitti... Söz konusu paragraf şöyle: "Bugünkü yazınızda Basın Konseyi ile ilgili ibareleri görünce, o kısmı okudum. Aslında tamamını vakit bulursam okuyacağım. Yani 'o kısmı okudum' sözümü bir küçükseme ifadesi gibi almayın diye yazıyorum. Çünkü 'ben seni okumam' türü laflar, bence diyeni küçültür. Kısaca ben sizin yazdıklarınızı, ilgimi çeken bir konu işlemişseniz okurum." Paragrafı olduğu gibi aktarıyorum, çünkü mektup bir yazıma ilişkin; yani yanlış anlaşılmasın, "özel"imize giren bir mektubu, açıkladığım filan yok! Ekşi'nin bu satırları bayağı ağrıma gittiği gibi, başkan başyazarın adına üzüldüm de... Nasıl üzülmem, başkan başyazar o derece meşgul ki, önünde duran ve içinde "Basın Konseyi ile ilgili ibareleri" gördüğü için ilgilendiği bir yazının sonunu bile getiremiyor! Ama doğrusu ince bir insan; "tamamını vakit bulursam okuyacağım" diyor. Başkan başyazar o derece meşgul ki, karşılaştığı yazıları sanki birer romanmış gibi "zamanında" okunmak üzere sıraya diziyor! İşin bir diğer hoş tarafı da, bu "cömertliğini" samimi bir şekilde söz konusu yazının yazarına bildirmesi... Neyse fazla uzatmayalım, nasıl olsa sözünü aldık, "zamanı gelince" yazının tamamını da okuyacak... Gelelim "belki de Türkiye'nin en saydam kuruluşu"na. Ekşi bu iddiasına delil olarak "çünkü bizim 'Özgür Basın'da yıllardır yazdığımız gibi 'tüm hesaplarımız her isteyenin incelemesine açık'tır" diyor. Bu itirazı üzerime alınmadım, çünkü benim yazımda Basın Konseyi'nin "hesapları"na ilişkin en ufak bir ima bile söz konusu değildi. Bu tür bir ima söz konusu değildi ve olamazdı, çünkü Basın Konseyi gibi başından itibaren bilinçli olarak "tüzel kişilik" kazanmayı reddetmiş bir kuruluşun "hesapları"ndan bana ne! Bir grup insan bir araya gelerek Konsey kurmuş, sonra bu Konsey'i desteklemek için bir vakıf oluşturmuş, ama sonuçta Konsey hâlâ "tüzel kişilik" edinmemiş... "Saydam" ya da değil, hesaplarından bana ne! Konsey'in "tüzel kişilik" kazanmayı başından itibaren bilinçli olarak reddetmesi bizi ancak bir açıdan ilgilendirebilir. O da, henüz "tüzel kişilik" kazanmamış bir kuruluşun yeni RTÜK Yasası çerçevesinde nasıl olup da üst kurula üye verebileceği meselesidir. Ekşi'nin cevap vermek ihtiyacını hissettiği yazımda da belirttiğim gibi, gazetecileri bünyesinde toplayan ve yönetimini seçimle belirleyen bir "cemiyet" ya da "sendika"nın (yani bir "tüzel kişilik"in) RTÜK'te temsil edilmek gibi bir talebi tabii ki olabilir. Ama Basın Konseyi gibi "yarı saydam bir kutu"nun benzer bir talebi anlaşılır bir şey midir? Ekşi'nin (mektubunda) tavsiye ettiği gibi, Konsey'in sitesine girip manzarayı bir kez daha temaşa ettim. Yalan değil, Konsey'in organları belirlenirken bir "seçim" yapılıyor. Basın Konseyi'nin iki temel organından birisi olan "Basın Konseyi Üyeler Kurulu" (BKÜK) bir "Genel Kurul" gibi çalışarak "Basın Konseyi Yüksek Kurulu"nda (BKYK) 3 yıl görev alacak olan 8 gazeteci ve 8 okuyucu temsilcisini seçiyor. "Basın Konseyi Yüksek Kurulu"nda başka üyeler de var; mesele biraz karışık olduğu için, en iyisi bu bilgileri Konsey'in sitesinden aktarmak: "Basın Konseyi Yüksek Kurulu, BKÜK tarafından 3 yıllık bir süre için gizli oyla seçilen 8 gazeteci, 8 okuyucu temsilcisi ve Basın Konseyi Sözleşmesi'ndeki koşullara göre gönderilen 'Temsilciler'den oluşur." Burada söz konusu olan "Temsilciler" de, günlük net satış ortalaması 100 binden fazla olan Konsey üyesi gazeteler, ulusal yayın yapan radyo ve televizyon kanalları ve de yine dernek ve sendika gibi Konsey üyesi gazeteci örgütlerinden geliyorlar. İyi güzel; buraya kadar mesele yok... Ancak "Basın Konseyi Sözleşmesi"ne göz atarken sıra Konsey'in "Genel Kurul"u gibi çalışan en yüksek organı "Basın Konseyi Üyeler Kurulu"nun (BKÜK) kimlerden oluştuğu maddesine gelince, bir husus bana epeyce tuhaf geldi. Tuhaflık, BKÜK'da yer alan 40 kişilik "Okuyucu Temsilcileri"nin nasıl belirlendiğine ilişkindi. "Sözleşme" aynen şöyle diyor: "Okuyucu kesimini temsilen Basın Konseyi Yüksek Kurulu tarafından seçilen 40 kişi..." Bu belirleme usulünde sizce de bir tuhaflık yok mu? Çünkü biliyorsunuz, Konsey'in "Basın Konseyi Yüksek Kurulu" (BKYK) adı verilen kurulunu zaten "Basın Konseyi Üyeler Kurulu" (BKÜK) seçiyordu. Oysa şimdi iş tamamen tersine döndü; BKYK'yı seçmesi gereken BKÜK'nın bir bölümünü (yeni "Okuyucu Temsilcileri"ni) BKYK seçiyor! Yanılıyor muyum bilmem ama ben bu işin içinden çıkamadım... Eğer yanılmıyorsam dünya "seçim tarihi"ne önemli bir katkı olarak değerlendirilebilir... Seçilecek olanlar basbayağı seçmenleri seçiyorlar! Üşenmeyip Konsey'in sitesinden, "Basın Konseyi Yüksek Kurulu"nda (BKYK) bugün hangi "Temsilcilerimiz"in görev yaptığını da öğrendim. "Temsilcilerimiz" diyorum, çünkü günde 5-10 gazete okuyan birisi olarak böyle konuşmaya sanırım hakkım vardır. İşte size görev başında olan "Okuyucu Temsilcileri"nin listesi: Nevzat Ayaz (eski Savunma ve Milli Eğitim Bakanı, vali), Sara Koral Aykar (reklamcı), Nihat Böytüzün (turizmci), Gencay Gürün (tiyatro yönetmeni), Prof. Dr. Nüket Güz (Prof. Dr.), Turgut Kazan (Avukat), Prof. Dr. Mesut Önen (Prof. Dr.) N. Kemal Şentürk (eski İstanbul Valisi). Açıkça söylemek gerekirse, sizi bilmem ama ben bu zevata Basın Konseyi'nde beni "temsil" etmeleri yönünde en ufak bir yetki verdiğimi hatırlamıyorum! Bakalım bu işe Konsey Başkanı Oktay Ekşi ne diyecek. Yazının tamamını okumaya "vakit bulursa" tabii... (Laf aramızda, bu manasız konu bayağı da vaktimi aldı!)
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |