Başbakan Bülent Ecevit, önceki gün sabaha karşı ve sabah saat 10:00 sıralarında iki kez hastaneye kaldırıldı. İlk seferinde gazeteciler atlatılarak ambulansla Başkent Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırılan Ecevit, eve dönmekte ısrar edince erken saatlerde eve getirildi. Ancak durumunun ağır olması nedeniyle sabah evine gelen Başkent Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal ile doktoru Prof. Dr. Turgut Zileli tarafından ikna edilerek, bu kez basından gizlenmeden makam aracıyla hastaneye getirildi.

Ecevit'in sol kaburgasında bir kırık ve damar iltihabı olduğu açıklanırken, tedavisine başlandığı ve hastanede bir hafta kalacağı bildirildi. Ecevit'in, önceki gün "kesinleştiği" açıklanan Afganistan ve Pakistan ziyaretleri ile tüm randevuları da yeniden iptal edildi.

Gece saat 02:30'da getirildi

Yeni Şafak'ın elde ettiği bilgilere göre, Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.Mehmet Haberal, geçtiğimiz gece sabaha karşı saat 02.30 sıralarında Başkent Hastanesi önünde bekleyen basın mensuplarına Ecevit'in hastaneye getirilmeyeceğini, boşuna beklememeleri gerektiğini söyledi. Haberal'e güvenen gazeteciler hastaneden ayrılırken, diğer hastaların yakınları da giriş kapısından uzaklaştırıldı.

Bir süre sonra, önünde ve arkasında iki sivil korumayla gelen bir ambülans Başkent Hastanesi'nin arka kapısına yanaştı. Hastalarını bekleyen refakatçiler, merak edip ambülansın yanına yaklaşınca indirilen kişinin Başbakan Ecevit olduğunu gördüler. Başbakan'a yapılan ilk müdahale ve tetkiklerden sonra durumunun ağır olduğu anlaşıldı. Ancak Ecevit eve dönmekte ısrar edince, yeniden Oran Sitesi'ndeki evine gönderildi.

İki profesör ikna etti

Ancak Prof. Mehmet Haberal ile Ecevit'in özel doktoru Prof. Turgut Zileli, sabah Ecevit'in evine giderek, yapılan tetkilerin sonuçlarını bildirdiler ve hastaneye gelmesi gerektiğini anlattılar. Bunun üzerine Başbakan Ecevit eşi Rahşan Ecevit ile birlikte saat 10.38'de evinden çıktı ve makam arabası ile saat 10.52'de Başkent Üniversitesi Hastanesi'ne geldi. Ecevit, arabadan inemeyince, koruma müdürü kolundan tuttu. Ecevit'in, hastane merdivenlerini de korumaların elinden tutarak çıkması dikkat çekti. Hastane önüne gelen gazetecilere ise "Başbakan'a rutin bir kontrol yapılacağı" açıklandı.

Kaburga kırığı ve damar iltihabı

Beklenen açıklama bir süre sonra Başhekim Prof. Mehmet Haberal'dan geldi. Açıklamasına, "Sayın Başbakanımız'ın sizi çok fazla telaşlandıracak herhangi ciddi bir durumu olmadığını peşinen belirtmek istiyorum" diyerek başlayan Prof. Haberal, Başbakan Ecevit'in "sol 9. kaburgasında travmatik kırık ve yumuşak doku zedelenmesinin yanısıra sol bacakta başlangıç safhasında 'tromboflebit' saptandığını, tüm yaşamsal işlevlerinin normal sınırlar içerisinde olduğunun gözlemlendiğini" bildirdi.

"Sayın Başbakanımız'ın var olan nörolojik rahatsızlığı kontrol altındadır" diyen Prof. Haberal, Ecevit'in "en az bir hafta" süreyle hastane koşullarında tıbbi tedavi ve yatak istirahatı amacıyla gözlem altında kalmasının uygun görüldüğünü belirtti. Prof. Haberal, "tromboflebit"in ne olduğunun sorulması üzerine, "Tromboflebit, damarların, özellikle siyah kan damarlarının iltihaplanmasıdır. Şu anda Sayın Başbakanımız'ın böyle bir problemi var. Biz de onunla ilgili gereğini yapıyoruz" dedi.

5 doktor muayene etti

Açıklamada Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Turgut Zileli, Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Atılay Taşdelen, Kardiyoloji uzmanı Prof. Dr. Haldun Müderrisoğlu, Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Hatipoğlu ve Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Füsun Öner Eyüboğlu'nun imzaları da yer aldı.

Tromboflebit kötü haber olabilir

Ecevit'te saptanan "tromboflebit"in bir çok önemli hastalığın yan bulgusu olabileceği ifade edildi. "Kronik yaygın damar içi pıhtılaşması" olarak tanımlanan tromboflebit, daha çok sinsi gelişen kötü huylu hastalıkların yan bulgusu olarak ortaya çıkabiliyor. Bunlar arasında prostat gibi kanser hastalıkları da yer alıyor.

Başbakan'ın 14 gündür tıbbi müdahaleden uzak olmasının büyük bir hata olduğunu vurgulayan uzmanlar, Ecevit'in sağlığına yeterli hassasiyetin gösterilemediği kanısında birleştiler. Uzmanlar Başkent Hastanesi tarafından yapılan imzalı açıklamayı ise "tıbben yetersiz" olarak nitelendirdiler.

Bu arada, hastaneye ziyaret akını sürüyor. TBMM Başkanı Ömer İzgi, Mesut Yılmaz ile Hüsamettin Özkan ve İsmail Cem, Ecevit'i telefonla arayarak geçmiş olsun dileğinde bulundular. Öte yandan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan ile TOBB Başkanı Rıfat Hısarcıklıoğlu, ATO Başkanı Sinan Aygün ve ASO Başkanı Zafer Çağlayan, Ecevit'e geçmiş olsun ziyaretinde bulundu.

ECEVİT HASTANEDE AÇIKLAMA YAPTI

Başbakan Bülent Ecevit, rahatsızlığının, ekonomiyi ve siyaseti olumsuz etkilemesi için herhangi bir neden olmadığını açıkladı. Ecevit, Başbakanlık Basın Müşaviri Cem Avcı aracılığıyla yaptığı yazılı açıklamada şöyle dedi: "Geçici rahatsızlığımın, ekonomimizin geleceğini ve siyasal durumumuzu olumsuz etkilemesi için herhangi bir neden olmadığı anlaşılmıştır. Bugün yapılan yeni ve ayrıntılı incelemeler sonucunda kaygı verici bir durum olmadığı anlaşılmıştır. Aziz vatandaşlarımızın huzur ve güvenlik içinde çalışmalarını dilerim. Ben de yakında çalışmaları daha etkin olarak sürdüreceğim."

KORTİZON AZALINCA AYAKTA DURAMADI

İlk rahatsızlığında "bağırsak enfeksiyonu" geçirdiği belirtilen Başbakan Ecevit'in evinde düşerek kaburga kemiğini kırması, yeni iddiaları gündeme getirdi. Ecevit'in Alzeihmer veya Myastenia (kas erimesi) rahatsızlığı bulunduğu, bunun için verilen kortizon ilacının 14 gün önce azaltılması nedeniyle dengesini sağlayamayarak yere düştüğü belirtildi. Ecevit'e günde 16 miligram Kortizon verildiği, ancak kortizon nedeniyle vücudunda kanamalar meydana gelmesi ve 14 gün önce aniden fenalaşarak hastaneye kaldırılmasıyla ortaya çıkmıştı. Ecevit'in doktoru Prof. Dr. Turgut Zileli, Ecevit'in rahatsızlığını "bağırsak iltihabı" diye açıklamış, ancak kendisine verilen günlük 16 miligram kortizonun 4 miligrama düşürüldüğünü de itiraf etmişti. Kortizon'un etkisiyle kilo alan ve hareketleri canlılışan Ecevit'in, ilacın dozunun düşürülmesinden sonra ayakta durmak ve yürümekte zorluk çektiği, bu nedenle evinde düşerek kaburgasını kırdığı belirtiliyor.

ECEVİT BEHÇET HASTASI MI?

Başbakan Ecevit'te görülen tromboflebit, Behçet Hastalığının belirtilisi olarak da biliniyor. 1937 yılında Türk doktoru Hulusi BEHÇET tarafından teşhis edilen ve Behçet Hastalığı ya da Behçet Sendromu olarak adlandırılan hastalık; özellikle deri altı, göz, beyindeki kan damarlarının iltihaplanmasına yol açan, sebebi bilinmeyen, nadir görülen, bağışıklık sistemi ile ilgili bir hastalık. Bulaşıcı olmayan Behçet Hastalığı'nın belirtileri arasında, kol veya bacaklarda uyuşukluk, kuvvetsizlik, dengede güçlük, deride kırmızı ve ağrılı yumrular, bağırsaklarda yaralar, gözlerde iltihaplanma, kanlanma, bulanık görme yer alıyor. Kesin bir tedavisi henüz bulunamayan Behçet Hastalığı'nın tedavisi için kullanılan Siklofosfamid, Klorambusil, Azotiopirin gibi bağışıklığı baskılayıcı ilaçlar zehirli etkileri nedeniyle devamlı kullanılamıyor