Erzurum'da, Cumhuriyet Caddesi üzerindeki Kardeşler Kuruyemişçisi'nin terazisinin altına, 23 Nisan günü, bir zarf içinde iki milyon lira ve bir mektup gizlice bırakılır.

Mektupta kısaca 15 yaşında bir çocuğun, bir yıl önce o dükkandan iki milyon lira çaldığı ve bundan pişmanlık duyduğu yazılıdır. Affını rica etmektedir.

"Câhildim ve yaşım küçüktü" diye yazmaktadır delikanlı.

Vicdanının sesini dinlemiş ve o paranın hesabını veremeyeceğinden korkmuş.

Dükkân sahibi Seracettin Saygın, mektubu bize ulaştırdı; hortumculara, soygunculara dikkat çekerek.

Nice yolsuzluk, hortumculuk ve türlü entrikalarla bu milletin parasını yiyen yüzsüzlere ithaf ediyor o mektubu.

"15 yaşındaki bu gencin göstermiş olduğu vicdan muhasebesini yapacak babayiğit var mı onların arasında?" diye soruyor.

Var mı cevaplamak isteyen?

HAYATIMIZA BİLGİSAYAR GİRDİ

Girerken mizah âlemine yenilikler kazandırdı. İşte, internetten gelen bilgisayarlı komik durumlar:

Bilgisayara yeni başlamış birisine telefonla yardımcı olunmaktadır.

Teknik servis elemanı:
- Şimdi bütün pencereleri kapatın.
Müşteri:
- Biraz bekleyin lütfen.
Biraz bekledikten sonra müşteri tekrar telefon başına gelir.

- Evin bütün pencerelerini kapattım. Ancak pencerelerle bilgisayarın ne alakası var anlayamadım. (N. Arslankaya)

İşyerinde yeni 'mac' kullanmaya başlayan bir kadın problemle karşılaşır ve destek birimine telefon eder. Destek birimindeki arkadaş telefonda yardım etmeye çalışır.

"Mouse ile ekrandaki programın üzerine tıklatın" der. Telefonden gelen ses "Tık Tık"... Kadın, 'mouse' ile ekranın camına tıklamıştır. (Alper Çimen)

Köksal Kazancı'dan rivayet edilmiştir. (Gümüşhaneli bilgisayarcı.) Gümüşhane'nin bir ilçesinde kömür ocaklarının bilgisayarı arızalanır. Yaklaşık 200 km öteden binbir güçlükle ve yüksek ücretle bilgisayarcı getirirler. Gelen adam, 2-3 saat uğraşıp tamir eder. Giderken sorarlar:

- Nesi varmış?
Cevap:
- Beynine sinek kaçmış. (T. Özkan)

Bundan 3-4 yıl önceydi... Yalvar yakar commodore 64'ü bir pentium yaptık! Neyse bilgisayar geldi, ben babama uzun uzun anlattım ne var ne yok diye... İşte virüs şudur, şöyle girer vs. İşimiz bitti bilgisayarı kapadım. Ve bana dedi ki:

- Bilgisayarı örtsene oğlum virüs mirüs girer! (Yener Sönmez)

Banka öyle soyulmaz, böyle soyulur

Son üç ayda ne kadar çok banka soyuldu. Ekonomik krizden kaynaklanan işsizlik, parasızlık önemli bir sebep teşkil etse bile, bir o kadar etkili olan faktör de, bu soygunların basın yayın organlarında veriliş şeklidir fikrimce.

Haberlerde banka soygunlarının nasıl gerçekleştiğini ve sonra soyguncunun ne şekilde yakalandığını gören bazı aklı evveller, acemi soyguncuyu (bu işin profesyoneli kaç kişi var ki zaten?) beceriksizlikle suçlayıp, "Banka öyle soyulmaz, böyle soyulur aslanım" diyerek kendi planını yapıyor ve harekete geçiyor, herhalde.

Sonra...
Sonrası mâlûm!
Kimisi soygun sırasında yakalanıyor, kimisi kaçarken.

Unutulmaz hediye

Ankara'da bir Rotary kulübüne kısa dönem mübadele programı ile yurt dışından bir delikanlı gelir.

Büyük tedirginlikle Türkiye'ye gelen genç, kendisine gösterilen ilgiden son derece mutlu olur ve dönüş vakti yaklaştığında, ülkemizden neredeyse ayrılmak istemez.

Ülkesine gidecek olan gence kulüptekiler bir hediye vermek ister ve bunu toplantılarında tartışmaya açarlar.

Başkan, "Arkadaşlar öyle bir hediye verelim ki misafirimiz onu her gördüğünde, her dokunduğunda bizi hatırlasın" der.

Bunun üzerine üyelerden biri öne atılır ve teklifini sunar: "Başkanım onu sünnet ettirelim."

Af

Ne zaman "af yasası" gündeme gelse, Bülent Bey içine sindiremediğini söylüyor. Hemen bir iç tüzük değişikliği yaparak "içine haddini bildirmeli".
Murat Kayacan

GÜNÜN SÖZÜ

Elmas yontulmadan, insan da yanılmadan mükemmelleşemez.
Konfüçyus

GÜNÜN TÜRKÜSÜ

Daha senden gayrı âşık mı yoktur
Nedir bu telâşın vay deli gönül?

MEHMET ŞEKER

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu