AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

G Ü N D E M

Doğu'da kadın intiharları arttı

İnsan Hakları Derneği'nin verilerine göre, Doğu ve Güneydoğu illerinde hayatına son verenlerin büyük bölümü genç kadınlardan oluşurken, intihar edenlerin arasında çocuk yaşta kızların da bulunması dikkat çekti.

İnsan Hakları Derneği'nin (İHD) 2003 yılı verilerine göre altı ayda 25 kadın kuşkulu biçimde intihar etti. Bu intiharlardan sadece bir tanesi İstanbul'da gerçekleşirken, diğerlerinin tümü Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde meydana geldi. İHD'nin bu yılın ilk altı ayına ilişkin insan hakları ihlalleri raporunda, "kadın ve çocuklara yönelik şiddet ve tecavüz olayları" başlıklı bölüm geniş yer tuttu. Raporda yeralan verilere göre, 6 ayda 21 kadın kendilerine uygulanan şiddet sonucu hayatını kaybetti, 11 kadın ise yaralandı. Namus cinayetlerinde ise 26 kadın öldü 3 kadın yaralandı. Çocuklara yönelik şiddet ve tecavüzlerin sayısı ise kayıtlara toplam 17 olarak geçti. Altı ayda 25 kadının intihar ettiği, 12 kadının ise intihara teşebbüs ettiği belirtilen raporda, en dikkat çekici nokta ise, intihar vakalarının Doğu ve Güneydoğu'da gerçekleşmesi oldu. Kayıtlara geçen 25 kadın intiharı olayından sadece biri İstanbul'da yaşanırken, diğerleri başta Batman, Siirt ve Bingöl olmak üzere Doğu ve Güneydoğu illerinde meydana geldi.

Genç kızlar ve çocuklar..

Hayatına son verenlerin büyük bölümü genç kadınlardan oluşurken, intihar edenler arasında çocuk yaştaki kızların da bulunması dikkat çekti. 13 yaşlarındaki N.G. ve Gülsüm Şimşek, 14 yaşlarındaki Semra İlge ve Zeynep Görgil, 16 yaşlarındaki Kadriye Altun ve Müjde Soydan, 17 yaşlarındaki Gülşah Taşçı ve S.D, bu yıl içinde hayatlarına son verdiler.

İşte şiddetin 6 aylık bilançosu
Kadına yönelik şiddet: 21 ölü, 11 yaralı.
Namus cinayetleri: 26 ölü, 3 yaralı.
Çocuğa yönelik şiddet ve tecavüz: 17.
Kuşkulu kadın intiharları: 25.
İntihar teşebbüsleri: 12.

İNTİHAR OLAYLARI HANGİ İLLERDE OLDU?

Altı ayda yaşanan 25 kuşkulu kadın intiharından bazıları şöyle:

  • Van Gürpınar'da üç çocuk annesi Huriye Dural (24) 20 Nisan'da kime ait olduğu belirlenemeyen bir tabanca ile kafasına tek kurşun sıkarak intihar etti.

  • 17 Ocak günü Bingöl İli Solhan ilçesinde Hasret Doğu (18) adlı bir çocuk annesi kadın av tüfeği ile intihar etti.

  • 20 Şubat günü Batman Yavuz Selim Mahallesi'nde, 14 yaşındaki Semra İlge isimli genç kızın kendini asarak intihar ettiği bildirildi.

  • 6 Mart günü Tunceli ili Hozat ilçesinde ikamet eden 16 yaşındaki Müjde Soydan babasına ait tüfekle intihar etti.

  • 11 Mart günü Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinde ikamet eden ve lise öğrencisi olan 17 yaşındaki S.D. teneffüs sırasında silahla intihar etti.

  • 22 Nisan günü Batman'da Ratiye Doğan (18) girdiği bunalım sonucu merdiven boşluğuna kendini asarak intihar etti.

  • Siirt Pervari'de Fatma Golit (24) 2 Mayıs'ta Müküs Deresi'ne atlayarak intihar etti.

  • Şanlıurfa'da işçi olarak çalışan Zeynep D. (21) çalıştığı fabrikanın çamaşırhanesine kendini asarak intihar etti.

  • Birkaç yıl önce İstanbul'a taşınan 8 çocuk annesi Mesude (37) isimli kadın kendini tavana asarak intahar etti.

    Doç. Yasin Aktay: İntiharlarda yaş ortalaması düştü

    Güneydoğu'daki kadın intiharları üzerine bir dizi saha çalışması yapan Selçuk Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yasin Aktay, son zamanlarda meydana gelen ve yeni bir intihar dalgası yaş oranının gittikçe küçüldüğünü ve ailelerin bu konuda daha ketum davrandıklarını söyledi. Aktay, "Genel bir şey söylemek gerekirse intihar etmek zannedildiği gibi aşırı baskıların olduğu durumda ortaya çıkmıyor. Aksine, baskılara direnme, karşı çıkma, yani bireysellik kültürünün gelişmeye yüz tuttuğu yerlerde ortaya çıkar" dedi.

    Yaşanan ani şehirleşmelerin her zaman anomik boşluklar doğurduğunu kaydeden Aktay, "Batman'da son 15-20 yıldır yaşananlar bu boşlukları oluşturabilmek açısından bütün şartları haizdir. Kadınların intiharları genellikle bu boşlukların ürettiği melankolik ruh halinin dolaylı bir sonucu olarak ortaya çıkmaktadır" dedi. Batman'da daha önce yaşanan olayların etkisiyle intiharın gündelik hayatın bir parçası haline geldiğini kaydeden Doç. Aktay, "İntiharın geleneksel anlamının ötesinde düşünmek gerekirse, ölüm, uzunca bir süre hayatın sıradan bir gerçeği haline gelmiştir. Bir 'intihar kültürü' gelişmiştir. Bu kültür, şu veya bu şekliyle intiharı akla nispeten daha kolay gelebilen bir eylem seçeneği haline getiriyor" dedi.

  • KEZBAN BÜLBÜL ANKARA



    8 Ağustos 2003
    Cuma
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Karikatür | Çocuk

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED