AYŞE OLGUN
Ailesinin geleneksel sanata olan ilgisi üzerine daha lise yıllarındayken tezhip dersleri almaya başlayan Hatice Aksu, ömrünü verdiği bu sanatla şimdi İstanbul'un güzelliğine güzellik katıyor. Pekçok tarihi eserin restorasyonunda çalışan ve aynı zamanda Metro, Zincirlikuyu Mezarlığı gibi değişik alanlarda yeni yapılan eserleri geleneksel sanatlarımızla süsleyen Aksu, işini çok sevdiğini sık sık vurguluyor. Kendisi daha çocuk yaşlarındayken babasının ünlü hattat ustası Hamit Aytaç'tan yazılar alıp eve getirdiğini söyleyen Aksu, tezhip sanatçısı olmak istemesinin sebebini şöyle anlatıyor:

ÜNLÜ HATTATLARIMIZI TANIDIM

"Günümüzdeki hattat ustalarınının da hocası olan Hamit Aytaç'a babam çok değer verir ve ondan yazılar alırdı. Ailemin özel ilgisi beni de bu sanata yönlendirdi ve pek kimsenin geleneksel sanata itibar göstermediği bu yıllarda Kubbealtı'nda ders almaya başladım. İlk hocalarım Çiçek Derman ve İnci Hanım'dı. Çiçek Hanım daha sonra beni Süheyl Ünver hocayla tanıştırdı ve ondan ders almaya başladım. Topkayı Sarayı'nda çalıştım. Yaşım küçük olduğu için ne kadar önemli hocalardan çalıştığımın bilincinde değildim ama 'ağaç yaşken eğilir' misali bu derslerin çok faydasını gördüm. Kurslardan sonra Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel El Sanatları Bölümü'ne girdim ve burada akademik anlamda eğitimimi tamamladım.Aynı bölümde yüksek lisans ve doktora yaptım."

KADINLAR SANATA DAHA YATKIN

Tezhip sanatçısı Hatice Aksu, aynı zamanda hafta sonları Küçükayasofya Camii Külliyesi'nde arzu edenlere tezhip öğretiyor. Tezhibe meraklı olanlar arasında kadınların ezici çoğunlukta olduğunu ifade eden Aksu, bunun kadınların ruhunun sanata ve estetiğe yatkın olmasından kaynaklandığını dile getiriyor ve ekliyor: "İki yüz kadar öğrencim oldu ve bunların arasında sadece üç bayana 'Siz bu işi yapamayacaksınız, isterseniz bırakın' dedim. Kadınlar sabırlı ve sanata daha fazla ilgi gösteriyorlar." Kadınların geleneksel sanat dallarına bu kadar ilgi göstermesine rağmen neden ünlü sanatçılarımız arasında kadınların adının olmamasının sebebini ise Aksu şöyle açıklıyor: "Osmanlı döneminde bu tür sanatlarla uğraşan kadınlar var, ancak ticari amaçla işe eğilmedikleri için sadece bir uğraş olarak kalmış. Tek tük de olsa Esma İbret gibi kadın sanatçılarımız da çıkmış. Ancak cumhuriyetten sonra kadınlar geleneksel sanat dallarımıza daha fazla ilgi göstermiş."

NOT: Hayata ve kendinize dair duygu ve düşüncelerinizi bizimle paylaşın. E-mail: kadinaile@yenisafak.net