AB içinde yine din tartışması ortaya çıktı. AB Anayasası'nda 'Hristiyanlık'ın yer almasına yönelik tasarı hazırlıklarına Türkiye, iktidarı ve muhalefetiyle sert tepki gösterdi. Bazı katolik ülkelerin başlattığı bu girişim, 1997 yılında, başını Almanya'nın çektiği "Müslüman" olduğu için Türkiye'nin AB üyeliğinin tartışma konusu yapılmasını hatırlatıyor.

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün, AB Anayasası'nın laik olması, Hristiyanlık'tan bahsedilmesi durumunda İslamiyet ve Yahudilik'ten de bahsedilmesi gerektiği yönündeki çıkışıyla, AB üyesi bazı Katolik ülkelerin anayasa metnine 'Hıristiyanlık' ibaresinin girmesini öngören tasarı hazırlıklarının önünün kesilmesine, iktidar ve muhalefetten destek geldi.

AB kabul etmez

Bakan Gül'ün danışmanlarından Ahmet Sever de, Hristiyanlığa atıf yapılması halinde diğer dinlerin dışlanacağını belirterek, "Oysa laikliğe atıf yapılırsa eşitilik sağlanır. Karar için oybirliği gerektiğinden, bunun kabul edilmesi kolay gözükmüyor. Başta Fransa karşı çıkıyor" dedi.

Medeniyetler çatışması çıkar

Dışişleri eski Bakanı Yaşar Yakış ise, AB üyesi ülkelerin büyük çoğunluğunun Hristiyanlık'la birlikte laikliğin de yer almasını istediğini belirterek, "Biz daha bütünleştirici ve evrensel değerlere uygun laikliğin olmasını istiyoruz. AB üyesi çeşitli ülkelerdeki çeşitli kesimler ise sadece Hristiyanlığa vurgu yapılırsa bu İslam ile İslam olmayan arasında son dönemde ortaya çıkan fayın genişlemesine neden olur" dedi. Yakış, AB'nin oluşumunda Hristiyanlığın oynadığı rolün artık eskisi kadar güçlü olmadığını da belirterek, "Anayasada Hristiyanlığa vurgu yapılmasının Türkiye'nin AB üyeliğine etkisi de olur" görüşünü savundu.

Hiçbir dine vurgu olmamalı

CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen de Avrupa Anayasası'na Hristiyanlık'la ilgili bir ifadenin konmasına karşı olduklarını belirterek, "Yeni Anayasa laik dünya görüşünü dile getirmeli. Yani Anayasa'da Avrupa milletlerini birleştirici, ortak değerlere vurgu yapılmalı. Hristiyanlığın yanına Müslümanlığı, Yahudiliği de koyalım görüşü bizce doğru değildir" dedi.

Önce Hıristiyanlar'ı böler

TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Mehmet Dülger ise Avrupa'daki entellektüel kesimin, AB Anayasası'nda Hristiyanlık vurgusunu kabul etmeyeceğini savundu. Dülger, Hristiyanlığın yer alması gerektiğini belirtenlerin bugün etkinliklerini yitirdiklerini belirterek, "Papalık bile buna karşı çıkıyor. Üstelik bahsedilen Hristiyanlık "Katolik Hristiyanlık"tır. Dolayısıyla AB içerisindeki Ortodoks ve Protestanlar da bundan rahatsız olurlar. Biz hiçbir dine vurgu yapılmaması görüşündeyiz. Eğer yapılacaksa Musevilik ve İslam'a da vurgu yapılmalıdır" dedi. Dülger, Avrupa'da Fransa ve Türkiye dışındaki ülkelerin anayasasında laikliğin yer almadığını da dikkat çekti.

DUYGU GÜVENÇ-HAMDİ ATEŞ ANKARA

« Geri Dön