|
AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ |
| |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Cüneyt Zapsu'yu seven kimse yok mu? Elbette ailesinin fertleri seviyordur, Tayyip Erdoğan'ın sevdiği de belli; ancak ünlü işadamı-politikacının dost yönünden fukara olduğu da kesin. En son kazığı kendisinin İstanbul'a belediye başkanı adayı olacağını zamanından önce açıklayan Hürriyet'ten yedi. Henüz Ak Parti ufukta görünmez, Tayyip Erdoğan'a yakınlık duyan kişiler bile tereddüt izhar ederken, yeni parti projesi ve liderinden hiç kuşku duymayan ender kişilerdendi Cüneyt Zapsu. İçeride ve dışarıda ne kadar etkili tanıdığı varsa, Türkçe yetersiz kaldığında çok iyi bildiği Almanca ve İngilizcesiyle, yeni parti projesini anlattı durdu... Yetmedi, o kişileri Tayyip Bey'le tanıştırmak için birliktelikler düzenledi. Bugünkü tabloda en büyük paylardan biri onundur... Bu sebeple, parti kongresinde en düşük oyun ona çıkmasından cesaret alarak "Olamaz" diyenler varsa uyarırım: Eğer Cüneyt Zapsu İstanbul'a belediye başkanı olmayı istiyorsa, Cüneyt Zapsu İstanbul'a belediye başkanı adayı olur... Bizde, "Eğer soyunu, sopunu, geçmişte neler yaptığını öğrenmek istiyorsan politikaya atıl, aday ol" diye bir lâf var ya, bunu en derinden yaşayan kişidir Cüneyt Zapsu. Bir görüşmemizde, bana, "İnsanların hakkımda neler düşündüğünü öğrenmek beni dehşete düşürüyor" demişti. Nerelerde, neler yazılmadı ki hakkında... Şimdi de, "Neden milletvekili olmak istemediği anlaşılıyor" diyorlar çok bilmiş bir edayla, "Demek ki, gönlünde belediye başkanlığı aslanı yatıyormuş..." Hürriyet, önceki gün, "Erdoğan'ın İstanbul adayı Zapsu" başlıklı kısa bir haber yayımladı. Tayyip Bey, Cüneyt Zapsu'nun evine giderek beş saat görüşmüş... Hürriyet, bunu anlamı dışına taşıyarak, "AKP çevrelerinde, bu ziyaret, Erdoğan'ın, İstanbul belediye başkan adaylığına Cüneyt Zapsu'yu düşündüğü yorumlarına yol açtı" biçiminde yorumlamış... Oysa, aynı ziyaret, pekâlâ, "Tayyip Bey, Zapsu'ya, neden aday olmaması gerektiğini anlatmaya gitti" biçiminde de yorumlanabilirdi. Benim kanaatim, Hürriyet'i hazırlayanların, İstanbul için başka bir adayları olduğu... Yerel seçimlere dört ay kaldı, ama ülkenin yoğun gündemi yüzünden, kimsenin o konuyla ilgilendiği yok. Buna karşılık, il ve ilçelerde de, insanlar, "Aday kim olacak?" sorusundan başka bir konuyu düşünmüyorlar. Depremden sonra terörle de sarsılan Bingöl'de bile, partililer, yaklaşan seçimde kimlerin aday olacağı konusunda çene yoruyorlarsa hiş şaşırmam... Partilerin genel merkezleri ise işi ağırdan alıyor, aceleye getirmemeye çalışıyor... Bayramı İzmir'de geçirdim. Orada, CHP'nin, DSP'den seçildiği halde bir süre önce kendilerine geçen belediye başkanı Ahmet Priştina'yı yeniden aday göstereceği neredeyse kesin. Gazeteci arkadaşımız Feyzi Hepşenkal'ın başını çektiği 'İzmir Hareketi' de bir çıkışa hazırlanıyor, bu da belli. İzmir'de oyu Türkiye genelinin epey altında olan Ak Parti'de ise kaynaşma yaşanıyor... "Işılay Saygın Ak Parti'den büyükşehir belediye başkanı adayı" beklentisi hayli yaygın. Işılay Saygın'ı iyi tanıyan bir gözlemci ise o kanaatte değil. Konuştuğumuzda bana şunu söyledi: "Ak Parti'ye yakın çevreler, Işılay Saygın'ın 28 Şubat sürecinde oynadığı rolü fazla abartıyorlar; onlardan oy alamayabilir... Işılay Saygın'ın İzmir'deki doğal oy çevresi de, o aday oldu diye Ak Parti'ye elini alıştıracak değil... Aday olduğu taktirde mutlaka seçilmek ister Işılay Hanım; oysa AKP'nin kamuoyu yoklamalarında oyu artsa da, seçimi Saygın'la kazanması o kadar kolay değil. Bu sebeple de Işılay Saygın son anda vazgeçer gibime geliyor..." Ak Parti'nin İzmir'de aday gösterebileceği çok sayıda 'kendi' adayı var... Bunlardan biri Tuğrul Yemişçi... İzmir Borsası başkanı olan Tuğrul Bey, genel seçimde yanlış bölgeden ve yanlış bir sıradan aday gösterildi; ancak bunu dert etmeyip kampanyada aktif rol aldı. Girseydi, Meclis'e güç katabilecek bir isim Tuğrul Yemişçi; belediye başkanlığı yerine, bir dahaki genel seçimi bekleyip ülke politikasında yer edinmek isteyebilir... Yıllar öncesinden tanıdığım Taha Aksoy'u Ak Parti İzmir il örgütünde görevli bulmak büyük bir sürpriz oldu benim için... İzmir'de birinci sınıf birkaç holdingte en üst düzey yöneticilikler yapmış genç bir isim Taha Bey; eğer adaylık düşünür ve seçilmeyi başarırsa, İzmir'in çehresini değiştirebilecek projeleri hayata geçirebilir. İzmir'de kaldığım kısa sürede görüştüklerimden aldığım izlenime bakılırsa, her kesimden tanıdığı olan, Ak Parti ve yakın tabanın iyi bildiği bir ailenin ferdi Taha Aksoy üzerinde bir uzlaşma varmış gibi geldi bana... Seçilmeye en yakın görünen ve seçildiğinde başarıyı yakalayabilecek en parlak isim o çünkü... Bir internet sitesinde "Ak Parti'nin İzmir için düşündüğü gizli aday" olarak takdim edildiğimi okuyunca epey güldüm. Siyasete atılmaya hiç niyetim yok, olsa da yıllar sonra İzmir'e dönüp yeniden kenti tanımaya çalışmam herhalde kolay gelmezdi bana. Galiba Taha Kıvanç ile Taha Aksoy'u karıştırdılar... Hem dedim ya, İzmir'i yeniden yaşanılır kılabilecek birden fazla kişi var Ak Parti çevresinde... Tam kendimle ilgili haberin gerisinde yatan sebep üzerinde düşünürken, Hürriyet'te Cüneyt Zapsu konusuyla karşılaşmayayım mı? "Cüneyt Zapsu'nun seveni az" demedim mi size?
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Çocuk |
© ALL RIGHTS RESERVED |