Yeni Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 26. maddesinin yasalaşması halinde Türkiye'nin 50 yıl geriye gideceği belirtiliyor. 26. madde tüzel kişilerin organ veya temsilcilerinin suç işlemesi halinde, tüzel kişilerin müsadere edilmesini ve mülkiyetinin devlete geçmesini öngörüyor. Adalet Alt Komisyonu'nda yeniden düzenlenen TCK Tasarısı'nın ilk 19 maddesi ele alındı. Bu hafta tasarının görüşmelerine devam edilecek. Bu hafta alt komisyonda ele alınacak tasarının 25. ve özellikle 26. maddesi tepkilere neden oluyor. Tasarının 25. maddesi "Özel hukuk tüzel kişileri, kanunun ayrıca belirttiği hallerde, organ veya temsilcilerinin tüzel kişi yararına işledikler suçlardan dolayı sorumludurlar. Bu sorumluluk fiili işleyen kimsenin suçunu ortadan kaldırmaz" düzenlemesini içeriyor. Bu maddenin yasalaşması halinde vakıf, dernek veya ticari şirketlerde görev alanların işledikleri suçlardan tüzel kişiler de sorumlu olacak.

Devlet el koyacak

Tasarının 26. maddesindeki düzenlemenin ise vahim sonuçlar doğuracağı belirtiliyor. 26. madde ile "Özel hukuk tüzel kişilerinin organ veya temsilcilerinin tüzel kişi yararına işledikleri suçlardan dolayı sorumlu oldukları hallerde, fiili işleyen kimse hakkında hükmedilen veya hükmedilmesi gereken para, müsadere veya mülkiyetin devlete geçirilmesi cezaları tüzel kişi hakkında da ayrıca uygulanır" düzenlemesi getiriliyor.

Alt Komisyon üyesi ve AK Parti Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ, "26. madde dinamit gibi bir madde. Bu madde tasarının hazırlandığı dönemdeki konjonktüre göre hazırlanmış bir maddedir. Bu maddenin yasalaşması halinde dernek veya vakıf üyesinden birisinin suç işlemesi halinde vakıf veya derneğin müsadere ve mülkiyetin devlete geçmesi cezası verilecek. Ticari şirketlerin para ve gayrımenkullerinin devlete geçmesine cevaz veriliyor. Bu keyfi uygulamalar yol açabilecek bir düzenlemedir. Bu maddenin bu şekliyle çıkmaması gerekiyor. Maddenin tasarıdan çıkartılması için önerge vereceğiz" diye konuştu.