Gözler bugünden itibaren Beşiktaş-Galatasaray derbisine çevrildi. Haftanın maçları çoktan unutuldu. Artık tahminler birbirini kovalar, analizler yapılır. Ancak spor otoritelerinin pek çoğu, otorite olmanın raconuna uyarak bir skor tahmininde bulunmazlar.

Peki biz burda neciyiz?

Bir futbol otoritesi miyiz?

Yooo!....

O zaman, bizim için bir tahminde bulunmak hiç de imkânsız değil. Lafı gevelemeden, direk söylüyorum:

Bu maçı Beşiktaş kazanır.

Şimdi bu tahmini hangi verilere dayanarak yaptığımıza gelelim. Açıkcası tezimize inandırıcı deliller bulalım.

Bunun için her iki takımın son yaptıkları maçlara bir göz atmakta fayda var.

Beşiktaş Antepte deplasmanda idi; Galatasaray Olimpiyat Stadında Samsun'u ağırladı.

Önce Galatasaray-Samsun maçı.

Olimpiyat Stadı sürekli yağan yağmur ve soğuk hava ile fırtına yüzünden yine gündemdeki yerini almıştı. Stadın etrafında mevzilenen bayrak-flama satıcıları hemen hiç satış yapamadıkları için dert yanıyorlardı. Seyirci gelmemişti. Maç bitiminde "Ne olacak bu stadın hali" sorusu Başkan Cenaydın'a bir kez daha soruldu. Başkan bu sorudan artık iyice sıkılmış olacak ki, bayağı tepki verdi: "Siz ne yapmak istiyorsunuz" diye soru sahiplerini âdeta azarladı. Hadi biz burada aynı soruyu sormayalım da; problemin dibinde yatan Ali Sami Yen'i soralım "Ne olacak Ali Sami Yen?".

Altı eksikle maça çıkan Samsun genç ve tecrübesiz elemanları ile Galatasaray'a epeyce pozisyon verdi. Ne yazık ki Galatasaray bu fırsatlardan yararlanamadı. İş o raddeye vardı ki, Hakan Şükür o golü atamasaydı belki de puan kaybı olacaktı.

Gerçi Samsun tek bir pozisyon dahi bulamadı ama iyi direndi.

Şimdi altı eksikle gelen Samsun karşısında seyrettiğimiz Galatasaray için "iyi, mükemmel" falan diyebilir miyiz?

Diyemeyiz.

Maçtan sonra Fatih Terim'e de aynı soru soruldu; hoca ikide bir nefes boşaltarak ve endişeli bir yüz ifadesi ile oyunu analiz etti; takımının rakibe hiç pozisyon vermemiş olmasını öne çıkardı.

Samsun'da tek bir Celil oynuyor olsa idi, o bile bu Galatasaray'ın işini zora sokabilirdi.

Buna mukabil Beşiktaş, on küsur yıldır sahasında yenemediği Antep karşısında mükemmel oynadı. Tümer harikalar yarattı. İlhan inanılmaz goller attı.

Bu oyun ve galibiyet ile Beşiktaş, Prag bozgununu üzerinden atmış oldu. Bir de sun'î olarak yaratılan "santrafor sorunu" rafa kalktı. Lucescu bu sorunu sezon başında görmüş; Ahmet Dursun, İlhan, Sinan, Ahmet Hassan, Okan gibi kaliteli futbolculardan oluşan alternatifi bol bir forvet ekibi kurmuştu. Bugün için Okan-Sinan ve Ahmet Hassan'ın tam form tutmadıkları söylenebilir ama, şurasını unutmayalım ki bu futbolcular transfer sezonunun yıldızlarıydı.

Evet derbi maçları üç ihtimallidir.

Tahmin yürütmek hem zor, hem gereksizdir. Ama bu otoritelere mahsus bir zorluk.

Bize sordular "Kim kazanır" diye.

Şakkadak cevabı verdik:

Beşiktaş.

Nasılsa dışarıdan gazel okuyoruz, sorun değil.

MUSTAFA KUTLU

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu