Eski MİT mensubu Prof. Dr. Mahir Kaynak, Türkiye'nin ekonomik bağımlılığı olan bir ülke olduğunu belirterek, ''Gelecek için önünde ABD, AB veya Rusya ile yapılması muhtemel 3 ittifak alternatifi var'' dedi. Prof. Dr. Kaynak, İçişleri Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı'nca düzenlenen, ''Cumhuriyetimizin 80. Yıldönümü ve Türkiye'nin Gelecekteki Stratejik Önemi'' konulu konferansa konuşmacı olarak katıldı. Kaynak, tek kutuplu dünyanın yöneticisi konumda olan ABD'ye karşı

AB'nin ayrı bir ekonomik güç olarak ortaya çıkmasının bazı sorunların yaşanmasına neden olduğunu belirten ve ABD ekonomisinin her yıl milyarlarca dolar açık verdiğini anlatan Kaynak, ''Bu açıklar, AB ve Japonya'nın finansman desteğiyle kapatılıyor. ABD, Irak'a aslında petrol için değil, kendisine karşı düzenlenecek ekonomik operasyonları önlemek için askeri müdahalede bulundu. Bu açığını askeri güç gösterisi yaparak kapatmaya çalıştı'' diye konuştu.

Kaynak, bu ortamda Türkiye'nin ''kilit ülke'' rolünü üstlendiğini belirterek, şunları kaydetti: ''Türkiye ekonomik bağımlılığı olan bir ülke. Bu yüzden savaşamayan bir ülke. Ekonomisi büyük ölçüde tekstile ve turizme dayalı. Savaş zamanını düşünün; turizm geliri sıfıra iner, tekstilden elde edilen gelir ise minimum seviyede seyreder. Türkiye savaşamaz, çünkü ekonomisi savaşa göre dizayn edilmemiştir. Türkiye'nin, gelecekte önünde 3 ayrı ittifak alternatifi olduğu görülüyor. ABD, AB veya Rusya arasında bir seçim yapmak zorunda kalacağız. Hangisini seçerse seçsin o birliktelik dünya için çok önemli bir güç haline gelecektir.''

Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi (ASAM) Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ da AB içinde şu anda iki ayrı tezin tartışıldığını ifade etti. Özdağ, tezlerden birincisinin İngiltere tarafından ortaya atılan, konfederasyon temeline dayalı bir AB tezi, ikincisinin ise Fransa ve Almanya tarafından savunulan federasyon temeline dayalı AB düzeni tezi olduğunu söyledi. Fransa ve Almanya tarafından savunulan tezin, ''Avrupa Kimliği'' oluşturma çabasında olduğunu belirten Özdağ, ''Görünen o ki, bu tez uygulamaya daha yakın. Avrupa kimliği temelinde örgütlenen AB için Türkiye'nin fazla bir şansı olmadığını söylemek yanlış olmaz'' diye konuştu.