|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Gazete işin adını çoktan koymuştu bile: "İbo-Sibel-Hülya harekâtı". Gazete bununla da yetinmemiş, "harekâtı" biraz daha yenilir yutulur bir hale getirmek için şöyle bir sunuşun yararlı olacağını da düşünmüştü: "Irak halkının Türk askerine sıcak bakması için bir 'eylem planı' üzerinde çalışılıyor. Plana göre, İbrahim Tatlıses, Hülya Avşar ve Sibel Can, çok sevildikleri Irak'ta halk konserleri verecek. Ramazan ayında da iftar çadırları kurulacak."(!) Ne dersiniz, mükemmel bir "eylem planı" değil mi sizce de? Ne yaparsınız, Türkiye artık böyle bir ülke oldu... Irkçı "Türkiye Türklerindir" logosu altında yayın yapan, ayrıca söz konusu ırkçı ifadenin gerekliliğini "O cümleyi oradan çıkarmaya ne benim, ne de Hürriyet'in sahibinin gücü yeter" (!) diyerek ilan eden bazı Türkler'in aklı fikri artık insanların aklına sadece türkü-şarkıyla nasıl girilebileceğine çalışıyor... Kur çadırı Bağdat "varoşlarına", Iraklılar iftardan sonra dinlesinler "Hülya"yı, "İbrahim"i, "Sibel"i; bak sen gör o zaman Şii, Sünni, Kürt, Türkmen farketmez, "Hoşgeldiniz Türk ordusu!" demeyen tek bir Iraklı kalacak mı ortada?! Çünkü "Biz" iyi biliriz; dünyada halkları, kültürleri, kimlikleri, dinleri vs. nasıl kaynaştıracağımızı çok iyi biliriz! Allahtan Hülya Avşar akıllı kadın; gelir mi hiç "Türkiye Türklerindir" şeklindeki, "hür dünya"nın hangi ülkesinde olursa olsun bir gazeteyi süslediği an o gazeteyi hemen o saat kapattıracak apaçık ırkçı bir özdeyişi şiar edinmiş çevrelerin gazına! Bakın ne diyor: "Böyle bir teklif almadım. Teklif alsam da gitmeyi düşünmem. Çünkü çok alaturka bir düşünce tarzı." Ah ne güzel bir cevap.... Tabii ki özellikle de, bütün gayretleriyle "eylem planı" hazırlamaya çalışanların başka hemen her konuda "alafranga tarz"da ne derece iddialı oldukları hatırlanırsa!.. Benzetmek gibi olmasın ama Amerikalılar'ın "asker meselesi"ni görüşmek için Ankara'ya geldiği gün Başbakan'ın Berlin'de (Bu "karşılaşmama" durumu bir tesadüf değilse, bravo! Amerikalı'nın sana geldiği gün sen AB meselesini görüşmek için Berlin'desin.) yaptığı açıklamada da bir tuhaflık vardı. Başbakan, "Her halükârda Irak'a çatışan bir güç olarak gitmeyeceğiz. İşgalci olarak görülmemize izin vermeyeceğiz. Polis ya da savaşçı gördermeyeceğiz. Halkın ihtiyacını karşılayacak düzenli birlikler gönderebiliriz. Iraklılar'a yeniden imar konusunda yardımcı olmak istiyoruz" diyordu. Ben bu açıklamayı okuduğumda aklımdan (kaçınılmaz olarak) şu düşünceler geçti: Tamam, Başbakan bu açıklamayı Berlin'de yaptığına göre, açıklama muhakkak ki Fransız-Alman ekseninin Irak meselesine bakışıyla taban tabana zıt bir tarzda olamaz. Ama bu kadarı da fazla değil mi?! Başbakan'ın bu açıklamasına ulaşan bir kimse "Yahu bu Türkler Irak'a ilişkin olarak dünyada ne olup bittiğinin farkında değil herhalde! Amerikalılar 'Yetişin, asker yetiştiremiyorum" diyerek, BM'i araya sokarmış gibi yapıp Fransa ve Almanya'nın direncini kırmaya çalışırken, T.C. Başbakanı komşusuna 'polis ya da savaşçı' göndermeyi düşünmediklerini, işin içinden birkaç müteahhit, üç beş doktor ve ebe, bir iki "aşevi", makul miktarda mühendis ve teknisyenle çıkmak istiyor herhalde" demez mi? Yani bir bakıma, Türkiye'den söz konusu hizmetleri alan (unutmayın bu hizmetlerin özellikle "müteahhit"lik faslı da parasıyla tabii!) Iraklılar, Başbakan'ın bir televizyon programında işaret ettiği husus da (bu husus, Başbakan'ın karşısındaki gazeteci tarafından Iraklı Müslüman kadınların, ülkenin örf ve âdetlerini bilmeyen ABD askerleri tarafından "ellendiği" şeklinde ortaya konmuştu!) zaten kendiliğinden ortadan kalkacağına göre, "Hoş geldin Cemal Paşa!" diye yollara düşeceklerdi! İnsan üzülüyor doğrusu... Kendisinden kalkarak başta ABD'nin ve AB'nin bugünü ve yarınını, "İslam dünyası"nın dönüşümünü, petrolün nasıl paylaşılacağını ve tabii bu arada Türkiye'nin istikbalini konuşabileceğimiz son yılların bu en ciddi sorununa (yani Irak'ın işgali) "Türkiye Türklerindir"cilerin "televole" açısından, siyasilerin ise işin ciddiyetini anlamıyormuş gibi yaklaşmalarına insan üzülüyor doğrusu...
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Karikatür | Çocuk |
© ALL RIGHTS RESERVED |