AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

P O L İ T İ K A
Adli yıl 'serin' başladı

Yargıtay Başkanı Özkaya'nın, AB uyum yasalarını övmesi ve Anayasa'nın değiştirilmesini istemesi olumlu karşılanırken, "İslami devlet isteklileri" iddiasını gündeme taşıması salondaki havayı soğuttu.

2003-2004 Adli Yılı, Yargıtay'da düzenlenen törenle başladı. Törene, Cumhurbaşkanı Sezer, Başbakan Tayyip Erdoğan, Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin, CHP lideri Deniz Baykal, bazı bakanlar ile MGK Genel Sekreteri Orgeneral Şükrü Sarıışık da katıldı.

Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya'nın, son hükümetlerin insan hak ve özgürlüklerine daha geniş güvence veren başarılı çalışmalarını, AB uyum yasalarını övmesi ve tam demokratikleşme için Anayasa'nın değiştirilmesi gerektiğini söylemesi olumlu karşılanırken, ardından "Sınırsız din ve vicdan özgürlüğü isteyenlerle, İslami devlet kurma heveslileri aynı amaçta birleşiyorlar" demesi, salonda serin rüzgar estirdi.

82 Anayasası değişmeli

Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya, törende yaptığı konuşmada, "devlete değil bireye evrensel nitelikleriyle öncelik tanıyan, laik, çoğulcu, katılımcı, özgürlükçü bir anayasa" için çalışmaların başlaması dileğini ifade etti.

Son dönemlerdeki Meclis ve hükümetlerin insan hak ve özgürlüklerine daha geniş güvence veren başarılı çalışmalarını, özellikle AB uyum yasaları yönünde gösterdikleri üstün gayretlerini takdirle karşıladıkları ve alkışladıklarını ifade eden Özkaya, "Yenilenmesi gerekenlerin başında Anayasa gelmektedir. Otoriter devlet anlayışıyla hazırlanmış ve bugün Türkiye'de pek- çok sorunun kaynağını oluşturan 1982 Anayasası tamamen değiştirilmelidir" dedi.

Her karar yargıya açık olmalı

Özkaya, bir kısım idari işlem ve kararları yargı denetimi dışında tutan Anayasa maddelerinin yürürlüğüne son verilmesi gerektiğini de vurgulayarak, değiştirilmesi gereken öncelikli maddeleri de, "DGM'lerin kaldırılması, Adli Kolluk Yasası çıkarılması, Siyasi Partiler ve Seçim yasalarının değişmesi" şeklinde sıraladı.

AİHM'de açılan davaların birçoğunun aleyhte sonuçlandığını hatırlatan Özkaya, davaların tüm aşamalarında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve AİHM kararlarının dikkate alınmasını istedi.

Özkaya, orman vasfını kaybetmiş arazilerin satışına da örtülü eleştiride bulundu.

İktidar, HSYK'dan çekilmeli

Özkaya, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanı olan Adalet Bakanı'nın, Kurul'da, kendisine bağlı, ayrı karar vermesi olanaksız müsteşarı, müfettişleri, sekretaryası ile kararlar aldığını, bu kararlara karşı yargı mercilerine başvurulamadığını hatırlatarak, "Bu hükümler Anayasa'da durduğu sürece yargı bağımsızlığından ve yargıç güvencesinden asla söz edilemez" dedi.

Irak'taki duruma da değinen Yargıtay Başkanı Özkaya, Türkiye'nin, "uluslararası hukuka uygun" davranması gerektiğini savundu.

İrtica sürekli bir tehlikedir

Konuşmasının ikinci bölümünde "devlete yönelik tehditler" ve "laiklik" konularına değinen Özkaya, "kimi çevrelerin, Atatürkçülüğü demokratikleşmeye, AB kriterlerine, temel hak ve özgürlüklerin gelişmesine engel olan bir ideoloji gibi göstererek yıpratmaya çalıştığını" savundu.

Özkaya, "Sınırsız din ve vicdan özgürlüğü adına devleti devre dışı bırakmak isteyenlerin uzak amacı önce anarşi, sonra da teokratik devlet düzeninden başka bir şey olamaz. Sınırsız din ve vicdan özgürlüğü isteyenlerle, İslami devlet kurma heveslilerinin aynı amaçta birleştikleri kuşkusuzdur" diye konuştu.

İrticanın, demokratik, laik, çağdaş düzene karşı sürekli bir tehlike olma niteliğini koruduğunu bildiren Özkaya, "İrtica en ileri din olan yüce İslam dininin yozlaştırılmasıdır" dedi.

Yolsuzluğa karşı yargı güçlenmeli

Yolsuzlukla mücadeleye de değinen Özkaya, "Bağımsız ve yansız olmayan kimi kurulların yaptığı yolsuzluk araştırmaları güven ve sonuç vermemektedir. Bu nedenle yolsuzlukla mücadelede yargının önü açılmalıdır" dedi.

Sezer: Yargı denetimi bütün organları kapsamalı

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Adli Yıl açılışı nedeniyle yayınladığı mesajda, yargı denetiminin, devletin tüm organlarını kapsaması gerektiğini söyledi. Sezer, mesajında özetle şunları kaydetti: "Devletin keyfilikten uzaklaştırılması ve bireylerin devlet gücü karşısında korunması gereksiniminden doğan hukuk devleti, yönetenleri ve yönetilenleri hukukla bağlamakta, görev ve yetkilerin kullanılmasının hukuksal sınırlarını çizmekte, kişi hak ve özgürlüklerini koruyarak, bireye hukuk güvenliği sağlamaktadır. Yargısal denetim, demokratik hukuk devletinin olmazsa olmaz koşuludur."



9 Eylül 2003
Salı
 
Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Karikatür | Çocuk

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED