İki yarıda iki ayrı maç oynadık. Maçın yarısını mental eksikliklerle tamamladık. Yanlardan gelemedik, hep kaybettik ve kaybettiklerimizi kaçırdık. Asla kadamede ve çabuk değildik. İbrahim bereketsiz, Tugay bitik, Tayfun da sağ kanatta sürekli kısırdı.

Pas yüzdesi ve kayıp oranı ile yenildik ilk yarıda.

Ama büyük takımların büyüklüğü sıkıntılarla kendi içlerinde ürettikleri dinamiklerle çözmelerinde gizlidir. İşte ikinci yarıda önce bunu çözdük. Rakibe nefes alacak hava bırakmadık. Muhteşem oynayan Tugay, Gökdeniz, ve İbrahim'le kanat takıp uçtuk. Hareketli çift santraforla rakibi dağıttık.

Ve Makedon'u indirdik... İkinci yarıda oynadığımız "Uçkurdan kopmuş" oyunumuzla Makedon'u indirdik ve "İngilizileri bulun bana" deyip Efe'lenip dolaştık. İlk yarının o çok iyi görünen rakibi ikinci yarıda bizim indirdiğimizi görünce "Laleli esnafından hallice" durumlara düştük. Dünyü üçüncüsünün çok iyi oynadığı 45 dakika istediğimizi almaya yetti. Şimdi bütün mesele bu takım bir kez destan yazıp İngilterey'e ilk golü atması ve ilk puanı almasına geldi sıra. Onu da yapırız. Çünkü biz Dünya üçüncüsüyüz. İngiltere ise bizden çok geride.

ÜMİT AKTAN

Künye

Temsilcilikler

AboneFormu

MesajFormu