AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Albaraka Türk

Y A Z A R L A R
Bush neler demedi?

Irak'ta olup bitenler ABD'ye nasıl yansıyor? Amerikalılar gelişmeleri nasıl izliyor, nasıl tepki veriyorlar? Bu soruların cevabını en fazla merak edenler herhalde bizim ülkemizde yaşıyor. Bugün size ilginç bir tepki örneği sunacağım. Tepkiyi veren Amerika'nın yaşayan en kıdemli gazetecilerinden Andy Rooney. Yıllardır çok izlenen bir haber programı içinde kısa yorumlarla izleyici karşısına çıkan Rooney, ülkesinde en itibar gören gazetecilerden. "Eğer Bush'un konuşmalarını ben yazsaydım..." başlıklı aşağıdaki yorumu, birkaç gündür dilden dile elden ele dolaşıyor:

Yıllar önce, Başkan Nixon'un bir konuşmasını yazmam benden istenmişti. Yapmadım, ancak keşke Başkan Bush şimdi kendisi için bir konuşma yazmamı benden isteseydi. İstemez, ama eğer isteseydi şunları yazardım:

Sevgili Amerikalılar. Irak'ı işgal etmemizin sebeplerinden biri, Saddam Hüseyin'in Dünya Ticaret Merkezi'ne yapılan terörist saldırıyla ilişkisi olduğunu söylememdi. Böyle olduğuna dair bir kanıt yok, bulamadık; bu yüzden keşke o iddiayı ortaya atmasaydım.

Saddam Hüseyin'in işini bitireceğimizi sizlere söylemiştim. Samimi olmam gerekirse, onun işini bitirip bitirmediğimizi bile bilmiyoruz. Büyük ihtimalle bunu başaramadık...

Üsame bin Laden'in işini bitireceğimizi ve el-Kaide'yi yeryüzünden sileceğimizi de söylemiştim. Bunları da maalesef yapamadık. Ben de sizin kadar hayal kırıklığına uğramış bulunuyorum.

Irak'ın nükleer silâhları olduğunu da söylememeliydim. Hem bizimkiler hem de B.M. Irak'taki her yatağın altına baktılar ve tek bir silâh bile bulamadılar.

Konuşmalarımdan birinde, Saddam Hüseyin'in Afrika'dan nükleer bomba yapımına yarayacak malzeme satın almaya çalıştığını sizlere söylediğimi hatırlıyorsunuz. Bunu yapmam hataydı, keşke söylemeseydim. Ben de zaman zaman sizin gibi yanlış bilgiler alıyorum.

1 Mayıs günü, çatışmaların sona erdiğini ilân ettim ve sizlere savaşın bittiği izlenimini verdim. Bunu da yapmamam gerekiyordu. O günden sonra Irak'ta tam 215 Amerikan askeri daha öldürüldü. O askerleri oraya gönderen kişi olarak ne kadar rahatsız olduğumu herhalde tahmin edebilirsiniz...

Eğitim alanında tek bir çocuğun bile ihmal edilmeyeceği vaadinde bulunmuştum. Daha sonra, Irak için 87 milyar dolarlık ek bütçe talep ettim. Umarım, ne şimdi okuldayken ne de sonra sizin yaşınıza eriştiklerinde, çocuklar, bunun faturasını ödemezler.

Uçak gemisine indiğimde, keşke arkamdaki platforma üzerinde 'GÖREV TAMAMLANDI' yazan pankartı asmasalardı. Görev tamamlanamadı. Doğru olan pankart 'GÖREVİMİZ İMKANSIZ' olmalıymış...

Bazı hatalar yaptığımı kabul ediyorum ve çok pişmanım. Müsaade ederseniz, babamın beş yıl önce çıkan 'Değişen Dünya' adlı kitabında yazdıklarından bir bölümü size okuyayım: "Bağdat'a doğru yürümemizin yanlış olduğuna kesinlikle inanıyordum... Irak'ı işgal etmemiz oluşturduğumuz koalisyonu sarsar, bütün Arap dünyasını karşımıza geçirir ve yaralı diktatörü âniden bir Arap kahramanı haline dönüştürürdü..."

Şunları da babam yazdı: "Gencecik askerleri kendini korumayı iyi bilen bir diktatörün peşine takmak onları kazanılması imkânsız bir şehir gerilla savaşı içine kilitlemek olurdu..."

Hepimiz babalarımızın sözünü dinlemeliyiz.

Başkan Bush için yazacağım konuşma metni bu olurdu. Kendisinden para da istemezdim. Andy Rooney.

Halkın önünde böylesine bir itirafta bulunmaya onu zorlayacak açık sözlü danışmanlara sahip olmayı bir tarafa bırakın, George W. Bush baba öğüdü dinleseydi, kendisini ve ülkesini batağa saplayacak mâceradan uzak dururdu. Olmadı.


6 Kasım 2003
Perşembe
 
FEHMİ KORU


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Ramazan | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Karikatür | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED